5 Aralık 2011
Loo'King' for Eric
Banu Yelkovan'ın Eric Cantona yazısını okumalısınız her şeyden önce. Lütfen şuraya
Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin belgeseli için İstanbul'da. Yazının şu bölümü oldukça güzeldi.
"Galatasaray Lisesi çekimi öncesi yan yolda yürürken önce TÜRVAK Sinema Müzesi’ni görüyor. İçeri giriyoruz. Eski Türk filmlerinin afişlerine bakıyor. Satın almak istiyor. Maalesef mağazada sadece kartpostallar satılık. Çıkıyoruz. Hava kararmadan Beyoğlu çekimleri bitmeli. Acelemiz var. Ama bu defa yolda Ara Güler’in fotoğrafları durduruyor onu. Ara Cafe’nin önündeki fotoğrafları uzun uzun inceliyor. Sonra içeri girip, duvarda asılı olanlara bakıyor. Sonra bir masada oturan Ara Güler’i görüyor. “İki sene önce onun hakkında bir belgesel seyrettim, hayranıyım” diyor. Masasına oturuyoruz. Fransızca sohbet etmeye başlıyorlar. Limonlu zencefilli kendisine özel çayından ikram ediyor Cantona biraderlere Ara Bey. Bayılıyorlar. Lafın gelişi değil, ertesi gün, yine çok yoğun bir gündemin arasında yine buraya gelip aynı çaydan içecek zaman yaratacak kadar seviyorlar. Yarım saatin sonunda çıkıyoruz Ara Cafe’den. "
Acaip kıskandım ben Banu Yelkovan'ı. Dahası geçenlerde arkadaşım Erman Yaşar ile beraber fotoğrafını gördüğümde de.. Hayat bazılarına feci güzel..
Galiba Radikal sayfanin adresini degistirmis, dogrusu su olacak: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalHaberDetayV3&ArticleID=1071539&Date=05.12.2011&CategoryID=84
YanıtlaSil