30 Ocak 2011
" Kalite " Sorunu.!
Tüm yorumcular bir noktada birleştiler Bursaspor maçı sonrası. Galatasaray'ın kadrosunun kalite sorunu varmış..
Diyorlar ki Galatasaray'ın kaleci sorunu var.
Napoli bugün maç eksiği ile Serie A'da üçüncü.. Bugün galip gelirse ikinci olacak ve her maçında forma giymiş italya gibi dev bir futbol ülkesinin milli futbolcusu da olmuş Morgan de Santchis hala orada sorunsuz bir şekilde forma giyiyor. Biz ise
..beğenmedik, gönderdik..
oyun açan, pasör defans oyuncusu yokmuş..
Meira topu fazla yaptığından onu defansif orta saha olarak da kullandık ama onun Türkçe öğrenme hevesi kadar diğerlerinin de ona bir yaklaşım çabası olmadığından stopersiz kalmayı göze alacak şekilde
gönderdik ... Kewell'ı arkasından stoper oynattık üzerine.
Belki de en kötüsü: Kaliteli topçu yok muhabbeti..
Lincoln ? Elano ? Keita ? Jo ? Giovanni ?
Daha da kötüsü hala elimizde olan
Misimovic.. ?
Hep aynı soruyu soruyoruz biz.. Servet'in, Ayhan'ın, Barış Özbek'in, Mustafa Sarp'ın, Aydın'ın, Gökhan Zan'ın ve diğerlerinin yıllardır sorunsuz bir şekilde yaşayabildiği yerde tek başına maç koparan Keita'nın, onlarca asist, güzel paslar,hareketler ile ortamı şenlendiren Lincoln'un sekiz maç bile dayanamadığımız Misimovic'in, Barış-Ayhan-Sarp'dan daha iyi pasör olan stoper Meira'ların neden yaşayamadığıdır ?
Bugün gelinen nokta sonuçtur. Diğerleri bir şekilde lanetlenerek kovulurken bugünkü kadronun yerlileri nasıl hayatta kalıyorlar ?
UEFA kupası ve Dünya üçüncülüğü sonrası bir başka olan Galatasaray yerlilerinin kendilerine yeteri kadar değer verilmediği üzerine geliştirdiği politika sonrası oluşan yerli kültürünün olağan sonucudur. Ezik muhabbetinin bir numaralı nesnesi de yabancılardır. Hakan Şükür,Guccuk Hakan,Hasan Şaş ve onların Bülent Korkmaz ile restorantlarda buluştuğu diğerleri..
Bülent Korkmaz'ın teknik adam olduğu dönemi daha ayrıntılı anlatabilseydim aslında tam anlamıyla bir darbeden dahi bahsedebilirdik zamanıdna Breitner-Rummenigge ve Hoeness'in yaptığı gibi.. Elbette sonuçları biraz farklı. Bayern şaha kalkar iken bizim yerliler lig sonuncusuna yenilir, evinde on kişi kalmış Eskişehir'e filan diye giden bir hüzünlü devrim masalı.
Kalite dediğin senin yetenek yahu.. Yetenek özel oyuncuda vardır. Özel oyuncu da özel ilgi-alaka bekler ama onlara sıra gelir mi ki ? Yeterince şereflendiremediğimiz UEFA kadrosu ve onların yakın ilişkide olduğu bu grubun daha ezik muhabbetini dinleyeceğiz..
Hagi en güzelini yaptı. Lincoln'dan daha fazla bonservis ödedi ama kimsenin özel ilgi alaka göstermeyeceği Stancu'yu aldı. Culio'yu, yerlilere hemen karışabilecek, saygıda kusur etmeyecek Yekta'yı aldı.. Misimovic'i gönderdi.
Burasının havasında bunlar ancak ayakta kalabiliyor dedi bir bakıma.. Öyle veya böyle sonu baştan belli mutsuzlukların önüne geçti. Galatasaray seneye de Avrupa'da olmaz ve daha biz iki yıl daha lig muhabbetine ortalama performansla idare eder dururuz.. Mesele zaten kulubün başarısı değil kendilerine yapılan muamele, haksızlıklar.. ay ben ne çektim, cebimden para verdim, Topal'ın parası verilmedi, x şu kadarı paraya oynuyor. Sanırsın GS dışında ona bu paranın elli birini verecek kulup var anasını satayım..
Dikkat ederseniz o muazzam başarının koşulları çarpık bir şekilde yine ve yeniden kendisini sürekli var ediyor. Bülent Korkmaz, Hagi diye devam ediyor. 40 yaşındaki Hakan Şükür'ü bile yeniden.. siz düşünün gerisini..
Hagi buraya gelmedi, oluşan koşullar onu getirdi. B.Korkmaz Lincoln'u, Hagi Misimovic'i keseceği için geldi. Bu eylemlerin adamlarını koşullar istiyor. Mücadele, hırs takım ruhu diye diye gelinen nokta burasıdır. TT Arena'nın bir şampiyonlar ligi maçı görmesi için beklemesi gereken minumum süre ne kadardır biliyor muyuz ?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
5 yorum:
sevgili orhan,
yazdıkların kelimesi kelimesine doğru,birde şunu eklemek lazım bu sezon bariz hakem hataları niye bize denk geldi,bu ayrı bir araştırma ve yazı konusu,zaten özgüveni eksik asları eksik olan takım,bariz hakem hatalarını nasıl kaldırsın,bu sene yenilen gollerin analizi yapılsa tablo ortaya çıkar..saygılarımla
Levent Batanay
orhan abi,bursaspor maçında arda,pino,baros,cana,neill olmak üzere 5 tane direk olarak ilk 11 e girecek oyuncularından yoksundu galatasaray,bunların yerine oynayan(emreç.,yekta,kazım,ayhan,hakanb.) oynadı. bunları neden kimse görmüyorda her mağlubiyette suç teknik direktöre atılıyor.asıl suçluları göremiyoruz?galatasaray adını bu kadar düşüren bir tek kişi varsa oda adnan polat ve yönetimidir...
de santics
sabri---neill---servet---balta
cana---topal
keita-----lincoln----arda
baros
skibbe böyle bir kadroyu uçurabilirdi...
bss: Mesele bursaspor maçı değil ki.. 11 lig maçında 8 gol atılmış ki 3'ü kasımpaşa'ya. Toplamda bir kalite sorunu olduğu yönünde. Baros'un bundan sonra ne vereceği sorun.. Kewell zaten gönderilecek.. Arda'da gelse bu sorun devam edecek gibi duruyor. Toplamda "kalite" sorunundan bahsediyorlar.
Bunun dışında bu şekilde olmak zorunda, bunu da kabul ediyorum.
izlediğimiz en son şampiyonlar ligi maçının 2006 aralığında olması, ve bir sonrakinin 2011 eylülünde olma ihtimali de çok düşük.
sami yen'de en son oynanan şampiyonlar ligi maçı da 2003 yılındaydı. bu gidişle 2012ye kadar zor görür arena.
barış, sarp,ayhan,zan bunların olduğu yerde keita misimovic hiç mi bir şey yapamazdı o kadar mı kötü oyuncular bunlar. neyse
yahu isterse 11 as oyuncusundan yoksun olsun takım yinede bi şey oynamaya çalışır, bi sistemi olur. yapamaz belki ama o sistem içinde hareket etmeye çalışır. Bakıyorum takıma ne oynadığı belli değil. Herkes ayrı bi alemde. Ufuk hata yapması normal çünkü adamın görevi kalecilikten çıkmış görevi geri atılan topları ileri savurmak olmuş tek işlevi bu. Hagi reistir laf söyletmeyiz tamamda teknik direktörlükten anlamıyo hagi. Başkan başkanlığın gerektirdiklerini yapamıyo, oyuncular yapamıyo. Böyle bir ortamda kaostan başka bişey olmaz, zaten Galatasaray'da kaos futbol oynuyor. Düzeleceği günlerde hiç yakın gözükmüyor. Vallahi yazık..
Yorum Gönder