Sportbild'in bugün çıkmış sayısındaki Poldolski röportajı. Ülkemiz medyası bir kısmını almış ama bana göre çok önemli bir detaya dokunmamışlar. Maaş kısmı.. Okumakta fayda var..
-Cumartesi günü Galatasaray sizi yeni transferi olarak
tanıttı. Neden bu transfer hızlı bir
şekilde neticelendirildi?
Dürüst olmak gerekirse ben 10 temmuzda Arsenal’da antrenmana katılacağımı düşünüyordum. Kısa süre içerisinde transferimde hareketli saatler
yaşandı. Türkiye’de tatil yapıyor olmamın dezavantaj sağlamadığını sanırım söylemeliyim. Sadece 45 dakika içerisinde sözleşme imzalamak için İstanbul’da
oldum. Yine de Türkiye’ye transfer için tatile gitmedim zira ben geçen yaz da
burada tatil yaptım. Arsene Wenger ile olan görüşmemden sonra transfer olmamın
doğru olacağını düşündüm. Galatasaray beş yıldır beni almak için çaba sarf
ediyordu ve nihayetinde bir bütün olarak paket halinde düşündüğümde bu transferin bana uygun olduğunu söyleyebilirim.
Eleştirmenler bu transferin sportif açıdan bir gerileme
olduğunu söylüyorlar?
Şu kesin ki burası Premier Lig ya da Bundesliga seviyesinde
değil. Lakin Galatasaray Şampiyonlar Ligi’nin daimi katılanı ve Wesley Sneijder
gibi dünya çapında bir yıldızları var. Nihayetinde bu benim tek başıma vermem
gereken bir karardı. Herkesi mutlu edemezsiniz. İstanbul dünyaca ünlü bir
metroğol ve Galatasaray’ın uluslarası futbolda iyi bir ismi var.
Galatasaray’ın 2018-uzarsa 2019- yılına kadar ne kadar
kazanacağını deklare etmesi sizi rahatsız etmedi mi?
Galatasaray borsaya kote bir kulüp ve yekili insanlar bunu
yapmak zorunda oldukları konusunda beni öncesinde bilgilendirdiler. Öte yandan
günümüz futbolunda futbolcu maaşları artık bir sır olmadığı gibi pek çok
spekülasyonun önüne geçmesi adına da iyi olduğunu düşünüyorum.
Kulüp sizin yılda 3 milyon euro net ve maç başına da 20 bin
euro alacağını açıkladı. Fakat bizim aldığımız bilgiye göre 2018 yılının
sonunda siz 15 milyon euro kazanacaksınız. Nasıl oluyor bu?
Sözleşmenin içeriğinin tam olarak ne olduğunu size
söyleyemem. Lakin sözleşmenin her maddesinin açık bir şekilde dışarıya
belirtilmediğini size söyleyebilirim. Yukarıda söylediğim gibi bu transferinin
bütününe baktığınızda uygun olduğunu söyleyebilirim.
Sanırım futbol kariyerinizin son büyük anlaşmasını
yaptığınızın farkındasınız herhalde?
Bir bir hepsini üst üste koydum. Şimdi önümde 3 yıl var. Her futbolcu gibi benim de
kariyerim bir yerde sonlanacak ve sanırım sözleşmem bittiğinde 34 yaşınd
olacağım ve yeniden Köln’e dönmek için
iyi bir zaman olduğunu düşünüyorum.
Köln geçtiğimiz günlerde senin sırt numaran olan 10 numarayı
rafa kaldırdı.
Ben asla böyle bir talepte bulunmadım. Sadece onlardan
yeniden Köln’e döndüğümde 10 numarayı bana vermelerini istedim ve onların da bu
konuya dair böyle bir sinyal göndermiş
olması beni memnun etti.
Jogi Löw’ün Avrupa Şampiyonası için sizden en az 30-40 maç
oynamanızı talep etmesinin bu transferde etkisi nedir?
Ben bu beklentinin çok doğal olduğunu düşünüyorum. Onun
yerinde ben olsaydım keza ben de futbolcularımdan bunu isterdim. Bu talep
sadece bana özel değil Avrupa Şampiyonası’nda oynayacak her futbolcu için
geçerlidir. 23 kişilik kadronun 20’si kulüplerinde yeterli sayıda maç yapmamış
olsadı sanırım Dünya Şampiyonu olamazdık.
Sosyal medyada(Twitter ve İnstagram) sürekli aktif olduğunuz
için eleştirilmek sizi sinirlendiriyor mu?
Nihayetinde ben maç içerisinde ya da antrenmanda twit atıp fotoğraf
çekmiyorum. Ben bunu sürekli ilişki içerisinde olduğum fanlarım için yapıyorum. Hem keyif alıyorum
hem de bunu anlamlı buluyorum. Profesyonel bir futbolcunun taraftarlarına olan
borcunu asla unutmaması gerekir.
..........................................................................
Dergi ilk sayfalarında okuyucu yorumlarına da yer veriyor. Bir Alman taraftarın Podolski transferine dair yorumu üste taşınmış ve şu şekildedir:
"Podolski'nin Galatasaray'a transferini ben çok iyi anlıyorum. Orada müthiş taraftar var, stadyumlar cadı kazanı gibi ve bunun yanında nefis derbiler de söz konusu. Üstelik Türkler Podolski'nin değerini bizden daha iyi bileceklerdir ve tüm bunların dışında bizde olmayan bir Şampiyonluk çekişmesi de cabası"
..........................................................................
Dergi ilk sayfalarında okuyucu yorumlarına da yer veriyor. Bir Alman taraftarın Podolski transferine dair yorumu üste taşınmış ve şu şekildedir:
"Podolski'nin Galatasaray'a transferini ben çok iyi anlıyorum. Orada müthiş taraftar var, stadyumlar cadı kazanı gibi ve bunun yanında nefis derbiler de söz konusu. Üstelik Türkler Podolski'nin değerini bizden daha iyi bileceklerdir ve tüm bunların dışında bizde olmayan bir Şampiyonluk çekişmesi de cabası"