6 Ekim 2012

Londra çocuğu Podolski



Baba-Oğul


Kai ve Wayne Rooney ikilisi.. Müthiş..

Dünyanın sonu mu geldi ne..


Twitter'da gülmüştük baya.. Breaking news: Downing asist yaptı tivitini görünce..

Ramsey  birilerini öldürmeden gol attı. Downing asist yaptı ve Ronaldo penaltı atmadan hattrik yaptı.  Dünyanın sonu mu geliyor yoksa?

Kola Etkisi


Hannover 28.dakikada Karim Haggui'nin atılmasıyla 10 kişi kaldığı Avrupa Ligi mücadelesinde Levante'yi 2-1 yenmeyi başardı. Devre arası oyunculara kola vermiş. İşin sırrı burada.  Slomka bu kola ayrıntısını doğrularken kafein ve şekerin oyuncuları yeniden güç kazandırması için itekleyici olduğunu söyledi.

E bundan sonra her devre arası iki buçuk litrelik doğum günü kolalarını oyunculara vermek gerekiyor demek ki..

5 Ekim 2012

İlkay-Hart


Dortmund üç puanı fazlasıyla hak etmişti. Çok güzel bir oyun ortaya koydu ve deplasmanda olmasına rağmen rakibinden çok daha iyi pozisyonlar yakalayıp daha iyi oynadı. Lakin Hart'ı geçemedi.  Real Madrid maçında City çok erken havlu atabilirdi, yine Hart engel olmuş ve keyifli bir doksan dakikaya sebebiyet vermişti. Ferguson onu "son 20 yılın en iyi ingiliz kalecisi" olarak tanımlarken üçüncü ligde Shrews Bury'de iken almadığı için pişmanlığının hala sürdüğünü biliyoruz. Helal olsun, muazzam bir performans sergiledi.


Maçın bana göre bir diğer kahramanı ise İlkay Gündoğan. Onu ilk defa 2008 Ocak ayında yazmıştık burada. Lakin önemli ayrıntı ise şu...

Nürnberg'de oynadığı zaman Mehmet Ekici ile beraber göze batıyordu ama o dönem Ekici aslında İlkay'ın da önüne geçmişti. İlkay Gündoğan belki tekniği daha iyiydi ama kırılgan yapısı, dayanaklılığı sorundu. Mehmet Ekici oyunun her iki yönünü de oynayabiliyor oluşu, tekniği, canlılığı daha umut vaad eder durumdaydı. 

Birisi Bremen'e, diğeri Dortmund'a gitti.

Mesele de bu. Dortmund çıkışta olan bir takımdı ve Bremen ise tarihinin belki de en kötü dönemlerinden birisini yaşıyordu.  İlkay ilk yılında sırıttı ve iyi değildi. Lakin zamanla farklılaştı, dönüştü ve Dortmund onu kendi seviyesine çıkardı. City karşısında izlediğiniz İlkay'ın yüzde 65'i kendisi yüzde 35'i Klopp'un eseridir. Çok farklı, başka bir oyuncu peydah olmuş gibiydi. Oyunu bu kadar iyi yönlendiren, pas isabet oranı yüksek ve dayanaklılığı da.. 

Kariyer planlaması yaparken gideceğiniz takımı iyi seçmelisiniz. O takımın geleceğine, yatırımlarına iyi bakıp ona göre bir karar vermelisiniz. Bremen, belki de Mesut Özil'in başına gelmiş en güzel şey ama Mehmet için aynı şeyleri söyleyemiyoruz.. Keza İlkay Dortmund yerine Stuttgart, Hamburg gibi baka takımlara gitmiş olsaydı bugün ismi siliniyordu belki de..

Mourinho'dan Balotelli Hikayesi



;))

Balotelli ile geçirilen iki yıl sonunda 200 sayfalık bir kitap yazabilirim ama bu dram değil "komedi" kitabı olur diyor. Eğlenceli kişiliğine vurgu yapıyor ve bir hikayesini anlatıyor.

"Şampiyonlar Ligi maçı için Kazan'a gitmiştik.. Golcülerimin hepsi sakattı. Milito yok Eto'o yok ve başım dertteydi. Sadece genç Mario Balotelli var. 43 ya da 44. dakikada sarı kart gördü ve devreye girdik.. Devrede 15 dakikanın 14 dakikasını Balotelli'ye ikinci sarı kartını görmemesi adına konuşmakla geçirdik. Sadece Mario ile konuştum..  "Mario seni değiştiremem..  yedekte forvetim yok. Ne olur kart görme. Birisi seni provake ederse, reaksiyon gösterme. Hakem hata yaparsa tepkisiz kal. Kimseye dokunma.. 14 dk konuştum..

..dakika 46.

Kırmızı kart!

Çocukluk Aşkı


Antonella, öğrendik ki Messi'nin çocukluk aşkıymış. Kuzeninin en yakın arkadaşı.. Biz beraber büyük diyor, birbirimizin gelişimine tanıklık ettik, ailelerimiz çok uzun zamandır birbirlerini tanıyor  diyor.  Rosario da başlamış, bugünlerde de devam ediyor.. 

Güzel..

Bir noktadan sonra Messi için büyük bir sorun olur kimin ona neden yaklaştığı, sevgisinin gerçekliği v.s.  Bu yüzden diyor "hiç şüphem yok" zira ilişkinin başlangıcı çocukluk.. Bu dünya starı olmadan önceki zamanlarda..

Çocukluk aşkı önemlidir. Gerçektir bir kere.. Gerçek..