23 Haziran 2011

Halil Altıntop Trabzonspor'da



Bir futbolcu değerlendirmesi yapmak sanılanın aksine çok zordur. Bu konuda iyi olduğumu da düşünmüyorum zira algımız futbolcudan bağımsız koşulların futbolcuyla birleşmesi sonucu oluşan bütünün etkisi altında. Tek başına futbolcuyu koşullardan bağımsız tanımlayabilmek çok zor. Hele kibu birbirlerinden farklı Bundesliga performanslarına sahip Halil Altıntop ise..

Dün gibi hatırlıyorum ben onun Kaiserslautern yıllarını ve orada attığı yirmi Bundesliga golünü.. Bunun üç fazlasını atanı Premiere Lig 30 milyona alıyor bugün.

Schalke ve sonrası ise gol kısırlığı içerisinde geçirdiği yıllar.

Ben Halil'i yıldız bir futbolcu değerlendirmesi içerisinde eleştiririm. Bana göre üst düzey bir futbolcu değildir ama gerekli koşullar oluşturulursa çok fazla işe yarayabilir bu çok başka.

Aslında Halil'in şansızlığı Schalke döneminde Fred Rutten tarafından aynen Rijkaard da olduğu gibi güzel futbol adına denenilen ve başarısız olunan 4-3-3 girişimi döneminde gösterdiği başarıdır. Kenar forvet ve hatta yer yer orta sahalaşan golcü Halil fena olmayan bir performans göstermişti.Oyun zekası sanılanın aksine iyidir ve yine sanılanın aksine tekniği ve futbol becerisi sanıldığı kadar iyi değildir. İkiz kardeşlerin her ikisi de bu futbol dünyasında şu ismi edinmişlerse elbette yeteneği ama daha çok hem saha içerisinde ve aynı zamanda dışında akıllı hareket ediyor olmaları nedeniyledir.

Schalke'de Rutten dönemi takımı çöküşe geçse de Halil iyi bir performans göstermişti. Gol atamamıştır belki ama geride ortalamayı aşacak şekilde takımına hizmet verip çok yönlülüğünü bundesligaya tanıtabildi. O dönemin Schalkesinden iyi oynamasına rağmen başarısı takımın kötü performansından dolayı anlaşılamayan Ernst'i alan Beşiktaş şampiyon olduğu ayrıntısı burada da biraz geçerlidir. Halil forvet kimliğine rağmen orta saha ve dış forvet olarak yararlı olsa da sıradan futbolcunun çok ilerisine gidemedi.

Magath yönetiminde ise daha çok saha dışında yeterli mücadeleyi vermediği için şans bulamamış ve aylıkları kısma politikası içerisinde yüksek ücreti nedeniyle üzeri çizilen ilk isimlerden birisi olmuştur yeteri kadar şans bulamadan.. Takım Rutten sonrası Magath ile puanlar alsa da ofansif kimlikten oldukça uzakbir futbol ortamının içerisinde kaldı.

Skibbe döneminde ise kiralık olarak oynadığı zaman iyi işler yaptı ve fakat sonrasında değil merkez forvet dış forvet dahi olamadı. Bildiğin net bir orta saha olarak takımda görev yaptı. Hiddink'in çok önemli hatası kale önünden çok uzakta olan bir adamı Almanya gibi çok az pozisyon yakalayabileceğiniz bir takımın karşısına Halil'i merkez forvet olarak yerleştirmesidir.

Frankfurt aslında dengesiz bir kadroya sahipti. Ofansif oyuncuları yok denecek kadar azdı. Her iki kenarda da Kohler ve Ochs gibi gerçek mevkisi bek olan oyuncular oynaması bir yana orta sahada da aynı şekilde defansif orta sahalar.. Dolayısla gol atılamadığı gibi ofansif oyun anlayışı da ancak Gekas'a yarıyordu. Bir başka açıdan Bülent Uygun'un oyun anlayışının bir benzeriydi. Eskişehirspor eğer bizim yakından tanıdığımız Bülent Uygun takımı olacaksa hali hazırda Halil doğru bir transfer de olmazdı. Bu hem Eskişehir'e hem de Halil'e yazık etmek demektir zira benzerini Frankfurt'da yaşadı zaten.. Bir ihtimal Frankfurt'un Gekas'ı gibi bir role bürünebilirdi Eskişehir'de ama bunun oranı çok fazla değildi.

Bugün..

Halil merkez forvete çekilmeli ve golü tekrardan hatırlamalıdır. Sürekli atak oynayacak bir takımda olmalıdır. Elbette kenar forvet ya da ofansif orta saha olarak da iş yapabilir amma velakin yıldız performansını ise sadece ve sadece kalenin önünde gerçekleştirebilir. Çok yönlü olması avantaj olsa da kariyerini zedelemiştir aslında bu özelliği. Çok iyi tanındığını düşündüğüm için oyuncunun özelliklerine girmiyorum ama kabaca sanılanın aksine abartılan yeteneği olduğu gibi oyun zekası ortalamanın üzerindedir. Altıntop kardeşler Bundesligada yeteneklerinden ziyade akıllı oyunlarıyla kariyer edinmişlerdir işin özeti.

Burak'ın tersi burada işleme sokulmalı. Halil'i kenarlardan orta sahadan alıp bir kaç hafta inanılmaz golleri kaçırmasına izin verilerek gerçek mevkisine oturtulmalıdır. Sürekli forvet oynadığı vakit en azından 'bu açıdan' Umut Bulut'dan daha yararlı olacağını söyleyebilirim. Freiburg'un Cisse'si gibi oynadığı takımın kimliğine ve oynadığı mevkiye göre çok farklı performansların adamıdır.Potansiyel söz konusu ve burada önemli ayrıntı Şenol Güneş'in onu nasıl kullanacağıdır. Tavsiyem yıldız muamelesi yapılmadan çok yönlülüğü ve bir dönem gösterdiği üstün golcülük performansı ile takıma pek çok konuda yararlı olabilecek bir oyuncunun geldiğinin bilincinde olunmasıdır. Umarım Trabzonspor'a hayırlı olur..

Hiç yorum yok: