16 Haziran 2011

Adnan Polat'ın açıklamaları..



Futbolun biraz dışına çıkalım ki derdimi anlatabileyim.

Ben Adnan Polat'ı severdim. Galatasaray'a başkan olmadan çok önce de severdim. Alevi Partisi kuracağım dediği günleri de bilirim Belediye başkanlığına CHP'den aday olduğu zamanları da.. Herkese bir'se Adnan Polat'a üç birimdi benim desteğim.. Severdim de, yalan yok. Biz de biraz böyle. Zamanında kahvehanelerde henüz daha işin başında iken kimliğinin üzerine edilen küfürler nedeniyle kavga etmişliğimiz olay çıkarmışlığımız dahi vardır.. Ve fakat burada bu ayrıntının etkisi ancak işin başında başarılı olmasını gönülden istemeyi getirir fazlasını değil. Sonrası ise eylemleriyle sevdiğimiz kulube kazandıkları ölçüsünde gelişir.

Kendisi bilsin ki başarılı filan olmadı, yönetemedi ve gitmesi gereken zamanı da bilemedi. Rezil kepaze olması bir yana bu süreci inatla devam ettiriyor zira algısı yeterli değil. Neyi ne zaman yapacağını kestiremiyor. Rijkaard öncesi defalarca buradan medyanın öttürdüğü her sesi eyleme çeviriyor diye eleştiri getirmiştik değişen bir şey olmadı. Bugün sessizliğe bürünüp gitse eylemlerinin halk tarafından çok daha pozitif bir şekilde değerlendirileceği zamanın geleceğini görebilirdi ama neyi ne zaman gördü ki ? Bugün bırakın Galatasaray'ı onun içerisindeki Adnan Polat unsurunu dahi yönetmekten aciz. Hemen herkesin umut ile baktığı Ünal Aysal'a bugün kim ne derse desin doğru dahi söylemiş olsa karşılarında Galatasaraylıları bulacaktır çok mu zor bunu anlamak ? Bu zamanda susması gerektiğini görmek ? Gerçekten bunun analizini yapamacak ölçüde buradan kopuk bir dünyada mı yaşıyor? Şu zamanda kendisine karşı varolan nefreti büyüttüğünü göremiyor mu ?

Fatih Terim yardımcı olarak Ümit Davala'yı getirdi. Onu nasıl ve neden kovduğunu gazetelerde boy boy açıklamalarla medyaya sunuyor.

'Davala'yı biz niye kovduk? Antrenmana geç gelir, erken gider, sabah antrenmana geldiğinde ağzı içki kokar. 3 kere uyardık. Olmadı, kovduk.'

E buradan neyi amaçlıyor ? Kime zarar vermek istiyor şu anda? Yahu yeni bir başlangıç yapıldı bu mudur eski Başkan'ın olması gereken tavrı? yıllar yılı eski başkanların tavrını eleştirip olması gerektiği uslubu anlatırken bunları mı dile getiriyordu ? Gerçekten Davala'yı ağzı içki koktuğu için mi kovdu ? Geçin bunları..

Skibbe'li Galatasaray Bursa deplasmanında yenilir iken Yusuf Şimşek'in performansına engel olamamış ve tüm medya da Skibbe'yi bilgilendirmeyen yardımcıların üzerine gitmişti. İşte Adnan Polat her zaman medyada çıkan sese göre hareket edip bu kovma işlemini bu yüzden gerçekleştirdi. Adama sormazlar mı aynı anda kovulan Edwin Boekamp'ın da mı ağzı içki kokuyordu?

O dönem Skibbe'nin otoritesi hali hazırda yerlerde gezinir iken kendisinden habersiz bu eylemi gerçekleştirip Galatasaray'a ne gibi bir artı sağlamış ki? Bu öyle bir rezil durumdu ki teknik adam yardımcılarının gönderildiğini Fanatik gazetesinin hocaya ulaşması sonucu öğreniyordu.. Bu teknik adam oyunculara hükmedecek başarı getirecekti sonrasında ? Garibim Arda ezilen büzülen hocasının ellerini kollarını havaya kaldırarak ona destek veriyordu ama bu destek aynı zamanda bir beklentiyi doğuracağından kırgınlığı da doğuracak ve Lincoln'a ayrcılalık tanınıyor diye kellesini de alacaktı Skibbe'nin..

'Beni başbakanla karşı karşıya getirdiler. '

Samimimiyetime inanın. Orada Kılıçdaroğlu da olsa TOKİ başkanının o konuşmayı yaptığı yerde tepkinin olmaması mümkün müdür? O konuşmaya TT Arena'nın içerisinde tepki vermeyecek her insanın Galatasaraylılığını sorgularım ben. Diyor ki:

'Hem beni başbakan ile karşı karşıya getirdiler. Hem de CHP yaranmak için yaptılar. Ben de yoğunluktan ilgilenemedim. Olayı AKP-CHP kavgasına çevirdiler. Ben AKP'li değilim ama stat açılışına misafir olarak gelen üstelik stadı yaptıran Başbakan'a yapılanlar hoş olmadı. Bir de TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar'ın açıklamaları ekmeklerine yağ sürdü.'

Her şey kendiliğinden gelişti. Burada tepkiyi doğuran ve bilinçli olarak yapılan tek eylem TOKİ Başkanının konuşmasıdır. Zira bu konuşma spontane olmaz önceden hazırlanır. 50 bin Galatasaralının önünde yapacağınız konuşmayı bu şekilde hazırlıyorsanız Adnan Polat'ın dediği gibi bir plan söz konusu ama bu konuşmaya dünyanın en doğal ve olağan tepkisini veren Galatasaraylılar değil karşı taraf gerçekleştirmiştir. Zira bu stadın ekmeğini Başbakan Adnan Polat'a yedirmemiştir. Ertesi günkü gazetelerin AKP'li olsun olmasın hemen hemen tüm yazarları Recep Tayyip Erdoğan'ın stadı nasıl yaptırdığını konuştu.. Polat burada şunu düşünsün: Bu işten kim karlı çıkmıştır ? Algılayamadığı şu ki bu işten kendisi karlı çıkmadığı gibi Galatasaraylılar da boynunu eğmek durumunda kaldığı bir dönem yaşamıştır. Biz kendi kendimizi bu denli zora sokacak bir planın içerisinde neden olalım?

Benim dönemimde futboldaki problem neredeydi. Ben her zaman Haldun'a 'sen patronsun. Adnan ise bir profesyonel. O senin altında. Hatası olursa hesap sor. Ama sen futbolcu ile kesinlikle samimi olma' dedim. Haldun'a tam olarak anlatamadım. Haldun kötü gidişin faturasını Adnan'a kesmeye çalıştı. Ben de bunu kabul etmedim.'

Haldun Üstünel'in gönderilmesi sonrası patron kim olmuştur ? Bizzat kendisi ve onun belirlediklerini de eyleme çeviren görev adamı Adnan Sezgin. Sezgin bir yönetici değil kendisine söylenileni en iyi biçimde gerçekleştiren görev alıcıysa kim gitmelidir ? Sonrasında neden Adnan Sezgin'i değil de kendisini kovmadı?

'Helvacı kulübe geldiğinde kötü bir arabası vardı. Şimdi şoförlü Mercedes ile geziyor.'

Mehmet Helvacı'yı bugün dahi sevmem. En başından bu yana Başkanlık için oynayan ve gerçekten de plan yapan bir insan. Lakin böyle eleştiri mi olur ? Bu mudur mertlik ? Helvacı ekstrem eylemlere girişmese ve Başkan'a uyumlu bir portre çizse bugün bunlar konuşuluyor olur muydu ?

..

Sevgili Adnan Polat.. 'Beni AKP ile karşı karşıya getiriyorlar' kısmı kimsenin umrunda değil. Bunu düşünerek hiçbir Galatasaraylı bir işe kalkışmaz zira Adnan Polat'ın şahsi kimliği kimsenin umrunda değil. Başkanla mı karşı karşıya gelir Obama ile mi dostluk kurarsın bize ne ? Bunun için neden uğraşsın insanlar.. Hala daha meselenin özünü algılayamamış olduğunu görmek bizi üzer. Mesele Galatasaray ve onun olduğu yerde o stadın içerisinde ise Başbakan yok aslında.. Galatasaray'ın onuru var ve maalasef çok sevdiğim çok da desteklediğim Adnan Polat'ın yönetimi altında bu onur ayaklar altına alınmıştır. Üzüntüm o gün Başkan'ın istifa edemeyecek olgunluğa sahip olmamasıdır.. Başbakanla şimdi oturup çay iç bize ne, kime ne ?

3 yorum:

Unknown dedi ki...

budur abicim artık birlik olma zamanı, eline saglık...

Kawakke dedi ki...

yazilarini buyuk bir keyif ile okuyorum. Adnan Polat kalite olarak maalesef net br sekilde sınıfta kalmıstır.

M.Cagdas dedi ki...

Bir de hem "hatasi olursa hesap sor", hem de "kotu gidisin faturasini ona kesme" demis. Nasil yani??