25 Aralık 2014

Hazırlık Maçı Şikesi




Son dönemin gündem maddesi olan Almanların kendi stajer hakemlerini gelişim için Türkiye’deki hazırlık maçlarına göndermesi ve sonrasında gelişen olayların içeriğini ben size anlatayım zira geçtiğimiz sezon bunun haberini yaptığım için az biraz daha bilgiliyim.

Tüm bu olaylara sebebiyet veren Rubin Kazan’ın 19 ve 25 ocak 2014 tarihlerinde Alman ikinci lig takımları olan Paderborn ve Dynamo Dresden ile yaptıkları maçlarda yaşanılanlardır. İki maçı da bir Şampiyonlar Ligi takımı olan favori Rubin Kazan kaybeder ve fakat kurgu basit bir taraf bahsinden çok daha fazlasıdır.

İkinci maç 25 Ocak 2014’de Paderborn ile Rubin Kazan arasında oynanır.

Maç Belek hazırlık kampında bir otelin tesisinde gerçekleşir. Ücra bir yerde tuhaf ayrıntılarla bezenmiş bir maç öncesi programı Almanları huzursuz yapar. Rubin güçlü olan taraf ve maçın favorisidir. Paderborn ise sürpriz takım.  Rubin Kazan takımı maçın ilk yarısında golü atan taraf olur. Devreye 1-0 Ruslar önde girer. İkinci yarı ise Paderborn iyi olan taraf olur ve beraberliği yakalar. 85 dakika aslında olağan bir maç seyrinde gelişir her şey ve fakat sonra iş çığrığından çıkar. 

Maçın 92. Dakikasında iki oyuncu hava topuna çıkar ve hakem anlamsız bir şekilde Paderborn lehine penaltı verir.Bu yorum takımı lehine penaltı çalınmasına rağmen Paderborn menajerine aittir.  Almanlar golü uzatma dakikasında penaltıdan atarak 2-1 kazanır. Rubin Kazan’ı hem Dresden hem de Paderborn kısa aralıklarla yapılan maçlarda yener ve fakat bu pek çok şüpheyi de beraberinde getirir.

Paderborn menajeri Michael Born ortada garip şeylerin döndüğünün farkına varır ve  Almanya Kulüpler Birliği CEO’su Dirk Meyer-Bosse’yi şüphesi konusunda bilgilendirir ve o da Bochum savcılığına bu bilgiyi aktarır. Bochum’daki o ünlü bahis şikesi savcısı Friedhelm Althans da gerekli araştırmayı yaptıktan sonra UEFA’yı bilgilendirir zira bu maça 85.dakikadan sonra Padeborn’ün gol atacağına devasa bir para yatırılmış olup aynı zamanda ilk yarı Rubin ikinci yarı Paderborn kazanıra da ciddi miktarda para yatırılmıştır.

Canlı bahiste devasa bir miktar “Paderborn” gol atara yatırım yapılmasının ardından 4 dakika sonra garip penaltı kararı ve golü atan takım Paderborn’u rahatsız eder.

O dönem Spiegel’den Bild’e kadar bu her yerde haber olmuştur zaten..


Şubat 2014’de Sportbild bu olayı detaylı bir şekilde inceler. Hakemleri mercek altına alır ve fark eder ki maç yöneten hakem en fazla gençler takımını yönetebilecek seviyede olan isimlerdir.

Geçen sezon Şubat ayında bu ve benzeri durumların önüne geçilmesi için Almanya kendi hakemlerini devre arası kamplarına göndereceğine dair Sport Bild haber yaptı. BU haftaki haberin içerisinde de geçen seneki haberi koydu. Bunun da nedeni uluslararası şike mafyası Türkiye’de kirli işler çeviriyor ve Türkiye Federasyonu da isimsiz, klasmansız hakemleri bu maçlara vererek bu mafyanın işine kolaylık sağlıyor. Bu maçta Paderborn gol atar bahsine en çok yatırım Slovenya’da yapılmış. Rubin Kazan’ın Dresden’e kaybettiği ilk maça kadrosunda olmayan 8 isimsiz oyuncuya yer vermesi ve ikinci şike maçında da ismi geçmesi soruşturma açılmasına yetti.

Gerçek budur.

Fakat Almanlar hakem gönderme işini ise başka bir kılıfa sokarak denediler. Üçüncü lig maçlarını yöneten genç hakemlerin Türkiye’de maç yöneterek gelişmesi için Türkiye Federasyonuna başvurdu. Sportbild’in sadece yazı kurgusunda farklılık yaparak farklı şekilde sunmasıyla Türkiye Futbol Federasyonu’nun desteklediği diye sunduğu aslında budur. Alman genç hakemlerinin Türkiye hazırlık maçlarında gelişmesi için görev alması.

Lakin Almanların amacı bu değildir. Geçen seneden bu yana Antalya’daki hazırlık maçlarında yaşanan şike olayının önüne geçmektir. Bunu iki şekilde yapabilirlerdi

1-     Türkiye Futbol Federasyonu’na bu maçların hakem tayininde farklılık gözeterek klasman hakemlerini atamasını istemek
2-     Kendi hakemlerini kendi takımlarının maçlarına yollamak.

İkinci şıkkı işaret ederken bunu elbette “Sizin hakemler şike yapıyor” diyerek değil de bizim genç hakemlerin gelişmesi için sizin orada maç yönetsin şeklinde yaptı.


Sportbild’in bu hafta yayınlanan sayısındaki konuya ilişkin haberde Türkiye Futbol Federasyonu destekliyor cümlesi geçse de bir önceki paragrafta yer alan “Genç hakemleri geliştirmek için hazırlık maçlarına gönderiyor” içeriğine ilişkin bir yorum olarak da algılanabileceği için kınama ya da özür beklemek çok anlamsız. TFF desteği Alman genç hakemlere vermiştir de yazı kurgusunda sportbild bunu hazırlık maçlarındaki şikenin önlenmesi algısını yaratacak şekilde oynama yapmıştır.


Öte yandan ben bu haberi yaptığım zaman hakem isimlerini de vermiştim. Onlardan bazıları Bahadır Bulut, Derya Çetintaş gibi isimler olmuştu. Bu hakemler TFF sitesinde İl Hakemi olarak geçiyor. Araştırmaya buradan başlamakta fayda vardır.

Keza Bahadır Bulut'un 2-2'lik inanılmaz bir penaltı performansı gösterdiği Bielefeld-İnter Bakir maçı da aynı şekilde soruşturma altına alıntı.

Edit: Sonrasında yaptığım araştırma sonucu bu hakemler bu maçlarda izinsiz bir şekilde görev almış ve bunun cezası da 15 gün hak mahrumiyeti olmuş!!

Daha sonra bu hakemler hakkında TFF'nin sitesinde şu ceza haberi sanırım her şeyi anlatıyor:
4 Nisan 2014'de..

 Amatör Futbol Disiplin Kurulu'nun 03.04.2014 Tarih ve 90 Sayılı Toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirtilmiştir.

4- Derya ÇETİNTAŞ (İl hakemi) 25.01.2014 tarihinde oynanan SC Paderborn-FC Rubin Kazan ve DSC Arminia Bielefeld-İnter Bakir özel müsabakasında, izinsiz müsabakada görev almak suretiyle talimatlara aykırı davranışta bulunmaktan 15 gün hak mahrumiyeti cezası verilmesine, (tedbir tarihi : 17.03.2014)

5- Bahadır BULUT (İl hakemi) 25.01.2014 tarihinde oynanan SC Paderborn-FC Rubin Kazan ve DSC Arminia Bielefeld-İnter Bakir özel müsabakasında, izinsiz müsabakada görev almak suretiyle talimatlara aykırı davranışta bulunmaktan 15 gün hak mahrumiyeti cezası verilmesine, (tedbir tarihi : 17.03.2014)

1 yorum:

B dedi ki...

Bu konuyu çok merak etmiştim, basında sport bild'in haberi çıktı fakat içerik yoktu. Bilgi için çok teşekkür ediyorum kendi adıma, saygılar sunuyorum efendim.

Bu arada, Hamza Hamzaoğlu'yla gerçekleştirdiğiniz röportaj için de, Anıl Taşdemir'in kadro dışı bırakılması hususunu buradan size aktarmıştım, siz de bizim sorularımızı sormuştunuz, o soru da vardı. O gün Anıl Akhisar için bir kayıp gibi gözüküyordu belki ama Anıl'ın kadro dışı kalması hem Bilal Kısa'nın bugüne gelmesine hem de Hamza Hamzaoğlu'nun Galatasaray'a gitmesine yol açtı demek sanırım yanlış olmaz. Bilmiyorum neden anlattım:)