8 Eylül 2010
Schalke'nin Rijkaard Dönemi.!
Bu yazı BirGün gazetesi için yazılmıştır. Düzeltilmemiş hali ve üzerine bir kaç ekleme de olmuştur.
2006/07 sezonundan başlamak gerek hikayeyi anlatmaya. Schalke’nin dönem itibari ile en etkili oyuncusu olan Lincoln bitime haftalar kala gereksiz gördüğü kırmızı kart nedeniyle beş maçlık bir ceza almasaydı takımın elli yıllık hayali olan şampiyonluğa kavuşma ihtimali bir hayli fazlaydı.Bremen mi Schalke mi derken sürpriz bir şekilde Armin Veh’in başında olduğu ve Beşiktaş’ın transfer ettiği Hilbert’in müthiş bir performans gösterdiği Stuttgart takımı Schalke’nin iki puan önünde ipi gögüsledi.
2007 yılında Schalke takımının teknik direktörü Mirko Slomka idi. Gerek ligde gerekse de sonrasında katıldığı Şampiyonlar Liginde oldukça başarılı maçlar çıkartmasına rağmen daha çok göreve yardımcı antrenörlükten geçiş yapmasından dolayı yeterli karizması bulunmadığı için 2008 yılında Slomka’nın işine son verildi. Eğer sonrasında gelen Hollandalı hocanın o kısa dönemini Rijkaard ile özdeşleştireceksek Slomka’nın buradaki karşılığı da şüphesiz Michael Skibbe oluyor.
Mirko Slomka , Almanyanın en saygın hocalarından olup bugün Hoffenheim klubünün başında olan Ralf Rangnick’in Schalke klubünde yardımcısı olarak işe başladı. Rangnick ile yollar ayrıldığında yardımcı antrenörlükten teknik direktörlüğe geçiş yaptı ve başta da söylediğimiz gibi Şampiyonlar Liginde çeyrek final görüp Barcelona karşısında elenirken şampiyonluğu da son maçlarda daha çok beş maçlık ceza alan Lincoln nedeniyle Stuttgart’a kaptırdı. 2006 ile 2008 yılları arasında maç başına 1.8 puan ortalaması ile Ottmar Hitzfeld’den sonra Bundesliganın en başarılı hocası olmasına rağmen Andreas Müller’in futbol açısından bir gelişme olmadığı ve olamayacağı yönündeki düşüncesi nedeniyle görevine son verildi.
Bu başarılı hocanın gönderilmesi ve arkasından Twente ile çıkış yapmış Hiddink öğrencisi Fred Rutten’in göreve gelmesi sadece günü kurtarmak değil futbolda yeni açılımların da başlangıcı olarak lanse edildi. Özellikle üzerinde durulan 'güzel futbol' idi. Uzun süre PSV’de Hiddink’in yardımcısı olan ve 4-3-3 fanatiği olarak tanınan Fred Rutten 2008/09 sezonuna Schalke takımında teknik direktör olarak göreve başladı. 1.Bundesligadaki tüm takımlarının aksine bir süre sonra Schalke 4-3-3 ile tanıştı. Bakın Hollandalı hoca ve 4-3-3 sonrası o dönem burada nasıl tartışmalar oldu ve neler yaşandı ?
4-3-3 ve Hollanda ekolünün bu takıma ne kadar uygun olup olmadığı masaya yatırıldı. Orta sahanın üç has oyuncusunun yeteri kadar yaratıcı olamadığının üzerinde duruldu. O dönem takımda olan Fabian Ernst belki de ilk defa bu kadar sert bir şekilde “İki yönlü oyuncu” ya da modern orta saha olmadığı için eleştirildi. 2008 Hollanda Milli takımında 4-2-3-1 içerisinde gösterdiği performans sonrası yıldızlaşan Engelaar yılın en kötü transferleri listesinde bir numaraya yerleşti. Engelaar-Jones-Ernst üçlüsü hedef tahtasına oturtuldu. Yaratıcı oyuncu olarak Lincoln eksikliği ya da modern orta saha konusu bu orta üçlünün içerisinde olan Jermaine Jones tarafından Kicker dergsine verilen iki tam sayfa röportaj içerisinde ve pek çok yerde sıklıkla dile getirildi. Fred Rutten oyuncularının bu sisteme yabancılık çektiğini sık sık vurguladı. Forvet oyuncusu Halil Altıntop dahi o dönemde bu orta üçlünün içerisinde çaresizlikten sıklıkla yer almak durumunda kaldı. Sezona Schalke’nin en pahalı transferi olan Farfan gibi oyuncuların katılımı ile başlanmasına rağmen elde edilen performanslar beklentinin çok çok aşağısında yer aldı.
(A.Müller pes et artık. Sen kaybettin)
Bugün Adnan Sezgin eleştirilerinin çok daha ağırını Schalke taraftarı o dönemde kendi sportif direktörleri olan Andreas Müller’e sonuçtan bağımsız her maç öncesi ve sonrası dile getirdi. Öyle oldu ki bu yaşanılan kaos içerisinde her zaman olduğu gibi teknik direktör değil de taraftarın tepkisi sonrası sportif direktör Andreas Müller ilk olarak ayrılmak durumunda kaldı. Başarısız sonuçlara rağmen uzunca bir süre yeni bir futbol açılımından ve skordan bağımsız gelişmelerden dem vuruldu. Sonuçlar o kadar kötüydü ki Müller sonrası Rutten de sezonun sonunu göremedi. Schalke belki başarısız bir futbol denemesi sonrası bir yılını kaybetti ama o dönemde tartışmaya açılan klubün yapısal sorunları nedeniyle sadece sportif başarıyı gerçekleştirmesi için değil aynı zamanda sportif direktör ve klubü doğru bir şekilde yapılandırması adına her türlü göreve el atması için çok büyük uğraşlar verilerek Felix Magath takımın başına getirildi.
Schalke’nin yardımcı antrenör etiketinden bir türlü kurtulamayıp başarılı olmasına rağmen takımdan kovulan Slomka geçen sene Enke’nin intiharı sonrası kendisine bir türlü gelemeyen ve tepe taklak ikinci Bundesligaya doğru yuvarlanan Hannover’in başına geçti. Hannover kümede Slomka ile beraber kaldı ve bu sezona önce evinde Skibbe’nin Frankfurt’unu ve sonrasında da kovulduğu klubü Gelsenkirchen’de yenerek iki haftada iki galibiyet alarak müthiş bir başlangıç yaptı.
Galatasaray’ın gönderdiği Michael Skibbe ise Frankfurt takımı ile anlaştı. Beklenti Frankfurt’ın 1.Bundesligada kalması iken cok az bir farkla Avrupa Kupalarına kıl payı katılma hakkını kaçırdı.
Nihayetinde Hollanda Ekolünün bugün dahi bir devrimsel açılımı mevcut ve bu bazen futbol olur bazen de yönetim..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
gerçekten son cümleye kadar sorunsuz, hatasız bir yazı ancak, sonuç bölümü keşke daha vurucu olsaydı dedirtiyor. iyi bayramlar
Yorum Gönder