Galatasaray belki de ilk defa kaybetmemeye bu kadar yakın bir oyun kimliğine sahip. Fenerbahçe'nin ise son dönemde oynadığı derbilerde açığa çıkan psikolojik üstünlüğünü devreye sokacak. Her iki takım da temelde savunmayı ön plana taşıyacak ve maçın oynanmadan önce en olası skoru ise golsüz beraberlik.
Galatasaray hücumda çoğalarak merkezden karambol yaratıp içeri girmek ister iken Bilica ve Yobo gibi duvar olma konusunda başarılı iki stoper ile boğuşacak .Terim'in Riera ve Kazım kenarı ekstra performans sergilemez ve eğer ortalamalarını oynarsa atılacak gol için Galatasaray bireysel hataya zorunlu kılacak şekilde pres yapması gerekir ön alanda. Bu açıdan bir hayli iyi olduğunu biliyoruz ama bu derbiye yeter mi onu kestirmek şimdiden zor.
Fenerbahçe ise hücum alanında doğru pasları sakin bir şekilde gerçekleştirip rakibin presini ve dengesini bozabilecek güce sahip. İşte tam bu noktada Galatyasaray birbirlerine yakın kurduğu orta saha ve defans bloğunun ortaklaşa gerçekleştireceği pres ile rakibini boğup etkisizleştirebilir mi? Her zaman olduğu gibi aşırı hırsa yenik düşerek bireysel hata sonucu Fenerbahçe gol bulacak mıdır yine?
Fenerbahçe'nin gole ulaşma adına bir alternatifi daha mevcut:
"Derbi Şansı"
Derbide şans yoktur elbette diyebilirsiniz ama bir Galatasaraylı'nın Fenerbahçe kadrosuna baktığında Alex'in dışında korktuğu iki isim Selçuk ve Christian'dır. Uzaktan şut mu olur kornerden yakın direğe koşu mu gerçekleştirirler bilinmez ama bu oyunculardan çekinmesi gerekir. Hali hazırda son dönem performansı açısından Christian'ın şutları yeteri kadar tehtit edici konumdayken bir de üzerinde derbi şansı eklenirse golün buradan çıkması kaçınılmaz olabilir. Selçuk ismi gol konusunda derbşide en az Alex kadar önemli bir isim.
"Terim Motivasyonu"
Futbolcuların burada kendilerini olağan bir maç havasına sokup sakin bir şekilde ortalamasını maça yansıtması çok da mümkün değil. Ülkenin neredeyse yarısına tekabül eden bir çoğunluğun gözlerini üzerine diktiği bir yerde baskı koşulları içerisinde ekstra performanslar söz konusu olacaktır. Burada bu ülke futbol kültürü ve derbi atmosferini yakından tanıyan Terim'in kendisine has motivasyonu kazandırabildiği gibi kaybettirebilir. Bugüne kadar Fenerbahçe derbilerde hırsıyla değil sakin oynamayı başarmasıyla son on yılda rakiplerinden daha fazla galibiyet almıştır. Her şeye rağmen oyunu pres üzerine ve rakibi bozma felsefesine dayandıran Terim'in buradaki motivasyonunun olumlu sonuç vereceğini düşünüyorum. Diğer tarafta Aykut Kocaman ve Alex ile beraber sakin ve akıl oyunu da bugüne kadar Fenerbahçe'ye derbileri kazandıran en önemli etkenlerin de başında geldiğini de hatırlatalım.
Ujfalusi sağ bek oynamalı mıdır?
Galatasaray'ın sağ kenarında stoper karakterli bir bek olursa rakibin belki de son dönemde en etkili performansını gösterdiği sol kenarına bir önlem almış olur. Ziegler-Caner-Stoch bu formunda iken burada Eboue'den ziyade hazır Gökhan Zan da stoper formuna ulaşmış iken Ujfalusi kullanılırsa daha mantıklı olur gibi geliyor. Zira Fenerbahçe gerek Gökhan Gönül'ün formsuzluğu gerekse de sağ kenarına orta saha karakterli oyuncuları yerleştirmesi nedeniyle o bölgeden fazla hücum gerçekleştirmiyor. Ujfalusi ya da sıkı bir Kazım savunma yardımı burada zorunlu bir seçenek Galatasaray adına..
Orta Saha üstünlüğü
Sistemlere baktığınız vakit Alex'li orta sahası ile Fenerbahçe orta saha üstünlüğü açısından bir problem yaşaması bekleniyor. Gerek Elmander'in defansif forvet olması gerekse de savunma zaafı olmayan üç defansif niteliği olan orta sahasıyla Galatasaray en önemli üstünlüğü burada kuracaktır. Riera'nın da en azından oyunda kaldığı süre kısıtlanacak iken prese yardımcı olacağını bekleyebiliriz. Fenerbahçe bu sorunu muhtelemelen rakibi geride karşılayıp orta saha ile defans arası mesafesini kısaltarakı çözecektir. Burada da işlenilen çok net bir iki defansif orta sahalı dört dört iki oynayacağını düşünüyorum. Böyle olduğu vakit Alex vasıyası ile köprüyü kurup geriden özellikle Caner tarafının da katılımı ile hızlı çıkışlarda organize hücumların peşinde olacaktır. Derbi ayrıcalığından bağımsız Galatasaray tarzı oyun yapısına olabilecek en güzel çözüm bence budur.. Tüm mesele ilk golü kimin atacağına kalıyor zira her iki takım da savunma konusunda oldukça başarılı.
Forvetler:
Bienvenu'nun potansiyelini henüz tam olarak bilmiyoruz ve bu gibi oyuncular yine derbide farklı kimliğe bürünebilirler. Lakin oyunu geniş alanda oynamazsa kapalı ve kalabalık savunma içerisinde en azından formda bir Semih kadar tehlike yaratmayacağını düşünüyorum. Başka açıdan bu tip oyuncular aynı zamanda arkadaki oyuncuları gole yöneltmesi açısından da önemli role sahip olur. Dahası beklediğim gibi Fenerbahçe geride konumlanıp hızlı kontralara bel bağlarsa Bienvenu etkinliliği artırabilir. Bunun dışında rakibe baskı kurulduğu vakit oluşacak olan karambolleri çok iyi bir şekilde değerlendirecek Elmander kozuna sahiptir Galatasaray. Dolayısla burada Galatasaray rakibinden bir adım daha öndedir kenarlarda ve ofansif yaratıcılık konusunda Fenerbahçe'nin gerisinde kalır iken..
Sonuç:
Adı üzerinde derbi! Sonuç ve aslında bakarsanız sahadaki oyunun içeriği dahi önemsiz. O heyecan, o gerilim ve şu zamandan başlayan o bekleyiştir aslında derbinin içeriği. Bunları yaşamda size başka bir takım, başka bir maç sunamaz. Galatasaray'lı ve Fenerbahçe'linin yaşamındaki en önemli gün bu derbinin oynanacağı gündür. Olaylar çıkmadan güzel bir derbi diliyorum herkese..
1 yorum:
Eline sağlık. Galatasaray'ın 4-3-3 oynayacağını düşünürsek Melo'nun hayati öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Özellikle hücumda ortasahadaki tek demarke oyuncu olacak alex'in savunmaya katkısı düşünüldüğünde. bu durumda atacağı ters toplar, ara pasları ve yapacağı dalışlar ile galatasaray'ın hücumdaki x-faktörü olabilir.
Bunun dışında engin'in olmaması çok büyük dezavantaj. selçuk'un atletik yeteneklerinin zayıf olduğunu düşündüğümüzde o bölgede emre'yi baskı altında tutabilecek bir oyuncunun olması çok faydalı olurdu.
Yorum Gönder