5 Ocak 2008

Karl Heinz Feldkamp



74 yasinda olan bir insan ne icin calisir ? En zengininden en fakirine bu yasta calisan insan bulmak cok zordur. Üstelik calistigi alan futbol ve klup ise Galatasaray.. Baski,stres,heyecan.. siradan bir insanin üstesinden gelebilecegi zorluklar degil.. Peki neden Kalli tekrardan calismaya basladi.. Paraya mi ihtiyaci vardi, san söhrete mi ? Düne kadar alman kluplerinin gencleri hazirlamasi icin getirdigi bütün teklifleri reddediyordu.. Bremen klubu ve bir kac klup de istemisti.. O kabul etmedi. Simdi neden Galatasaray ?

Ölümü göze almistir Galatasaray icin.. Bakin sadece galatasarayi cok sevdigi icin desteklenmesi gerekmiyor ama en azindan bu kucuk ayrintinin da göz önünde bulundurulup hakkinda yorum yapilmasi gereken insandir Feldkamp..

1992/3 senesinde Galatasarayi calistirdi. Bir yil önce Kaiserslautern'i sampiyon yapip geldi Galatasaray'a. getiren yine bugunku gibi Adnan Polat. Aslinda Polat filan getiremezdi. Derwall'in telefonu ile türkiyede calismaya ikna olmus ve gelmistir. Düsünün ki Kaiserslautern'in basina gectiginde takim düsmemek üzere debeleniyordu. Ikinci yari gecti, önce takimi kümede tuttu, bir yil sonra düsmekten son anda kurtardigi takimi sampiyon yapti. Kariyer bakimindan tavan yapmisti, gelmezdi bu ülkeye ve o zamanki ligine. Galatasaray takimi sezonu liderin 16 puan gerisinde bitirmis. Besiktas maglubiyet dahi almadan ligi tamamlar iken, Fenerbahce her zamanki yildiz transferlerini yapip sezona sampiyonluk parolasi ile girer iken kimse cimbomdan sampiyonluk filan beklemiyordu. 4 kupayi aldi Galatasaray takimi.. hani o Okan'in muhtesem oynadigi TSYD kupasi ile basladi her sey ve silip süpürdü önünde ne varsa. Roma'ya roma'da 3-1 yenildik, kendi evimizde 3-2 yendik. Bu Feldkamp'in o dönemde aldigi tek basarisiz sonuctur. Hani o bücür Haessler frikikten cakmasa Romayi dahi eleyip UEFA'ya o günlerde uzanacaktik, öyle güzel oynuyordu cimbomum.. Ama asil basari diger sezona saklanildi. Bir yil sonra takimin basina Hollman getirildi. Feldkamp'in kurdugu düzenin ekmegini yedi, daha sezon basinda Manchester United'i eledi ve yenilenen, lig usulune gecilen Sampiyonlar Liginin ilk senesinde 8 takimin arasinda yer aldi Galatasaray.. UEFA kupasi süphesiz ki cok önemli ve cok baskadir yeri. Ama ben o günü de dün gibi hatirlarim.. 8 tane takimin dev ableminin oldugu gece gördügüm o buyuk GS amblemi.. dörderli iki grup ve Sampiyonlar Ligi.. Sadece 8 takim. Galatasaray Manchester'in yerine girmis, ve tüm gözler galatasaraya dikilmistir. Bugün pek cok alanda türkiye denildigi vakit akla gelen ilk takim olmasinin en önemli nedenleri arasinda en az UEFA kupasi kadar rolü vardir o gecenin ve dikilen gözlerin sekizde birini kapsayan galatasaray ableminin.. Sonrasinda UEFA kupasini alacak olan kadronun önemli isimlerinin yer aldigi ve yetistigi dönemdir.. Bülent,Hakan Sükür,Tugay..

Bu yüzden Feldkamp'a güvenirim ben. Yanlislari coktur, belki gecmis ile bugün arasinda en önemli fark; basininin müdahalesinin gecmise oranla cok daha fazla olusu. Baskinin, stresin ve kararlarin kiisinin kendisine birakilmasinin imkansiza yakin bir konumda teknik adamlik yapiyor olusunu tasavvur edememesi.

Ama iste 74 yasinda bir adam. Daha takimin basina gelir gelmez yanina gelecekte takimin yönetecek bir adam yerlestirilmeliydi. Bir ekol, sistem isidir.. Derwall-Denizli-Feldkamp üclüsü bir sistemin parcalaridir, her seyin basidir Jupp Derwall.. oyle ki takimi biraksa bile sistemini devam ettirdi almanyanin en kariyerli hocasini takimin basina gecmesine ön ayak olarak.. Arkasindan devam eden hollmann..

Abdullah Avci'nin ismi sürekli gündemde. Cok da severim ben, gelecekte takimin basinda görmek istedigim insandir ama bir baska yandan bu sezon basi getirilmesi en basta Abdullah Avci'yi ziyan etmektir.

8 tane ilk onbir oyuncusunun takima girisi sonrasi basari gelmesi mucize gibidir. Bayern Muenchen dahi bugun bu zorlugu yasiyor. Teknik adam ile yönetimin dahi anlasabilmesi icin zaman gerekir.. Zaman her seyin ilacidir ve oturtur cok seyi. Fenerbahce,Inter,Dortmund,Madrid senelerden beri transfer üzerine transfer yaparak basari kazanabildi mi ki ? Hepsi oturmasini bekledi takimin.. Zico ile Fener, Mancini ile inter vesaire.. Bu takim oturacak ve ancak sonrasinda bir basari beklenecektir. Rijkard'in ilk sezonunda takim neredeyse küme düsüyordu.. Ilk defa Barcelona takimi bir devrenin sonunda küme düsme potasina girmisti, akabinde gelen basari bu zamanda onu takimda tutan yönetimin isidir..

Feldkamp zamanla taniyacaktir takimi ve akabinde gelecektir basari, güvenin ve arkasinda olun efendim.

Rafael van der Vaart




Almanya'nin en önemli üc orta sahasinin arasindadir. Diego, Ribery ve Van der Vaart.. Bu oyunculari takimda tutmak kolay degil, geldigi günden beri ortaya koydugu performans ile hemen hemen bütün büyük kluplerin kadrosuna katmak icin caba gösterdigi oyuncuyu Hamburg'da tutmak pek de mümkün degil artik. Sezon basi elinde Valencia formasi ile cekilmis fotodan dolayi seyirci ile arasina kara kedi sokmustu. Oynadigi güzel futbol ile bu kötü hatirayi silse de o hep gitmek istedigini belirtiyordu, bu gercegi silemedi kimse.. Simdi takimi ona yillik 4 milyon euro veriyor, ama o artik "hayir" diyor.. Juventus'un ilgisi üzerinde, takimi ona göre kuracagiz soylentileri dillerde. O olmasa baska bir buyuk klup.. Hamburg, Bundesliga'nin dahi "Büyügü" degil iken...

Peki ama nasil Hamburg gibi bir klup van der vaart'i kadrosuna katti? Üstelik bakin 5 milyon euro gibi maliyet ile.. Hamburg. Vincent Kompany'lerden Romeo Castelenlere kadar, Nigel de Jong'lardan Van der Vaart'lara kadar saldiriyor tüm yildizlara. Maliyeti de oldukca düsük. Bana göre hepsinin tek bir ortak paydasi var. o da; 2001/02 cm yildizlarinin Hollanda ve Belcika karmasi olmasi.

Farid Farjad - An Roozha 5 (1. Golha)

Sizi ben bir yerlerden seviyor muyum ?


- hey heyyyyyyyyyy durun lütfen.!

- buyrun efendim, durdum:)
.
-acaba diyorum, sizi ben bir yerlerden seviyor muyum ?

-sanmiyorum.

- bu bakis, asalet, eller ki uzun,ince, kémikli.. her türlü kabaliga karsi yine de inadina bir gülümseme, asalet.. mümkün degil olamaz, mutlaka ki sizi bir yerlerden seviyorumdur ben.

-karistirdiniz galiba, yine de tesekkürler.

-misal gecen ocak ayinda gözüme carpmis, carpilmis filan olmayayim size ben sakin ?

-olamaz, evliyim ben.

-o yüzden de unutmak zorunda kalmis..

-neyi degistirir ki, hala evliyim ve bir baskasini seviyorum

-ve bu yüzden de yine unutacak olmayayim ..?

- siz kendinizi kandiriyorsunuz, bu sekilde mutluluga, sevgiye erisemezsiniz, lütfen uyanin bayim. aldatmayin kendinizi.

-param yok madam. gücüm de yok.. saflik da yok.. sevgi cok zor ve zahmetli bir is, en kötüsü de artik birisini yeniden sevebilecek konumda degilim. Aldanmisliktan gelen mutluluk tek gecim kaynagim.ucuzdur bir kere.. insanin kendisini kral sanmasi, kral olmaktan cok daha kolaydir. kisa süreligine dahi olsa inanabilseydim kraldim simdi ben.. yapabilirdim, az kalmisti, sizi bir yerlerden sevebilirdim kesinlikle..

-...

Farid Farjad

Ottmar Hitzfeld



Anlamsiz bir ayrilik. Her iki kesim icin de. Bu kadar kolay bir sekilde terkedilmemeliydi gemi. Hitzfeld, Bayern'den ayrilacagini acikladi. Artik kesin.. Bolton maci sonrasi -2-2 bitmisti- Bayern'de ismi Beckenbauer'den hemen sonra gelen Karl Heinz Rummenige'nin elestirilerine maruz kalmisti. Bir sonraki Avrupa Kupasi macinda 6-0 sonrasi gideceginin sinyallerini verdi. Icerideki tartisma hic bitmedi, küstürdüler bir sekilde adami. Bastan baslayalim, uzun tutmamaya gayret ederek..

Efendim Hitzfeld pek az insanin basaracagi kimi basarilara imzasini atmis, Almanyanin ve hatta dünyanin en saygin ve kariyerli teknik adamlarindan birisidir. Dortmund'a gelip kimsenin beklemedigi zaman takimi sampiyon yapmis, yetinmemis Avrupa Sampiyonlar Ligini de ayni sekilde alarak duble yapmis, sonrasinda ermis misali yönetime cikip dinlenmek istemistir. Velakin bir müddet sonra Bayern Münchenin basina gecmis, kac kere sampiyon yapti bilmiyorum ama ayni sekilde Sampiyonlar Ligini de alarak Ernst Happel ile beraber farkli iki takimda Sampiyonlar ligini alan iki teknik adamdan birisi olup tekrardan dinlenmeye cekildi. Premiere icin maclari yorumlardi, bu yuzden siklikla muhattap olurduk filan..

Gecen Sezon geldi bayern'in basina. Bayern her bakimdan dökülüyordu, avrupada gruplardan cikmasi dahi mucize gibiydi. Tam o sirada Magath'in görevine son verip sezon sonuna kadar takimi Hitzfeld'e teslim ettiler. Rakip güclüydü; Real Madrid. Hem Ligde hem Sampiyonlar liginde bayern devlesti,önce Real Madrid' i eledi, arkasindan Milan geldi. Deplasmanda berabere kaldi, cikti cikacak ve hatta cok kere kaldirdigi Sampiyonlar Ligi kupasina dogru emin adimlarla gidiyordu. Evinde iki önemli oyuncusunun sakatligi sonrasi Milan'a yenilip kupaya veda etti. Kisa sürede de olsa teknik adam olarak gösterdigi basari etkileyiciydi ve basladi baskilar.. Kal efendim, gitme, biraz daha, su bu. Ismi Ottmar idi ama ona artik buralarda "Gottmar Hitzfeld" deniyordu.. Bir sekilde kaldi..

Sezona cok iyi basladi. beklentiler yüksekti ama beklentilerin de ötesinde bir baslangic yapti Bayern Munchen. Öyle ki ilk dört macinda bayern kalesine dört kez sut cekildi sadece. Kahn'in topla bulusmasi toplam dört macta dörten dahi az idi. Oha denildi ve herkes ayni bir motivasyona sahip oldu bayern karsisinda. Ilk puan kaybi seyrettigim Hamburg macindaydi. O koca Hamburg takimi kendi evinde kahramanmaras'a dönmüstü, zar zor iteleye kakalaya zidane ile tuhaf bir gol bulup maci bitirdi. Ve lakin arkasindan yasanilan tartismalar bugun bu adamin gitmesine neden oldu.

Gidiyor da nereye ? Isvicre'ye. Terim'in karsisina dikiliyor. Bu yüzden pek de hos degil. Gercekten iyi bir teknik adamdir ve ben Milli takim karsisina Hitzfeld'i görmek istemem. Zira bu adam bizim takimi cok iyi taniyor ve cok kaliteli bir teknik adamdir bir baska acidan..

Simdi adaylar konusuluyor, Mourinho'nun ismi geciyor, van basten'in, Rijkard'in stutgart sampiyon yapmis olan Armin Veh'in, Lippi'nin, HIddink'in, Van Gaal'in.. Hollandali olmasi yüzde altmis.

Hayirlisi diyelim de pek hos olmadi, her bakimdan..

Scarlett Johansson

2007 Bundesliga Görünümü #1




Almanlar kendi liginize söyle bir bakmislar (kicker) ve bir liste olusturdular. her seyden önce bu insanlar genelde oldukca objektif olurlar, pek cok bakimdan. Simdi mevkileri ayirmislar ve futbolculari da mevkilendirmisler efendim. "weltklasse" misal dünya capinda yildiz olacaksin ki buraya gireceksin. henüz forvetler inceleme altina alinmamis ama onun disinda kalan mevkilerde oynayan futbolculardan sadece Frank Ribery buraya girmis, Bremen'in Diego'su da biraz da tartismali bir sekilde onun bir alti olan uluslararasi taninan kategorisine yerlestirilmis. Oyuncunun genel formu bir yana ayni zamanda 2007'de gösterdigi performans baz aliniyor.

Kaleciler:

Weltklasse: -------


Internationale Klasse:

1. Rene Adler 22 Bayer Leverkusen

2. Robert Enke 30 Hannover 96

Im Weiteren Kreis:

3. Markus Miller 25 Karlsruher SC
4. Frank Rost 34 Hamburger SV
5. Oliver Kahn 38 Bayern München
6. Markus Pröll 28 Eintracht Frankfurt

Blickfeld: (Eh iste göze carpanlar ve burada alfabetik sira söz konusu)

Mathias Hain 34 Arminia Bielefeld
Tim Wiese 25 Werder Bremen


Bakin defansi zayif leverkusen'in kalecisi tahmin ettigim gibi ilk sirada yer aliyor zira gercekten iyi bir kaleci ve ayni zamanda cok formda. ilerleyen kategorilerde de göreceksiniz ki yurdum basininin defansi zayif olarak addettigi Leverkusen takiminin bütün defans oyunculari listelere bir sekilde girmis olacak. Bir baska acidan iki mac sonra hemen gönderdigimiz Enke, adler'in hemen arkasinda yer aliyor. Hannover ile bir kac yildir cok iyi form yakalamis olan Enke, Lehmann ve Hildebrand'in ardindan ucuncu kaleci olarak bir aksilik olmazsa Avrupa Sampiyonasinda yer alacaktir. Tim Wiese cok daha iyi bir konumda olabilirdi ama sakatligi buna engel oldu malasef. Cok yetenekli ama iste cok hata yapiyor, Manuel Neuer gecen sezon oldukca iyiydi ama blogda da belirtildigi gibi bu sene cok hata yapti.


Defans oyunculari:

Weltklasse: --------


Internationale Klasse:

1. Marcelo Bordon 31 FC Schalke 04
2. Martin Demichelis 27 FC Bayern Munchen
3. Lucio 29 FC Bayern Munchen
4. Per Mertesacker 23 Werder Bremen

Im weiteren Kreis:

5. Andreas Wolf 25 1. FC Nürnberg
6. Mario Eggimann 26 Karlsruher SC
7. Bastian reinhardt 32 Hamburger SV
8. Manuel Friedrich 23 Bayer Leverkusen
9. Karim Haggui 23 Bayer Leverkusen

Blickfeld (alfabetik):

Maik Franz 26 Karlsruher SC
Marcel Maltritz 29 VfL Bochum
Joris Mathijsen 27 Hamburger SV
Naldo 25 Werder Bremen
Jan Simunek 20 VfL Wolfsburg
Josip Simunic 29 Hertha BSC


Bordon her zamanki gibi liste basi. Istikrarli ve ayni zamanda attigi kafa golleri ile de takimina cok faydali olmustur bu sezon. Ilginc olan ise Martin Demichelis. Bu adam aslinda hepimizin bildigi gibi defansif orta saha. Bu sene sürpriz bir sekilde defansin göbegine yerlestirildi ve oldukca verimli oldu. Hatta bir sonucu da ismael'in takimdan ayrilmasi.. Herkes sasti kaldi bu duruma. Lucio, bildigimiz lucio. Yillardir istikrarli bir sekilde görevini ifsa eden bir adam. Ayrilmak istedigini acikladi. ispanya'da oynamak istiyormus ve nedeni de alman hava sartlari. Kesinlikle katiliyorum, Burada yasam yok diyor Lucio.. Yüzde yüz hak verdim o beyanatini okuyunca. Mertesacker ise favori oyuncularimdandir. Sözlüke ayrintili yazmistim, efendim koca sezon boyunca tek kart görmez bu adam ve her yerde her daim ikili mücadele kazanma oranlarinda hep basi ceker. Dünya Kupasinda da ayni sekilde Mertesacker yüzde Seksenin üzerinde ikili mücadele kazanma orani ile oynamisti, ligde de hep lider budur. 100 maca bir sarti karti vardir en fazla. Oyle güzel, öyle sevimli..

2007 Bundesliga Görünümü #2

Efendim, kanatlar ile devam ediyoruz.. Sag ve Sol bek acisindan görünüm soyledir:


Weltklasse: ------------


Internationale Klasse: -------


Im weiteren Kreis:

1. Gonzalo Castro 20 Bayer Leverkusen
2. Heiko Westermann 24 FC Schalke 04
3. Petri Pasanen 27 Werder Bremen

Blickfeld :

Jerome Boateng 19 Hamburger SV
Matias Concha 27 VfL Bochum
Dede 29 Borussia Dortmund
Andreas Görlitz 25 Karlsruher SC -
Philipp Lahm 24 FC Bayern München
Christian Lell 23 FC Bayern München
Christian Pander 24 FC Schalke 04
Rafinha 22 FC Schalke 04 B
Hans Sarpei 31 Bayer Leverkusen
Michael Tarnat 38 Hannover 96

Efendim genc yetenek Castro, yildizi parlayangillerden. Gelecek vaat ediyor, u21 formasiyla Romanya karsisinda attigi gol ve oynadigi futbol ile dikkatimi cekmisti. Her gecen gün daha da iyiye dogru kulac atiyor Castro. Dikkat ediyorsaniz basinimizin "defansi zayif" dedigi leverkusen'in defans ve kalecileri listenin basinda. Aslinda Pander'i bir üstte görmek isterdim, sakatlik onun da basina bela oldu. Milli takima kadar yükselip Wembley'de cok da sik gol attigi zaman dünya capinda yildiz misali oynuyordu. Derbide schalke'nin cok da iyi oynamamasina ragmen 4-1 gibi farkli sonuc almasinin tek nedeni bu adam demistim. Zira ortalari Alex misali öldürücüdür.BIr frikikten, iki de kornerden kestigi orta ile Dortmund macini baslamadan bitirmistir. Velakin sakatlik.. Pasanen de bu yilin gözde ismi. Gelecek vaat eden görüntüsü ile Boateng sinira takilmis.

Sag ve Sol aciklarda ise durum soyledir;

Weltklasse: 1- Franck Ribery

Internationale Klasse:
2. Stanislav Sestak 25 VfL Bochum

Im weiteren Kreis:
3. Ivica Olic 28 Hamburger SV
4. Tranquillo Barnetta 22 Bayer Leverkusen
5. Albert Streit 27 Eintracht Frankfurt
6. Hamit Altintop 25 Bayern München


Blickfeld:


Ashkan Dejagah 21 VfL Wolfsburg
Roberto Hilbert 23 VfB Stuttgart
Szabolcs Huszti 24 Hannover 96

Ribery hakkinda daha ne diyebiliriz ki? Bu muhtesem kadronun kilit ismi, oynatan ve direkt sonuca etki eden isim. En son avrupa kupasi macinda yunan takimini 6 0 yener iken soldan cizgiye kadar inip birbirinin kopyasi dört gol attirdi Luca Toni'ye. Sanirim Almanya'da su an icin en degerli isim ve dunya capinda ismi olan tek futbolcu. aslinda ben yanina diego'yu da eklerim ve hatta diego daha iyidir de derim velakin performans acisindan yanina kimse yaklasamiyor bu sezon. arkasindan gelen isim bochum'un slovak futbolcusu sestak. Simdi bu adam bochum'a geldiginde ismi cismi yoktu, olsa bochum'a gelmezdi zaten. 17 macta kendisini kanitlayan adamdir. 8 gol 7 asist ile oynadi ki muhtesem bir performans sergiledi kanatta. Olic, kanattan ziyade forvete kayan bir görüntüsü vardir ve önemli gollere imza atmistir bu sene. yine Leverkusen'in barnettasi her iki kanati da kullanan, tehlikeli bir oyuncudur, sürpriz gollerin adamidir. Streit oyle oynadi ki schalke ile antlasma noktasindaydi ya da antlasmis olmasi gerek. hamit ise daha yukarida da olabilirdi.. Sezon basinda yedekti, performansi ile ilkonbirin degismez adami oldu. Golcülügü ve kestigi ortalarin getirdigi goller ve ayni zamanda uyum.. o kadronun göze batan isimlerinden olmasi nerden baksan güzel geldi bize. bir de deginmek istedigim futbolcu: Roberto Hilbert. Stutgart'in gecen sene sampiyon olmasinda buyuk payi vardi. Asistleri ile.. Gercekten cok iyi bir takim oyuncusu. Bir bakima Olic ile yer degistirirdim listeyi yapan ben olsaydim eger, ayni sekilde Hannover'in hustzi'si performans olarak daha yukariyi hakediyor..

4 Ocak 2008

2007 Bundesliga Görünümü #3

Defansiv Orta Saha'ya gelirsek.. (dmc)




Weltklasse: -----


Internationale Klasse:

1. Simon Rolfes 25 Bayer Leverkusen
2. Zé Roberto 33 Bayern München
3. Tomas Galasek 34 FC Nürnberg

Im Weiteren Kreis:

4. Jermaine Jones 26 Schalke 04
5. David Jarolim 28 Hamburger SV
6. Daniel Jensen 28 Werder Bremen -
7. Peer Kluge 27 FC Nürnberg
8. Nigel de Jong 23 Hamburger SV
9. Arturo Vidal 20 Bayer Leverkusen

Blickfeld:

Hanno Balitsch 26 Hannover 96
Fabian Ernst 28 Schalke 04
Christian Gentner 22 VfL Wolfsburg
Ivica Grlic 32 MSV Duisburg
Josué 28 VfL Wolfsburg
Pavel Pardo 30 VfB Stuttgart
Massimilian Porcello 27 Karlsruher SC
Tobias Rathgeb 25 Hansa Rostock
Christian Schulz 24 Hannover 96
Tinga 29 Borussia Dortmund
Mark van Bommel 30 Bayern München

Efendim liste uzun. Listen in basinda kim var ? yine Leverkusen'in defansiv orta sahasi Simon Rolfes. Kafasi da oldukca iyidir ve Kicker'in tüm sezonda en iyi notu verdigi oyuncudur. Bu sene cok iyi bir performans gösterdi özellikle uefa maclarinda. Bence de en iyisi budur derim. ze Roberto, aslinda Leverkusen'de ve Bayern'e transfer oldugu dönem sag acik oynuyordu. Brezilya macerasi sonrasi Hitzfeld onu oyun kurmasi icin tekrardan bayern'e getirdi. kanatlarda degil 10 numaranin bir alti pozisyonunda oynuyor. oyunu kuruyor. Bizdeki gibi oyun aslinda ortadan kurulmuyor burada. kanatlardan ve geriden.. Bu yüzden ribery ile beraber takimi yönetendir ve ayni zamanda enerjisi ve kaptigi toplarla defansif acidan da cok iyi katki saglamistir takimina. bir diger siranin sonuncusu Vidal ile baslamak gerek. gercekten iyi bir oyuncu. Sezon basinda direkt takima girmedi, Schneider'in sakatlanmasi sonrasi ilkonbir basladi ve gercekten iyi bir performans gösterdi takim onun zamaninda. Bremen'e gelesiye kadar son dört macini iceride disarida kazanmistir ki yer yer hucuma destek vermesi de ayni sekilde göz ardi edilmemeli. Vidal iyi bir transfer ve yakin zamanda cok iyi bir lige kapagi atacaktir, ballack, voronin gibi.. Jermaine Jones bu sene schalke formasiyla gercekten iyi bir performans ortaya koymustur. Transfer olacagi vakit: ne isi olur bu adamin schalkede sorusu gündemdeydi. Sakatlandi bir ara: Jones olmadan schalke ne yapacak sorusu gündeme geldi. Velakin kisa zamanda kendisini ispat etmistir ve cok iyi bir transfer. Nigel de Jong.. 2000/01 cm'sinin güzel adamlarindandir Jong. O dönem cm'deki yildizlarimi hep hamburg transfer ediyor, basindaki adamin cm oynadigini dusunuyorum. Kompany, van der vaarth.. neyse, gecelim ofansiv orta sahalara..

Ofansiv Orta saha:

Weltklasse: -------

Internationale Klasse:

1. Diego 22 Werder Bremen
2. Rafael van der Vaart 24 Hamburger SV

Im Weiteren Kreis:

3. Thomas Hitzsperger 25 VfB Stuttgart
4. Sergej Barbarez 36 Bayer Leverkusen
5. Tamas Hajnal 26 Karlsruher SC
6. Florian Kringe 25 Borussia Dortmund


Blickfeld:

Zvjezdan Misimovic 25 FC Nürnberg
Marcelinho 32 VfL Wolfsburg
Alexander Meier 24 Eintracht Frankfurt
Ivan Rakitic 19 Schalke 04


Iste burasi tartisilir. Diego "weltklasse" klasmaninda olmasi gerekir mi ? Ribery gibi dünyanin taniyip saygi duydugu bir yildiz mi? ona yakisir bir performansi göstermis midir bu sezon ? Bence evet, ama kicker'e göre hayir. Juventus'un almak icin buyuk caba sarfettigi van der vaart da ayni sekilde tartisilir. velakin her ikisi de takimin bel kemigidir. Tek basina takim gibi.. Ribery'i de kattiginiz zaman aralarina Bundesliga'nin seyir zevkininin citasini bu üclü iki üc basamak yukari cikartiyor. Bir alt klasmanin hemen basinda Stutgart'in ayni sekilde sampiyon olmasinda HIlbert ile beraber en buyuk payin sahibi Thomas Hitzsperger bulunuyor. Ben cok begeniyorum. Misal Gomez onca zaman sakat olmasina ragmen takim gücünden cok fazla bir sey kaybetmedi. Zaten Gomez o bes metrekare golcüsü. Toni gibi, takim oynamazsa yapacagi cok bir sey yok ve bu iki isim de takimi oynatandir. Tamas Hajnal, bu blogda islenmistir, bu bucur adamin öldürücü paslari ile karlsruhe inanilmaz bir performans göstermistir bu sezon. Gecen sene macaristanda yilin futbolcusu secilen hajnal,karlsruhe'yi sirtlamistir. Barbarez ise yine Leverkusen'de daha cok forvetimsi bir yapida oynatiliyor. Iyi bir beyin. 36 yasinda transfer oldu, zira oyunu akliyla oynuyor, Galatasaray'un kilitlemesi gereken oyuncudur. takimi oynatir, akillidir, beyni ile oynar bu yüzden 40'a kadar yolu var Barbarezin. bir transfer daha gerceklestirirse sasirmam pek.. Marcelinho, Berlindeki gibi sazi eline aldi. Trabzonspor 250 bin dolar kar yaptim diye sevinir, ama kaybettigi dolarlari, golleri görmez pek. Ki o takimdan giden avruapda cosuyor, stepanov porto'da, sota ajax'da marcelinho wolfsburgda, fabiano eller atletico'da. Bir seyleri yanlis yapiyorlar ama bakalim ne zaman akillanacaklar.. Rakitic ise lincoln sonrasi geldi ve beklentileri fazlasiyla karsiladi desek yeridir. Mesut Özil ile beraber lincoln'un yoklugunu hissetirmiyorlar.. Meier.. frankfurtun evinde aslan kesilmesinin payi bu adamdadir da. nasil yapiyor bilemiyorum ama her zaman galibiyet golleri hem bu adamin imzasi ile.. Hamburg Frankfurt arasi dört bes kez gidip gelmisligi var ama sonunda oturdu..

30 Aralık 2007

Olga Probst

Ajax 2007 Top 10



Golleri atangiller; Davids (Avrupaya gidip geregini yapip geri gelmis yasli kurt)
Sneijder; Madrid'in yolunu tutmus, Babel Liverpool'un.. Ve diger ikisi de bu sezon sonu gidecekolangillerden: Huntelaar ve Suarez.. Hadi Suarez tamam da Huntelaar nasil kaldi bu sene, anlamis degilim..

Klaus Allofs


Imdi bu adam, Bremen'in menaceri, her bi seyi. Zamanin ünlü/basarili futbolcusuydu simdinin sportif direktörü. Öncelikle sunu netlestirmek gerek: Werder Bremen bundesligada her bakimdan cikista olan bir takimdir. Maddi ve sportif basari acisindan gittikte artan bir basari söz konusu. Bayern'in en buyuk rakibidir. Allofs'un bremen takimi ile anlasip basina gectigi zaman ayni zamanda Thomas Schaaf'in da takima antrenör olarak basladigi zaman; 1999.. Bu basari bu yüzden bu iki isme atfediliyor. Ben misal Schaaf derim, bir baskasi da Allofs'un payi da yenilir yutulur cinsden degil der..

Diyorlar.. ve artik ayrilacagini aciklayan-daha cok yönetime gececektir artik,yoruldum diyor- yillarin basarili ve efsane olmus menaceri Uli Hoeneß'in yerine dusunuyor(du) Bayern Munchen.. Bu vesileyle sportif direktörlerin maaslari konu edildi ve bir liste geldi önüme. Hepsini yazmayayim ama ilk üc su sekildeydi :

Andreas Müller (schalke) 1.5 milyon euro.

Uli Hoeness (Bayern Muenchen) 1 milyon euro. (gülmeyin hemen, maas bu, elbette reklamlari, onlari, bunlari kattiginizda en iyisini bese carpar bir rakam cikar ortaya da maasi bu)

Felix Magath: Bir milyon euro.. bu adam da Wolfsburg'un hem sportif teknik direktörü, hem takimin teknik direktörü hem de bir seyi daha. üc görevi var anlayacaginiz..

Arkasindan gelen 800 bin euro ile Klaus Allofs idi. Simdi 400 bin euroluk bir artis saglanarak 1.2 milyon euroya cikarilmis yillik kazanci. Helali hos olsun, baska türlü bayern tehlikesinden kurtaramazdi kesinlikle..

Ama mesele sudur; Allofs'mudur basarinin anahtari. Kimi transfer ederse etsin, zarar etmemesini ve hatta yüksek bir meblagaya satmasini Allofs'mu sagliyor ? Takimdan kim giderse gitsin güzel futbolun ve sonucu olan basarinin mimari Allofs mudur ? Hoeness basarilidir, 30 yildir var takimda,Bayern'i zirveye tasimis, her bakimdan basarinin sigortasi. Kardesi Hertha Berlin'de sürünüyor, belki abisindan bir sey kapar diye yillardir Berlin gibi bir takima aci cektiriliyor.. Ama Allofs bir Hoeness midir, ya da bir Hoeness daha cikar mi bu ülkeden ?

Mesut Özil


Schalke'nin teklif ettigi seneligi 1,52 milyoin euro olan sözlesmeyi kabul etmemistir. Su anki anlasmasi 2009 yilina kadar, teklif edilen ise 2011 yilinda sona eriyor. Mevcut sözlesmeden iki yil fazla sadece. Söylentilere göre Arsenal ilgileniyormus.. Seneligi bir bucuk milyon eurodan bir sözlesmeyi reddetmesi icin daha iyi bir teklif almis olmasi gerekir. Baska türlü mümkün degil..

Sene basinda 35 bin euro aliyordu aylik. Oynadigi 30 macin ardindan 60 bin euro'ya cikarilmis, bu da yillik, primleri de hesaba kattiginizda 720 bin euro yapar.. Teklif edilen ise bunun iki kati. Bana göre iyi bir teklif almistir ve gidecek.. Ingilizler ve özellikle Wenger'in gözü hep Bundesligadadir. Hleb,Rosicky derken Mesut da olabilir. Bir baska acidan henüz buyuk bir takimda oynayacak durumda degil, pismesi gerekir. o da farkinda ve 2009'da ayrilmayi düsünüyor yüksek ihtimal.. Elbette bonservisi elinde cok daha iyi bir antlasmaya imza atacaktir.. Bu cocuk her bakimdan kendisini, gelecegini cok iyi bir sekilde düsünüp ona göre adimini atiyor, milli takim secimi ve sözlesme konusunda tek kriter; kendi cikari..

Hani ben cok yazdim, eksi sözlükte, cesitli web sitelerinde.. Böye bir cocuk var, cok iyi. Daha 15 yasindaydi ilk seyrettigim zaman.. Eurosport'un yayimladigi Galatasarayin da katildigi Daimler Crysler gencler futbol turnuvasinin yildiziydi su an Ankaraspor'a transfer olmus Tevfik Köse ile beraber.. Cok elestirdik, bu kadar ilgisiz kalinmasini ,milli takimin calisanlarinin takima belki de en buyuk futbolcu akisini sagladigi Bundesligaya olan ilgisizligi illalah dedirtti. Gecenlerde Kicker'e konustular, Mesut,Halil,Hamit,Serdar.. ikisi Türk milli takimini diger ikisi de Alman milli takimini secmislerdi. Alman milli takimini secengiller biraz da ilgisizlikten yakindi ve karar verme asamasinda "yaklasimin" önemli bir rol oynadiginin altini cizdiler..

Ama bugün görüyorum ki cikarlari her seyin üzerinde. Kesinlikle elestirmiyorum sadece anliyorum.. ve isterdim Türk milli takiminda oynamasini. Serdar Tasci ve Mesut Özil. her ikisi de ihtiyaci giderir.. Misal Halil Altintop cok iyi olsa da,Tuncaylardan, Nihatlardan pek sans bulamayacaktir.. Velakin Mesut, su haliyle dahi Emre'nin arkasinda tutulabilirdi. olmadi, kisfmet..

Kalli mi Zafer Koc mu ?

Ugur Meleke'nin Milliyet gazetesinde bugun yazdigi yazinin basligi. Kalli mi Zafer Koc mu ? Arkasindan Sevilla örnegini veriyor, basariyi getiren hocalarin arkasindan gelen hocanin yakaladigi basariyi dile getiriyor velakin bana göre cok önemli bir ayrintiyi es geciyor. Simdi bugün Sevilla'nin basarisini Galatasaray da hemen hemen ayni sekilde gerceklestirmistir Lucescu ile.. Bir baska örnek de Topmöller.. Leverkusen ile Daum muhtesem bir basari elde etmis, takimi kurmus etmis, arkasindan gelen topmöller onun da önüne gecmistir. Ligi son anda kaybetti, öyle ki son üc haftaya alti puan önde girmesine ragmen lig sampiyonlugunu kaybetti, hepimizin bildigi Samiyonlar ligi finalin de keza ayni sekilde. Biraz sansli olsalar idi, her iki kupayi da alabilirlerdi. Berabatov'un zorunluluktan dolayi oynadigi ve toyluk zamanina denk gelmistir son finaller.. Ama bu Topmöller'i basarili bir teknik adam mi yapmistir ? Lucescu da terim döneminden hemen sonra super kupa arti bir üst tura üstelik iki turlu zamanda cikip arkasindan Real Madrid'i yenip basarinin devamini saglamistir velakin sistemi kuran Fatih Terimdir, Leverkusen'de Daum'dur ve Sevillada da Ramos'tur..

Sistemi kurmak önemlidir ve yeniden yapilanma asamasinda genc bir hoca cok da iyi bir fikir degildir, kaldiramaz tüm bu olan biteni, hele ki bizim ülkemizde, bizim spor medyasinda.. Bakalim Ertugrul Saglam ne kadar dayanacaktir .. Bakis acisi cok yanlis degil, Fatih terim sonrasi olsaydi bir ihtimal cok yerinde de olurdu genc bir hoca.. Velakin simdi her seyi sil bastan yapilan bir dönemde cok da olasi basarisizliklarin arkasindan genc ve tecrübesiz bir hoca duramazdi.. mümkün degil. Bu yüzden Kalli dogru secim.

Yine de Meleke'nin su tespiti cok yerindedir. Abdullah Avci'nin ikinci adam olamamasi. Veyahut ikinci adamlik icin teklif edilen diger isimlerin bunu kabul etmemesinin manasizligi. bu adam zaten fazla dayanamayacaktir, her bakimdan...

Kalli cok buyuk sorun degildir, asil sorun Kalli sonrasinin muallak olusu, bunun düsünülmemis olunmasidir.

Steven Defour


Standart Lüttich'de oynuyor. 1988 dogumlu olmasina ragmen takimin kaptani. Gelecek vaat ediyor.. pis burun cok hos bir golü vardir denk geldigim.. Marouane Fellaini ile beraber bu takimin iki is yapar oyuncusu.

Tam bir oyun kurucu degil henüz belki ama gelisebilirligi göz önünde bulunduruldugunda fena degildir. lincoln misali kisa paslarla kurar oyunu,akliyla is yapar.. Fellaini kadar golcü de degil ama ondan daha degerli kiliyor zekasini isin icine katmasi. Ileriye dönük orta saha oyuncusu icin en önemli kriter; oyun zekasi olmalidir ve bu cocukta fazlasiyla var, bakalim ve bekleyelim..

Servet Cetin


Sunu demek istiyorum sadece.. Bu kadar cok elestirildikten sonra tek kelime etmeden futbolunu oynamaya devam eden, kendisini gelistiren bu adama hayranlik duydum.. Hani o kadar cok hata yapip onca elestiri sonrasi küskünlük göstermeden üstelik citayi sürekli yükselterek oynayan bu adama "helal olsun" demek istedim, baska bir sey degil. efendigili ve olgunlugu takdire sayan..

Holosko Transferi ve Besiktas


Aslinda Holosko iyi bir transferdir. Gercekten kaliteli bir oyuncu buna hic suphe yok. Tartisilan kismi ona ödenen para. Besiktasin mali yapisini dikkate aldiginizda belki gercekten zamansiz ve pahali bir transfer olarak addedilebilir. Velakin isin bir baska boyutu milyon eurolar abuk sabuk tazminatlara ödenirken biraz zarar da futbola dair edilsin de denilebilir. Daha iyi bir oyuncu ihtimali var midir ? Ben alti milyon euro'ya iki tane holosko alirdim. Velakin besiktas bu isi beceremiyor, bu yüzden göz önünde olan, kalitesi belli bir yildiza yöneldiler, bir daha risk alacak durumlari yoktu; diatta, higuain'den sonra. gerci higuain iyi midir kötümüdür bilemiyoruz daha. Benim asil gelmek istedigim nokta da burasidir. Takim genel oyun anlayisi. Bremen her yaptigi transfer super, Efendim zamanin Galatasaray'in her yaptigi transfer muhtesem. Capone misal örnektir.. Fenerbahcenin de bugunlerde oynamayan yeni transferi yok. Mesele transferden de öte besiktasin genel oyun anlayisi veya sahadaki performansinin genel görüntüsü. Ilk yarida aslinda sahaya kimi yoksak degisen cok bir sey olmayacaktir. Delgado, gercekten iyi bir oyuncudur, porto karsisinda izlerken dahi bugune kadar bu kadar iceride kalmasina sasirdim. Pek cok macini izledim bu sene Besiktas'in. Hatta Delgado'nun ilk buyuk maci olan Galatasaray macinda gördüm, sahaneydi.. Onu öne cikaracak bir oyun anlayisi yok, genel görüntü futbol adina pek hos degil. Sikici, hani Zidane'i genclestirip takima koysak silinip gidecek.. buna bir cözüm bulmasi gerekir. Bu sorun giderildigi zaman Nobre'si dahi yildiz olup cikar, holosko'su gereksiz olur besiktasin.

Seviyorum ben bu takimi. Iyi oynasin, hep iyi olsun derim, tüm sampiyonlar ligi maclarini ve ayni zamanda ligdeki kimi yakayalabildigim karsilasmalarini izledim. Genel görüntüde sorun var. Izledigim zamanlardaki en buyuk problemi hucum organizasyonu konusunda sorun yasamasi, neredeyse Galatasarayin son uc macindaki görüntüsü gibi, baski kurup tek atak yapamadan maci bitirmelerine sahit oldum.

Kimi zaman tek bir oyuncu takimin kaderini degistirebilebilir, her seyiyle yeni bastan bir takim olma yolunda en önemli adimi olur, itekler.. holosko? beklemek gerek, kaliteli ve begendigim bir oyuncudur bu. pahali tartismalari konusunda "pahali" derim ama kalitesi de ortadadir..

Transfer konusunda bu denli yeteneksiz baska takim var midir bilemiyorum. vazgectikleri defans oyuncusu juventusda harikalar yaratiyor, bir baska acidan diatta kimdir ? Daha önceden de sordum, milyon tane defans oyuncusundan diatta'ya nasil geliyorsunuz, bunu bir anlasam.. BIr imkan olsa da diatta'yi transfer etmeden önce zilyon tane futbolcuyu es gectigi ani ve diattada karar kildiklari anlara görebilsem.. üstelik Sampiyonlar Ligine hazirlaniyorsunuz.. Genc, güzel oyunculara bakip iyi bir satis imkani da önünüzde.. Maddi acidan bu denli kötü durumda iken basari arti maddi gelir saglayacak transfer isine bu denli savruk yaklasmak..

Hani bu takimin seyircisi var, onlar sayesinde sampiyonlar liginde sifir cekmekten kurtuldular..

Velhasil, holosko transferi aslinda bu isi bilemediklerinin ve artik risk alacak durumda olamamalarindan kaynakli atilmis bir adimdir. Beceremiyorlar, Higuain,diatta,cisselerle geliyorlar, baska sanslari yoktu, hayirli olsun efendim.