Kenan Evren:
"Tasavvür edemezsiniz dedi.. yeni dogmus cocuk, bir kac aylik cocuk, bacaklarindan ikiye ayirmislar dedi.."
111 ölü Ecevit Hükümetinin sacmalamasidir, 500'ün üzerinde insan katledilmistir. Hamile kadinin karninin parcalanip icerisindeki ceninin duvarda parcalandigi, iki aylik cocugun dahi baltayla öldürüldügü, tecavüzlerin ve ölümlerin yasandigi Maras Katliaminin sorumlulari bu dünyada yargilanmadigi icin yastayim bugün sadece.
5 yorum:
aynı anda benzer yazıları okuyup aynı konuya sinirlenmişiz galiba.
öte yandan; ilahi adalet dedikleri de bu olsa gerek.
İnsanların nasıl öldükleriyle değil, nasıl yaşadıkları ile ilgilenmek daha doğru kanımca. Ancak bazı insanlar var ki nasıl öldürüldükleri ve nasıl yaşatılmadıkları ile de ilgilenmek gerekir. Bu ülkenin yakın tarihinde yaşananlar hiç irdelenmedi. Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşmesinin ardından sözlükte ve çeşitli düşünce ortamlarında sertçe yazılanlar, bu ülkede öldürülen ve yaşatılmayan insanların, toplum kesimlerinin acısının hiç dillendirilmemesi ve hiç dinmemesindendir. Feci bir kaza sonucu, kaybedilen bir siyasi kurum önderinin hikayesi üzerine elbet de düşülmelidir. Ancak medyanın bu kadirbilirliği izlenme kaygısı ile yaptığı bilinmelidir ve bu yayınlar üzerinden "biz neymişiz be abi" dolduruşuna gelen yandaşların yaptıkları çok ciddiye alınmamalıdır. Onların, eski ve yeni solcuların sertçe yazdıklarına cevapları "o bir kahramandı" şeklinde oluyor. Bu iki frekans aynı telleri titretmiyor. Çünkü böyle bir ölüme ben üzüldüm, ve biliyorum ki önder ve yandaşları yakın geçmişte yaptıkları adına hiç üzülmediler. Onların eğer ilahi bir adalet tarafından pişman edilmesi yeterliyse, buyrun sizler "hiç üzülmedik, hak etti" deyin. Yazıcıoğlu'nu kahraman çizgisine çekmekten veya çektirmemekten daha önemli nüanslar var bence. Biliyorum ki, bu önder bir kahraman değil, Çatlı da değildi, Ergenekoncular da kahraman değil. Mülki adalet yerine bulmadıktan sonra gelen ilahi (!) adalet neye yarar? Ve hiç bir zaman tek başına iktidar olmamış tutucu bir sentezin alt sektörünün önderi, hiç olmadığı kadar medyada yer buluyorsa modern zamanların fasit dairesidir kanayan yaramıza yalap şalap vuran. Bu ülkede katledilenlerden geriye kalanlar, bu adamların yazdığı şiirlerle hizaya çekilmek istendi. Sorun budur. Düşman da budur. Yoksa kendince demokrasiye inanmış bir önderin seçim çalışmaları sırasında elim şekilde ölmesi acıdır.
Bu dünyada herkese yetecek kadar acı var. "Resmen öldürülenler" Maraş'ta Allah için bir zafer çığlığına sebep idi, "resmen kaybedilen" ise yine Maraş'ta bir ağıt oldu, Allah ile ne konuştular bilmiyorum.
Bu ülkede kör ölür badem gözlü olur, katil ölür kahraman olur.
Sıçayım böyle ülkeye...Tiksindim yemin ediyorum.
İlahi adalet diyorum. Katlettikleri insanların memleketlerinde hem de cenazleri bile zor bulunarak öldüler. Maraş katliamında, Ankara'da Bahçelievler'de, Sivas katliamında ölenlerin anısı önünde saygıyla eğiliyor, ruhları şaad olsun diyorum.
Gec okudum ama degindigin icin cok memnun oldum bu konuya...
Yorum Gönder