17 Şubat 2008

Alex de Souza


Derim ki: Futbolseverler, bu oyuncunun hakkini vermeli. Türkiyede oynayan en iyi yabancilarin arasindadir Alex de Souza.. Yetenekli bir oyuncu.. Aldigi paranin fazlasini klubune veren insan.. Alex'in sürekli artan ve artik otomatige bagladigi güzel performansindan mi bahsedelim, kartlara olan uzakligindan, kaptanligina kadar ulasan güzelliginden mi?

Kendisine saygi duydurtmustur bu oyuncu.. Yetenekli, karakterli..

Ben seviyorum kendisini.. Oynadigi futbol bir yana sahadaki durusu, kaptanligi ve demecleri ile de takdirimi kazanmistir.. Misal basarili bir futbolcu olmasina ve hatta Avrupada is yapar dedigim ender üc-dört türk oyuncusundan birisi olmasina ragmen "Gökhan Gönül"'ü sevemiyorum.. Demeclerinin dengesizliginden ve benzer sorunlardan.. Ama Alex baska iste.. Hic düsmesin, hep böyle oynasin, yükseltsin Fenerbahce'nin citasini..

Roberto Carlos transferini elestirmisimdir cok.. (Bugün de cok farkli düsünmüyorum, sadece büyük ismi olmasinin tahmin edemedigim olumlu getirilerini görememisim, velakin asla tercih etmeyecegim transfer hamlesidir ) O gün bugündür hala "bak gördün mü" diye sagimda solumda gezen veletlerden kurtulabilmis degilim isin acikcasi. Isi hemen fanatizme getirip "gassaraylisin ondan degil mi" diye devam eden elestiriler silsilesi.. Oysa misal 2004 yilinda Alex deli gibi elestirilirken "cok iyi futbolcu , oynamiyorsa dahi bu ondan degil takimdan kaynaklaniyordur" mealli sözlüge yazdigimiz entryleri görmek istemezler, Anelka transfer edildiginde "kiskancliktan catliyorum" gibi begenilerimi dile getirdigimi yoksarlar.. Fener PSV'yi yener dedigim zaman "iyi bir futbolsever oluyorum".. Schalke'ye yenilir, Lincoln de gol atar dedigim zaman Morsiyah misali "hadi be lan" oluyoruz.. Bir adamin ortalamasi vardir, fanatizm var ise lise capinda her yerde görülür.. Mesele takimlar degil, transferlerin niteligi.. bunu da ayrintili bir sekilde yazmak elzem oldu, transferler ve takim düzeni hakkinda.. Hakiki Tosun Blog ve sporyazarlari.com Yazari Onur Erdem dün , dili kullanis itibari ile en begendigim bloglardan biri olan Lambuja ve sporyazarlari.com yazari Alper Öcal da bugün bu konu hakkinda döktürmüs.. Karman corman yorum yaptik biraz ama ayrintili almak bir baska bahara kaldi..

Basa dönelim; Cok yerinde bir transfer.. Inanilmaz basarili.. Daha iyisini hayal etmek dahi kolay degil. Bir yerlerde sakinligi sorun olur iken baska acidan inanilmaz bir avantaj sagliyor.. Bizim Hagi, sakin degildi, kazanma hirsi cok yüksekti, sadece kendisini degil tüm takimi atesliyordu, bir baska acidan kirmizi kartlari vardi, saha icerisinde yer yer sorun yasatabiliyordu ansizin eksik birakmasi.. UEFA kupasi finali bir örnektir.. Ama baska acidan takimin saha ici patranoydu... Oyuncularin bir kismi Terimden bir kismi da Hagiden korkar, oyle oynarlardi.. Ondan ogrendi kucuk Hakan orta yapmasini.. Hakan Sükür nereye, nasil kacacagini.. Emre orkestra sefligini ... Velakin bir basina bütün takimi etkileyebiliyordu.. Avrupada uzunca bir dönem kaybetmeyi unuttuysak Terimin ve Haginin karakterleri geregidir.. böyle bir durum Alex de yok.. Baska acidan cok güzel bir adam Alex.. Sakin,Sessiz, isini son derece iyi yapan.. Profesyonel.. Geregini ve cokca zaman da fazlasini yapan.. Olgun.. Futbolun disinda onca yildir baska bir konuyla gündeme gelmeyen, nerede nasil konusacagini cok iyi bilen, her daim sempatik, süper bir adam iste..

Kiyas yapmak pek dogru degil ama yapiyoruz yine de.. Öyle veya böyle karsiligi "Hagi"dir.. Her ikisi de takimina maksimum fayda saglamistir ve takdir edilmesi gereken "özel yetenek" kivaminda ele alinan futbolculardi..

Bilenler bilir, Lincoln'u de cok severim ben. Ülkemde oyun zekasi kitligi yasandigindan olsa gerek defansta, ofansta aklini biraz olsun kullanan futbolcuya karsi olagandisi sempati besliyorum.. Bu ülkede Sergen'in yarisina yaklasan futbolcu yok hala diyorum, özlüyorum onu.. Futbol zekasini.. Yetenegini.. Velakin burada konu olan yetenek degil tek basina.. Bir futbolcunun takima olan getirisi.. bu acidan hem Sergen ve simdilik Lincoln konu disidir.. Hagi ve Alex.. Ve pek tabi de kiyasa sokulabilir bu acidan.. Kazanani olmayan bir yarisin icerisindedir, her ikisi de sadece birbirlerini onore edebilirler sadece..

Saygi duyulmasi gereken basarilarin altina imzasini oldukca sessiz bir sekilde atan adam..

Alex de Souza..

Saygilar..

3 yorum:

Alper Öcal dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Arkhe dedi ki...

Arşiv'de dolaşırken bu yazıyı gördüm ve Alex'i ne kadar çok sevdiğimi bir kez daha fark ettim.. Eline sağlık, harika bir yazı..

Borges dedi ki...

Arkhe: Sayende biz de bir daha göz attik sevgili Arkhe.) tskler..