5 Kasım 2010

Hoeness vs Van Gaal.!



Bu ikisinin önemi nedir benim için ?

Şudur.

Uli Hoeness yönetici bazında ve Van Gaal da teknik adam olarak bugün en sevdiğim takımın başında görmek istediğim iki insandır. Çok daha iyisi mutlaka ki vardır ama benim algılayabildiğim ve anlayabildiğim ölçüde dünyanın en iyisi bugün bu ikisidir..

Seç beğen Borges deseler; GS'ın başına Hoeness'i ve teknik adam olarak da Van Gaal'i isterdim.. O denli severim ve takdir ederim ikisini de..

Ve ben burada değil iken başkan olan teknik adamı kızdıracak açıklamalar yapmış. Hoeness demiş ki Van Gaal bir başka düşünceyi kabul etmekte zorluk çekiyor ve Bayern gibi kluplerde 'One Man Show' çok da doğru değil. Özellikle Freiburg maçında Van Gaal'in ikinci plana attığını düşündüğü oyuncuların tek tek gol atması (Gomez-Demichelis-Tımoşçuk abi) Hoeness'e bu çıkışı yaptırmış.

Bu eleştiri Dünya Kupası sonrası kimi oyuncuların oradaki performansından sonra teknik adam tarafından ikinci sınıf muamele gördüğünü üzerine kurulsa da aslında daha çok 30 milyon verip aldığı Gomez ve 11 milyon bayıldığı Timoschuk'a gerekli önemin verilmeyişidir.

O veya bu nedenle olsa da böyle bir çıkış gerçekleştirildi..



Van Gaal çok kırıldı.. Benim başkanımın benim hakkımda bunu düşünmesi güzel değil dedi ve Bayern için bu kadar anlamı olan bir adamın bu şekilde de hareket etmemesi gerektiğini dile getirdi.

Dikkate alınan ve alınması gereken en önemli eleştiri ise şudur: Bu açıklama benim oyuncular üzerindeki otoritemi sarsabilir ve doğru bir yaklaşım değil.

Sonrasında Beckenbauer tabiri caizse Van Gaal'ın çok mız mız olduğundan ve bunu abarttığından dem vurdu ve fakat Van Gaal devam etti..

Şans o ki oyuncularım beni seviyor ve bu eleştiri düşündüğüm kadar sorun yaratmayacak..Ş

Buradaki 'şans' ya da 'tesadüf' ayrıntısı önemli zira Van Gaal sevilmeyen bir hoca olsaydı -ki böyle zamanları da vardı- oyuncular bunu çok güzel bir şekildedeğerlendirirdi. Buradaki tesadüf oldukça önemlidir ve bana göre de Hoeness doğru yapmamıştır fikirleri doğru olsa dahi..



Sonradan gönlü alınmış olsa da çok çok kırıldığını Cluj maçı öncesi ve sonrası hemen herkes algılayabilmiştir. Hoeness haklı mıydı ? Biraz.. iletişim konusunda Van Gaal 'benim en büyük kozum o' diyor ve haklıdır. Bir başka düşünceyi de oyuncularının da sık sık belirttiği gibi iyi bir argümanınız olduğu sürece kabul ediyor.. Lakin..

..Gomez ve Timo bugün Bayern'i ayakta tutuyor ki gönderilmiş dahi olabilirlerdi.. Özellikle Mario Gomez'in Dünya Kupası oynamadığı için Hoeness'in üzerinde durduğu gibi değerinin altında görme gibi bir durum var.. Adam sakatlanasıya kadar Bayern'in geçen sene yeniden doğuşunun mimarıydı ve bugün de oynadıkça atıyor..

Kicker 40 milyon euro diye etiketlenen Dzeko ile bu golleri öncesi bir kıyas yapmıştı. İkisinin Bundesliga performansı birbirlerine çok yakın.. Burun farkıyla Dzeko daha önde..

Lakin Polat'a yaptığımız eleştirileri burada tekrarlıyoruz. Adnan Polat, Skibbe'nin yardımcılarını kendisinden habersiz görevden alıp oyuncu hakimiyetini daha da güçlendirip teknik adamı verimsiz/güçsüz yapmak için nasıl elinden geleni ardına koymadıysa aynı şekilde Hoeness'in bu çıkışı sorunlu oyuncu grubuna ikramiye dağıtmaktır aslında..

Şans o ya.. Van Gaal çok seviliyor bugün ama ya başka türlü olsaydı ? Van Gaal'in da dediği gibi çok büyük bir yanlıştır bu.. Teknik adam dediğin en iyisi dahi otoritesi kadar konuşur..

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Bizde yönetim seviyesinden bu tarz demeçler işler kötü giderken çıkar. Bayern'de, senin de dediğin gibi, işlerin nispeten düzgün gittiği, en azından oyuncuların hocanın varlığıyla ilgili sıkıntı duymadığı bir döneme denk gelmiş olması Bayern ve Van Gaal için şans. Yurt dışındaki profesyonellik anlayışıyla bizdeki profesyonellik anlayışlarının farklılıklarından kaynaklanıyor bu durum sanki biraz da. Bizde böyle bir çıkışın sonrasının iyi gelmesi mümkün değil. Orada hallolabiliyor bir şekilde. Hem oyuncular, hem teknik adam, hem yönetim bunu bir "fırsat" olarak değerlendirip suistimal etmiyor çünkü. Zor ve ince bir denge var, bozulmamış, şanslılar.