22 Mart 2011

Topal ve Helalliği.!



Haberturk'de okudum haberi.. Buraya almadığım Topal'ın dile getirdiği kimi sorunları ve Misimovic'e bakış açısını da okumanızı tavsiye ederim.

"Kendimle ilgili konuya gelince, açıkçası ben kulübe karşı hep dürüst davrandım, ancak ayrılmadan önce en azından bir 'HELALLİK' beklerdim. Bunu dillendirmedim, ama beklerdim."

O HELALLİK'i açıklıyor.

"Helallik dediğim, son 1 yıldaki alacağımı kastediyorum. Çünkü Valencia'dan teklif geldikten sonra ayrılmama izin vermek için tek şartın alacaklarımdan vazgeçmem olduğunu söylediler. Başka türlü izin vermeyeceklerdi. Düşünün Valencia'dan zaten bonservis bedeli alıyorlar, ama o da yetmiyor. Ayrıca alacağımdan da vazgeçmemi istiyorlar.

Mecburen vazgeçmek zorunda kaldım, çünkü zaten Valencia beni 2 yıldır takip ediyordu ve bu transferin artık uzamaması lazımdı. Düşünün zaten paranızı almak için 1 yıl bekliyorsunuz, sonra da yurt dışına transferinize izin vermek için sizi zamanında alamadığınız ve 1 yıldır beklediğiniz ve hak ettiğiniz paranızdan vazgeçmek zorunda bırakıyorlar. Helallikten kastım bu."


Özellikle Hakan Şükür sürekli buradan yola çıkıp yönetimi suçluyor ki kısmen haklıdır. Ama burada durmuyor, yerli-yabancı ayrımına doğru işi başka yöne götürüyor. Oysa bu yönetimin futbolcu yönetimi her anlamda felaket. Elano da vazgeçmek durumunda kaldı ya da Misimovic de bir ihtimal yönetimin kendi çıkarı adına oldukça zor bir durumun ortasında kaldı. Örnekleri çoktur aslında.. İşini bilmeyen bir futbolcunun yapacağı sözleşme yeteri kadar sert değilse bizim yönetim o açığı sonuna kadar kullanır.. Durum bugün bu. Yabancılarla olan fark da sözleşmelerden kaynaklanıyor. Bir yerli oyuncu teklifi görür görmez balıklama atlıyor ve fakat sonunda isim yapıp belirli bir yere gelince o isimsiz iken yaptığı sözleşmenin bedelini ödüyor. Yerlilere tavsiyem ne olur ne olmaz diyerek adam gibi bir sözleşme yapmalarıdır. O sözleşme olursa bir "yabancı" gibi istekleriniz yerine getirilir..

İnsan yönetimi konusunda bu kadar beceriksiz bir yönetim daha gelebilir mi bilmiyorum. Güzel karaktere sahip Mehmet Topal burada haksızlığa uğrasa da o bu şekilde olduğu vakit her zaman kazanacaktır. Ama burada ama başka bir yerde.

7 yorum:

simonshouts.blogspot.com dedi ki...

Roportajin okuyucuya ne kadar dogru iletildigi tartisilir.

http://www.cnnturk.com/2011/spor/futbol/03/22/galatasaray.hakkinda.kotu.soz.soylemem/610756.0/

bu linkte Mehmet Topal alacaklariyla ilgili bir yakinmada bulunmadagini soyluyor. Yakinsa haklidir o ayri ama Mehmet Topal a yakisan yine de bu ikinci aciklamadir, derim ben.

Borges dedi ki...

İlginç. Çok nadir memleketin haber kaynaklanırını kullanıp yorum yaparım ve bir kere yapasım geldi o da doğru mu yanlış mı diye düşümeceğiz. Burasının basını bir adam olsa futbolu da adam olur halkı da..

Ne diyim, hangisi doğru hangisi yanlış ? E bir satır kelime de değil ki..tonla satır yalan mı uydurulmuş mudur nedir ? Erhan Telli'nin olduğu yerden ben şahsen korkarım..

simonshouts.blogspot.com dedi ki...

icine limon sikmis gibi oldu ama anlatmak istedigin gayet acik zaten, kusura bakma..

Junior dedi ki...

Ben çok benzer bir açıklamayı daha ilk gittiği zamanlar da okumuştum, ancak hatırladığım rakam 1 senelik alacak diye geçmiyordu, XXX bin civarı bir rakamdı diye hatırlıyorum. Yine Mehmet ile yapılan (en azından öyle söylenen) bir röportajdandı. Yani ya komple uydurmaca ya da komple gerçek (bence bu daha mümkün :))

Sinan Yılmaz dedi ki...

Abi bugün ya Anadolu Ajansından ya da Doğan Haber Ajansından bu röportaj bire bir geldi ben de sitede kullandım. HaberTürk her zamanki gibi röportajı okunur hale getirmek adına resmen haysiyetsizlik, şerefsizlik yapmış. Bu sözleri yazmam kolay kolay bu camianın içinde olduğum için ama bu kadarına da pek. Topal röportajda bambaşka şeyler söylüyor. Tamamen başka konuşuyor.

Ama bu şerefsizler haberi tamamen terse çevirip sunuyorlar başka diyecek lafım yok.

İşte Topal'ın söylediklerinin ham hali

"Galatasaray Spor Kulübü'ne dair olumsuz tek bir söz söylemem, söylemedim, söylemeyeceğim. Sürekli mevzu olan Galatasaray'dan alacağım da şahsım tarafından kulübe hibe edilmiştir. Zor günler geçiren Galatasarayımıza eski sporcularla yıpratma politikası güdmekteler ve bu politikanın içinde olmayacağım. Daima Galatasaray'ın iyi olması için dua edecek ve üzerime düşen bir şey olursa seve seve yapacağım. Bunun dışında benim ağzımdan çıktığı lanse edilen hiçbir habere, özellikle Galatasaray camiası ve futbolseverlerin itimat etmemesi en büyük ricamdır."

Borges dedi ki...

Extensor: Önce doğru bilgi için sağolasın.

Yalnız Mehmet Topal isyanını basına değil Hakan Şükür'e yapıyor. Hakan Şükür de istisnasız her hafta bu konuyu gündeme getirdi. Mehmet alacaklarını alamadan gitti, geç ödendi v.s.

Sonuç itibari ile basının röportajı çevirmesi ayrı bir durum ki orada Erhan Telli adında çok tuhaf bir adam çalışıyor, ayrı bir konu.

Ama Topal'ın alacaklarını bırakmak durumunda kalması da bambaşka.

Bu karakterde olan bir adam bence de bunları bu şekilde dile getirmez derim ben.

Sinan Yılmaz dedi ki...

Borges: Aynen öyle... Asıl sitem Hakan Şükür'e... Ben haberi "Onlara Uymayacağım" başlığıyla verdim.
Dediğin gibi orada haysiyet şeref yoksunu bir adam çalışıyor.

Topal'ın parası kalmıştı, bu vizyonsuzluktur, acizliktir başka konu. Topal'ın söylediklerinin böyle çarpıtılması başka konu. Hayatta en iğrendiğim şey sanırım iftira... O yüzden aşırı tepki koyuyorum.