Galatasaray kendisi için çok önemli olan 3 puanı güzel bir futbolla
aldı. 90 dakikanın getirilerine bakalım.
Artıları çok, başlayalım saymaya. Aylar sonra ilk defa üç
puanı “sürekli akın geliştirerek” aldı. Pozisyon üretimi ve sıklığı dikkat
çekiciydi. Maçı doksan dakika önde
oynarken kontraya fırsat vermeyecek düzeyde bir savunma başarısı söz konusuydu.
Sneijder oyunu uzun toplarla genişletti,
Bruma Galatasaray’ı çizgiye indirdi. Galatasaray çizgiye indiğinde Burak
ve Drogba gücü açığa çıktı. Yine Sneijder iki santrforun arkasına sızmayı
başardı. Mancini’nin kafasında Selçuk’u değil Melo’yu öne yakın oynatma fikri
olduğunu da gösterdi. Özellikle maçın en ilgi çekici detaylarından birisi Melo’nun
ön alan presinde zaman zaman Sneijder yerine rakip savunmanın merkezine baskı
uygulamasıydı. Burak ve Drogba kenarlara açılan iki stopere gidince öndeki
oyuncuya baskı yapan Melo rakibi atağa kaldırmadı. İlerleyen dakikalarda ise
açılan ortaya kafayı vurarak takımı öne geçirmesi ise sürpriz değildi.
Galatasaray’ın artısı Mancini profesyonelliği de olabilir.
Dış etkenlerden etkilenmesi çok güç bir karakter olarak umut verdi. Bu
memlekette Hagi karakterinde olmak gerekir, bildiğini her türlü tepkiye rağmen
gerçekleştirmek. Mancini de bu güveni dışarıdan taraftarlara veriyorZaman
içerisinde Mancini’yi daha iyi tanıyacağız.
Dikkat edilmesi gereken ayrıntılar:
-Öncelikle Galatasaray henüz Burak-Drogba-Sneijder üçlüsünü
oynatacak bir şablon geliştirmiş değil. Burak ve diğer pek çok oyuncunun ekstra
performansı söz konusuydu savunmada. Daha da önemlisi rakip Kopenhag ve maçın
galibiyet oranı da 1.20. Gelecek için ölçü alınmamalı. Özellikle kenar
hücumcuları kuvvetli takımlar karşısında işlerin nasıl olacağını merak ediyorum
ama umut verici bir gelişme söz konusu.
-Juventus’da Riera, Karabük’te Ceyhun gibi Mancini’nin oyuncuları
tanımamaktan ileri gelen yanlış tercihlere Dany da katıldı. Üç maçı da
mağlubiyet ile tamamlamamış olması bunların hata olduğu gerçeğini
değiştirmiyor. Sağ beke alternatif olabilir ama sola en azından süre gerekiyor.
Galatasaray Kopenhag maçında sol kenardan akın geliştiremedi. Dany asisti ise
sağ kenardan yaptı. Dany-Burak ve hatta o bölgeye yaklaşan Sneijder çizgiye
inemedi. Sneijder ortaları ceza sahasının köşesinden içeriye doğru çok kez kesti
ve fakat savuşturmaları sorun olmadı. Galatasaray Bruma-Eboue kenarı ile maçı kazandı. Burak-Dany ise aslında oldukça kötü bir
birleşim. Yine de Burak’ın savunma açısından ekstra eforu ile maçın domine
edilmesinde katkısı bir hayli fazlaydı.
-Bayern Münih tek bir atak bile yemeden kaleye çektiği 29
şuta ve attığı 5 gole rağmen özeleştiri konusunda oldukça iyi. Gerek Guardiola
gerekse de Robben rakibin güçsüzlüğü nedeniyle bazı hataların görülmediğinin
üzerinde durdu. Aynı şey Galatasaray için de geçerli. Kopenhag özellikle deplasmanlarda ligde dahi fazlasıyla başarısız ve çok gol yiyen bir takım olduğu unutmamak gerekir. Semih’in oyun
sıkıştığında içerikli pas atamaması, Dany’den en azından hızlı bir şekilde sol bek
olamayacak olması ve nihayetinde size saldırmayan bir takım karşısında
Burak-Drogba-Sneijderlı savunmanın ne denli etkili olacağının test edilmemiş
olması. Kayserispor deplasmanı ise tam anlamıyla bir sınav olacak.
galatasarayı tebrik ediyoruz. :D
YanıtlaSil