20 Aralık 2007

"fasistleri siktir edin biz hepimiz kardesiz"

Ücüncü ligde dahi olsa "kült" bir takim olma kimligini hicbir zaman kaybetmeyen bir futbol takimi. Ücüncü ligde oynadigi zaman dahi 20 bin ortalama seyirci ile oynayan, skordan bagimsiz hemen her insanin neseyle, sarkiyla,türküyle, tavriyla tribünlere doldugu kac takim vardir ? 2002'de baslayan o buyuk ekonomik cöküsü/bunalimi halkin sevgisiyle asabilecek kac tane futbol klubü bulabilirsiniz ? Üzerinde "retter" yani kurtarici yazan tisortlerden 140 bin tane satabilen, tüm dünyanin ayri bir sekilde bakip taraftari olmaktan dolayi gurur duyabilecegi karaktere sahip 30 bin nufuslu kasaba takimi bulabilirsiniz ki? Sadece Almanyada on milyonun üzerindeki insanin "ikinci" takimidir St.Pauli.. Ayrimciligin her türlüsüne, fasizme, milliyetcilige karsi olan klubun baskani escinsel oldugunu olmasi gerektigi gibi, olagan bir sekilde belirtebiliyor , escinsel yürüyüslerine katiliyor.. 25 yillik tribün cocugu o. tiyatro yöneticisi iken takimin basina gelip takimi kurtariyor.. efsane olmaya aday isim; Corny Littman..

Dünyanin en ucundaki ülkelerde yasayan, zor durumda olan insanlar icin sürekli yardim maclari yapan kac tane klup vardir da ona olan sevgiyi,ilgiyi kendisine dert edip "eheheheh neden livorno ? neden st pauli ?" diyebilen dangalak cikabiliyor ? Neden Galatasarayin ya da neden Besiktas'in aciklamasi cok makul, olaganmis gibi tarihindeki eylemlerinden dolayi sempati beslemeyi "olagandisi" olarak yaftalama derdine düsülüyor ?

Tarihiyle, tavriyla, trübünleriyle,baskaniyla, futbolcusuyla bütündür sankt pauli.. 1600lü yillarda salgin olan vebaya yakalanmis insanlari sehirden ayri bir yere tutsak etmek icin kurulan kasabanin futbol takimidir, baska türlü olur muydu varolusu ? Düne kadar her türlü yardimin kesildigi, isyeri acmanin dahi mucize oldugu sehrin tavridir bu. Izole edilmis, yasamdan kopartilmis, denizlerden gelen insanlarin nefesi ile canlanan bu minik kasabanin cigligi baska türlü olabilir miydi ? Ucüncü ligdeki bir takim dünyanin dört bir yanindan taraftar toplayabilir mi kendisine ? Milliyetcilige, fasizme, ayrimciligin her türlüsüne karsi olup bunu da acik ve net bir sekilde eyleme döken kac tane insan kaldi ki futbol klubü olsun ? Sankt Pauli kült bir takimdir.. Nou Camp'i, Barnebausu yoktur ama güzel olan bunu skine bile takmayan taraftarin koydugu tavri vardir.. Bizzat benim insanim solingende yakilirken türkce olarak dev bir pankarta "fasistleri siktir edin hepimiz kardesiz" yazan trübünleri vardir.. takimin birinci kalecisi nikaraguadaki gerillara destek vermek icin nikaraguay'a gidip bir yil sonra dönüp hicbir sey olmamis gibi meslegine devam eden insanlarin oldugu "baska" bir takimdir St.Pauli.. Mac sonrasi futbolcularin barlara kosup taraftarlari ile bira icip her bakimdan sinifsizligin yasayan tezahürüdür hayatta.. Futbolun belki de sadece "futbol" oldugunun bir baska anlatimidir..

Sekiz yil bu takimin formasini giymis olan Bremenin hirvat golcüsü Klasnic'in tanimi da su sekildedir ücüncü ligdeki eski takimi st pauli'ye elenmeden hemen öncesi:

"St. Pauli özel bir kulüp. Taraftarlara bakın, yeter. İşsizden banka müdürüne kadar, herkes yan yana. Millerntor'da ilişkiler, aile gibidir. 2001'de Bremen'e geldiğimde, St. Pauli'yi gözlerimde yaşlarla terk etmiştim. Bir gün geri döner miyim, bilmiyorum. St. Pauli'nin bir sonraki sene hangi ligde olacağını hiçbir zaman bilemezsiniz ki! Fakat kararım karar; yeter ki bir derece yapılabilirliği olsun, bu kulüp için tekrar oynayacağım. Çünkü St. Pauli mitosu beni de bırakmıyor bir türlü."

birakmiyor bizi de. Yabanciyim su memlekette. her an patlayabilecek olan yabanci düsmanligi kapida. Bir futbol takimina güvenip medet ummuyorum, dünyayi kurtarmasini da beklemiyorum velakin tek basina 1992 de oldugu gibi her yeri saran "saga karsi olun" kampanyasini baslatmasi, tüm bundesliga takimlarinin futbolculari sahaya "benim dostum bir yabanci" yazisinin oldugu tisortler ile sahaya cikmasini saglamasi hosuma gidiyor, takdir ediyorum, sempati duymanin ötesine gecip maclarini kacirmamaya calisiyorum, en az Galatasaray kadar seviniyorum galibiyetlerine..

Borges gibidir nazarimda St.Pauli, Galatasaray da asil ismim gibi. Ismimi ben koymadim, hem kim cocugun gercek adini koyabilir ki? alti yasinda tuttuk bir takimi, cok da memnunuz o ayri. velakin sonradan bir sans daha verildi, baska isimle de anilabiliriz.. aynen borges gibi.. Sankt Pauli boyle özgür bir secimdir.. bile bile, göre göre sevmektir canlar..

Simovic'e olan sempati ile bir takima yakinlasmamin olagandisiliginin sorgulanmadigi arenada eylemlerinden, yüzde yüz olmasa dahi bütüne yaydigi farkli tavrindan dolayi ona baska türlü bakmayi dert etmeyin kendinize.. Skordan bagimsiz, basarilarindan dolayi degil kimliginden ötürü taraftarlik payesi dagitan her bakimdan "kimlik" yeserten bir kluptür her türlü sekle girmeye hazir sekilsiz kalabaliklara inat..

Velhasil bir baskadir St.Pauli..

1 yorum:

Adsız dedi ki...

yaşasın st.pauli
www.vivastpauli.tr.gg (Türkiye'li St.Pauli'liler)