
Kalli geldiginde ilk yilin sonunda devam etmeyecegini aciklamisti. Sezona da muhtesem bir baslangic yapti. Her seyden önce ilk yilin sonunda devam etmeyecegini aciklayan bir hocanin ardili düsünülür.. Daha da önemlisi 74 yasinda bir adamin görevi birakmasa dahi saglik sorunlarinin olabileceginin önceden görülmesi ve ona göre bir B plani olmasi gerekirdi. Daha önceden Besiktas'in basina gecip saglik sorunlarindan dolayi ayrilan bir hocanin on yil sonra benzer sorunlari yasamasi cok daha olasidir.. Bu hicbir sekilde düsünülmemis, saglik sorunlarindan ziyade Feldkamp'in istifasi ile teknik direktörsüzlük gibi bir sorunla karsi karsiya kalmis Galatasaray takimi. Bu noktadan sonra gelen basari vardir, en azindan yeni bir teknik adama birakilmayarak verilen karar Sampiyonlugu getirmistir.. Basari aslinda basarisizliklarindan kaynaklanmistir.. Yine de daha da kötüsü olabilirdi, olmadi. Feldkamp ise yasattigi tüm basarilarin disinda ligin bitimine alti hafta kala istifa ederek görüldügü kadariyla yönetimin degil de benim kalbimi kirmistir.. Eger kendisine cok ciddi haksizliklar yapildiysa bugün dönmezdi, yok bunlar ufak tefek kirginliklar ise deger mi tam da o zaman diliminde cekip giderek olasi sampiyonluktan takimi etmek ? Ogün giden adam bugün gelebiliyorsa, cok da önemli olmayan detaylardan dolayi Galatasaray gibi bir takimi teknik adamsiz birakmistir ki ben affetmiyorum sahsen.. Yapilan ayip/yanlis var ise dahi sezon sonunda hesabi kesilebilirdi üstelik Sampiyon bir takimin hocasi olarak cok daha sözü gecerli durumunda zaman gazetesine degil de türk basinina ederdi istifasini/sikayetini.. Velhasil Sampiyonluk belki de bu yüzden cok güzeldi ama gecti gitti..
Skibbe getirildi. Öncesine dair fikrimi söyleyeyim. O sezon Kalli ne yaparsa yapilsin kovulmaz. Giden sampiyonluk olur ki ona da inanmam. Zirt pirt teknik adam gönderilemez, köylü isidir bu amatörce bakisin bir ciktisidir.. Ekstrem bir durum olmasi gerekir teknik adamin on hafta sonra kovulmasi icin. On Haftada On maglubiyet gibi.. Asagida da incelenecegi gibi düsme potasindan sampiyon oluyordu Barca.. Umut her daim vardir..
Ben Skibbe'nin Leverkusenden kovuldugu gün buraya post girdim tüm bu olup bitenden bagimsiz bir sekilde ve akabinde Galatasaray ile söylentisi cikti. Skibbe'nin dedigine göre Galatasaray rakibi iken Feldkamp irtibati kurmus ardilini düsünmüs.. Bu daha cok sezon öncesi olmasi gerekirken sezonun sonuna dogru hamleler yapilmaya baslanilmis.. Baska acidan Adnanlarin degil de Feldkamp'in belirledigi bir teknik adam imis, bunu da ögrenmis olduk hafta ici.
Ülkede teknik adama gereginden fazla bir yüklenme mevcut. Simarik bir futbol seyircisi söz konusu. Hele ki su ciksin bu girsincinlerden olusan cok buyuk bir kalabalik var ki hali hazirda profesyonel calismayan isbilmez yönetimi dahi etkileyebiliyor.. Etkilememesi mümkün mü? tek basina Hincal yeter.. Son alti teknik adami da altinci haftada kovulmasi gerektigini söyleyen Hincal Uluc.. Öyle ki adam Sabah gazetesinde yaziyor, Fotomacta yaziyor, NTV'de doksan dakika, Sporx'de hayvani röportaji, Her mac sonrasi alinan fikri.. Iste bunlarin cikardigi sesin yönettigi takimlardir Fenerbahce, Galatasaray..
Fatih Terim muhtesem bir teknik adam idi.. ve fakat ilk yilina baktigimizda ilk devreye kac puan farkiyla yenik girmemiz bir yana PSG'den yenilen dört gol ve daha sonrasi.. Defansi icler acisiydi Galatasarayin.. Tonla sorun da vardi Ama dört yil kaldi, Skibbe 4 yil kalsin basaracaktir ama dört yil onu klubede tutacak bir yönetim var midir ? Gerets Tromso gibi bir takima elendi Galatasarayin basinda.. hemen hepsi kalabildigi zaman basarili olmustur. Yari finale cikan milli takimin teknik adami son derece uygun pozisyonda Almanya gibi yari evimiz sayilan bir dünya kupasini kacirilmasinin ardindan "kalabilmesi" ile basarili olmustur.. Ki baska soru Yanal kalsaydi ne olurdu 2006 Almanya'dir ?
Sonra..
Cok dedim, cokca defa üzerinde durdum Galatasarayin kazandigi UEFA kupasinin en gizli ve hatta olmazsa olmaz kahramani Faruk Süren'dir. Hagi'yi getiren de odur en önemlisi Fatih Terim gibi zor bir adamin arkasinda duran da odur.. Basarinin en önemli kisimlari Faruk Süren'indir. Basari Rijkaard'in arkasinda Barca gibi bir takimi küme düsme potasina sokmasina ragmen arkasinda duran Barca yönetiminindir.. O kosullari saglarsaniz Hakan Sükür yildiz olur, Ronaldinho cikar, Hagi olur, baska bir insanoglu olur hic sorun degil ama yönetim olarak dogru adim atarsaniz basarili olabilirsiniz, ilke ve prensip isidir bu. Bayern Münih 30 yildir nice teknik adamlarla calismistir da hep basarili olmustur.. Gelen kovulmustur kovulan bir daha gelmistir bunlarin önemi yok, Hoeness ve ilkeleri ile yönetilir.. Bayerndeki teknik adam on yerde calismistir sonrasinda ama sampiyonluk ve güzel futbol diye bir sey olamamistir.. Misal orada herkes bilir ki hicbir zaman dokuzuncu onuncu haftada Teknik adam kovulmaz.. BU amatörce ve köylü isidir, Magath son haftalarda kovuldugunda bu minvalde sesler yükseldi, Bayern kücük takim oluyor geyikleri döndü.. En basarisiz oldugu dönemde klup baskani cikar, Klinsmann 34 hafta kalacaktir takimin basinda der ve bitirir her seyi.. Budur yönetim isi.
Demek istedigim sudur ki bir teknik adamin teknik kapasitesinin yeterliligi hicbir zaman onun calisma kosullari, klubun ona sundugu imkanlardan daha önemli olmamistir. Örneklendirelim: Kayserispor sürekli güzel teknik adamlar cikariyor, bu ne kadar dogrudur ? Arkadaslar bilir Tolunay Kafkas basarili olacaktir dedim zira sorun kafkas'dan ziyade Kayserispor yönetimidir. Oturmustur orada bir seyler.. Genclerbirligi de eskiden aynen Celal Dogan'in Antep'i gibi ne yaptigi bilen baskanlarin yönetiminde her daim basarili olmaya müptela olmus bir takim idi, hatta alt takimi dahil.. Ama herkes biliyor ki Cavcav'a son dönemde bir seyler oldu ve takimin basina kimin geldiginin önemi yok, hepsi kovulacaktir bu bizim kaptan bülent olur, bakkal olur cakkal olur önemli degil. Orada basari imkansiza yakin.. Basarisizligin temelinde de teknik adamlar yok malasef..
Leverkusen.. Güzel yönetiliyor. Skibbe geldi muhtesem top oynatti keza Labadia da onu aratmiyor.. Öncesinde Daum, Topmöller.. Skibbe'nin elindeki kadro cok genc idi. Castro,Adler,Rolfes,Kiessling gibi adamlar Bundesligada mac oynamamisti dogru dürüst, hepsi bir yili ardinda biraktilar.. Burada teknik adam dahi cok önemli rol oynamiyor belki de.. Labadia'yi degil de beni de koysaniz bir basari gelecektir. Simdi teknik adamin rolü nedir ?
Yönetim bu sekilde basina yem ettigi vakit Skibbe'den bir basari bekleyebilir misiniz ki ? Skibbe sistem adamidir ,sistemli bir sekilde yönetilen klupte dört yil kalsin avrupaya adini duyuracaktir derim ben.. Birakin Skibbe'yi Yilmaz Vural'i dahi tam bir güvenle takimin basina oturtun Avrupa Sampiyonu Aragones'den daha basarili olacaktir.. Burada belirtirim ki pek cok teknik adam tanirim ama Yilmaz Vural kadar anlamsizini da görmüs degilim, örnek Vuralin capindan ziyade teknik adamin futbolcu gibi gerekli kosullar olustugunda ancak verim alinabilecegini belirtiyorum.
Yahu düsman bellemisler sanki takimin teknik adamini.. Ola ki basarisiz oldu kaybeden kim olacaktir diye soru sormaz mi bu insanlar ? Cok seslilik iyidir de karar asamasinda prensipli davranilmaz cikan her sesin yönüne dogru bir adim atilirsa bosverin teknik adami, kadroyu..

Düsünün ki Galatasaray yönetimindesiniz.. Skibbe'nin yardimcilari ile sorununuz var.. O sizin teknik adaminiz, cok mu zordur ona haber verip durumu masaya yatirip ortak bir karar almak ya da basindan önce karari teknik adama bildirmek, bu nedir ? Basin zaten gram bilgisi olmadan yüklenmistir adama.. Yahu türkiyenin en iyileri arasinda diye anilan Mehmet Demirkol hayatinda bir kez olsun Mesut Özil'i izlememis onca tartismanin arasinda, ne anlasin Skibbe'den bundesligadan ? Ama hepsi yorum yapiyor.. Bugün yorum yapanlara dikkatlice dikin gözlerinizi.. Su an itibari ile Skibbe'den kat ve kat daha basarisiz olan Aragones'e tek kelime edemiyorlar.. Aragones'in tek artisi seribasi oldugundan dolayi Sampiyonlar Ligine kalmasidir oysa.. Ki Partizan sansli olsa evinde oynadigi macta o da olmayacakti.. Ama bakin, hazir takimin düstügü duruma. ? Kadroymus.. Bakin Real Madrid'in yildizlar kadrosuna, ne basarmis o Galacticosu,Oween'i Cassanosu... Bes yil muhtesem kadro ile reklamlarda boy göstermisler sadece.. KAdro is yapmaz, uyum, kalite, ilke, prensip..
Bugün Almanyada Sportif direktör ve teknik adam isbirligi söz konusudur.. Voller-Skibbe, Allofs-Schaaf, Hoeness-Klinsmann.. Daha var yani.. Misal Magath üc farkli maas alir, hepsinin basinda kendisi vardir, keza Terim de böyle bir adamdir.. Zira iki farkli is var aslinda.. Anlasilmasi adina bir Klinsmann tarafi vardir isin bir de Löw tarafi. Hangi oyuncunun yararli olabilecegi, oyuncularin sizin sözünüzü dinlemesi, kararlariniza karsi cikmamasi, kendinizi onlara kabul ettirmek ve toplaminda onlari Motive etmek. Futbolla alakasi yoktur aslinda, kariyer cok önemlidir ki sadece bu yüzden isbilmez kariyerli futbolcular teknik adam olabiliyorlar zira cok önceden de söyledim Motivasyon, taktigi yener.. Bir de Löw.. iyi taktisyen ama iste yönetim eksikligi her daim mevcut, kariyeri yok, ikinci adam damgasini yemistir almanyada. Ballack cikar tavrini koyar, Frings baska yönden Kuranyi baska yönden.. Bunlari misal Matheyusa yapamazlar, Bierhoff'a da acik acik "sen kimsin ki bana sunu diyorsun" da demistir, kendisini her ikisinden de yukarida görür.. Maradona örnegi istisna degil son dönemlerin gercegidir, kariyer yetiyor.. hayatinda tek takim calistirmamis kariyerli oyuncular cok buyuk takimlarin basina gecebiliyor, Vialli-Gulit'den beri böyle gelisti.. Demem odur ki Bundesligist bir teknik adam icin Voller,Allofs,Hoeness, Müller gibi tepede birisinin olmasi onu rahatsiz etmez, istifayi düsünüyor musun derse "ne salakca soru bu böyle" diyebilir..
Velhasil mesele Kalli'nin gelmesi degil kimin gelip kimin gidecegi, nasil bir sistem ile yönetileceginin belirsiz olusunun her yönden görülebiliyor olusudur. Su calisma kosullari altinda bir teknik adam verimli olamaz bunun da baslica sorumlusu bu kosullari yaratan Galatasaray yönetimdiir. hala birisi cikip "su adam su kadar zaman dilimi boyunca kalacaktir " diyemiyor..
Ben Lincoln meselesinde cok sasirdim.. Anelka'da da cok sasirdim.. Yahu 50 mac seyrettigim Lincoln burada cok baskalasti.. Anelka 17 yasinda o muhtesem iki golü attigi günden beri avrupanin en önemli golcüleri arasindaydi.. Bunlarin ülkeye gelmesi ayri bir sorun iken basarisiz ya da bekledigim gibi performans sergileyememesi de ayni sekilde.. Zira Maradona dahi olsaniz gerekli kosullar olusmadigi sürece basarili olamazsiniz. Juventus'un fiyasko transferi Arsenal tarihinin en önemli golcüsü olabilir. Sabredilebilen teknik adamlarin buyuk bir orani kazanilmistir ama bu bizim ülkemizde yok denecek kadar azdir hep ilk yillarinda sampiyon olan hocalar ile devam edilmistir ve bu yüzden ancak dört yil dayanabildigimiz bir hoca ile kupaya ulasmistir Avrupada.. Zico dahi kovulmustur ki bitmez bu geyik bu ülkede..
Teknik adamlar, futbolcular gibidir.. Nerede nasil oynatilacagina göre verim alinir.. Takimin basarisinda hicbir zaman teknik adam yönetim kadar kilit rol oynayamaz.. Gerets'e bakin, Hiddink'e bakin, Löw'e bakin.. Hepsi basarisiz oldular.. Anelka'ya bakin.. burda pek de degerli olmayan Rony Johnsen'e bakin.. Aziz Yildirim yillar sonra bazi seyleri anlayabildi ve basari geldi derken o da yanlis anlamis.. Simdi biz Polatlarin anlamasini bekleyecegiz..
Ben, adamcilik yapmiyorum. Su elestiriden sonra yönetim ne yaparsa yanlis yapmistir deyip kulp takma isine girmiyorum.. Basarili olacaktir dedigim Skibbe ne yaparsa dogru eyler tavri olmayacagi gibi.. Bir insan, her yaptigi dogru olamaz ki ayni zamanda her yaptigi eylemin yanlis olmayacagi gibi.. BAska acidan severiz zaten Adnan Polat'i, o cok baskadir.. Ve fakat isbilen yöneticiler istiyoruz.. En önemlisi ne yaptigini bilen, plan-program dahilinde hareket eden..