1 Temmuz 2012

Bütün zaferler gökyüzüne!



16 yaşında Babası'nın ölümünden önce babasının yanındadır Cesare Prandelli. Yaşamının en önemli anı olarak hatırlar zira burası kaderiniz çizmiştir.

-Evet baba, artık ailede senin yerini almaya hazırım.

-Hayır oğlum. Sen kendi hayallerinin peşinden gideceksin.. Benim yolumdan gitmeni istemiyorum, hayallerinin peşinden git!

Prandelli babasının öğüdüne kulak verir.

Futbolcu olur, 18'inde Manuela'sını ilk gördüğünde aşık olur henüz Manuela 15 yaşındadır. Ertesi günü onu okuldan alır ve kader onları ayırasıya kadar ayrılmaz bir ikili olurlar. 1982'de evlenir, çocukları olur..

2001'de Manuela'sının gögsünde tümör bulunur. İki kez ameliyat edildikten sonra "iyileşti" olarak devam eder hayatına.. Çok kimselerin büyük takım çalıştıramaz diyerek üzerine geldiği zamanda Prandelli 2004'de Roma'nın başına geçer ama eşinin göğsündeki tümörün de yolculuğuna devam ettiğini öğrenir. Roma ile sözleşme imzaladıktan bir gün sonra kanser teşhisi konulan Manuela'sıyla daha fazla vakit geçirmek için istifa eder.

2005 Yazında ise Fiorentina'nın başına geçtiğinde antrenmanlara genelde "antrenör" hep geç kalır. Belim ağrıyordu, şuydu buydu diye çeşitli bahaneler üretse de herkes gerçeği bilir zira o geceleri manastıra kilometrelerce yürüyüşleri de içeren yolculuklara başlamış ve bugüne kadar süren bir ritüele dönüşmüştür bu..

26 Kasım 2007'de eşi Manuela'yı kaybeder. O gün bugündür bütün galibiyetler ona ithaf edilir, zaferlerden sonra gökyüzüne kısa bir bakış vardır artık..

4 yorum: