24 Kasım 2007

Popescu Roportaji


Popescu El Mundo Deportivo'ya Uefa kupasini ve Fatih Terim'i anlatmis. Basariyla ilgili kendi saptamasi, Milliyet'in cevirisi ile sudur:

"Bu başarının altındaki tek neden; güvendi. Takımımız o dönemde 42 deplasman maçında yenilmeyerek büyük bir rekora da imza atmıştı. Fatih hoca bize öylesine güven aşılıyordu ki, çarşamba-cumartesi hiç durmadan maçlar oynuyorduk, önümüze geleni deviriyorduk. Hatta öyle bir duruma gelmiştik ki, maçtan sonra soyunma odasında Fatih Terim'e, 'Hocam sıradaki karşılaşmayı hangi skorla kazanmamızı istersin' diye espri yapıyorduk"

Onun asiladigi "Güven", ayni zamanda sürekli elestiri konusu yapilan kibri ile atbasi gider. O kendine güvenir, bu güvenini soyleme gecirdigi andan itibaren "kibir" ile yakin iliski kurulur.. Hem öyle olsun, hem böyle olsun olamaz. Terim hicbir zaman mutevazi bir kisilige bürünemez. Baska türlü basarisinin ve bugune degin kazandirdigi basarilarin temel diregi yikilir. Bir baska teknik adaman bunu bekleyin,Terimden degil. Ve artik insani oldugu gibi kabul edip o sekilde sevmeyi de ögrenmeliyiz.. Sabaha kadar ben sunu yaptim, bunu yaptim dese misal karsimda, helal derim, ac bir kucuk daha derim.. Devam edelim.. ne kadar buyuksun anlat daha derim.. Saglam icerdik.. Fatih Terim Cilginligi yakin zamanda son bulmazsa eger efsanesi son bulacaktir..

Hiç yorum yok: