13 Haziran 2010

Slovenya - Cezayir: 1-0



Su ana kadar izledigim en SIKICI mac oldu bu. isimlere filan önemsemiyoruz ama sürekli top kayiplari, beceriksizlik ve asilamayan yollarin sonunda ortaya cikan futbolun bir degerlendirmesi de cok mümkün degil. Slovenya, Bundesliganin Köln'ü gibi SIKICI bir futbol ortaya koydu ve sonunda bir sekilde kazanmasini bildi. Macin hakki daha cok beraberlik idi..

Gelenekleri olustu bu Dünya Kupasinin.. Nedir onlar ? Forvetler gol atamaz. Kirmizi karti sonradan giren oyuncu on bes dakika icerisinde iki sari yiyerek alir.. Kaleci hatalari.. Hepsinden bir parca burada da vardi.

Cezayir, Uruguay'a cok benzer bir sekilde 3-4-1-2 formatiyla sahada yer aldi. Üclü defansin önünde dörtlü bir set cekip on numara ve iki forvet seklinde.. Uruguay'dan farki ise öndeki on numara konumunda oynayan Ziani'nin Barca'nin dahi gündemine gelen ve macin en nitelikli oyuncusu olan Belhadj'nün önüne gecerek bir sira kaydirip 4-4-2'ye yer yer dönüsmesi.

Belhadj'i ben cok begendim. Özellikle ilk yari iyi bir mac cikardi ve tekniginin yani sira terse cikardigi bir top vardi ki görülmeye degerdi. Ve fakat takimin futbol kalitesi öyle bir seviyede ki cok özel hamleler iki adim sonra kaleye gidemeden sonucsuz kaliyor, bu da seyir zevkini düsürüyor zira parca parca güzellik ariyoruz..

Son olarak Cezayir takiminda oynayan yine Porstmouth'lu 19 numara Yebda geride cok önemli isler yapti. Sadece "Defansif orta saha" deyip gecmeyelim, bunun tarzi nedir ? Galatasarayin bu tip bir oyuncuya ihtiyaci var. Tüm defansi yönetip takimi ileriye tasidi ama dedigimiz gibi bir adim sonrasi felaket olunca arada kaynayan isimlerden oldu..

Macin kayda deger en önemli görüntüsü golden ziyade yukaridaki resimdir..

Hiç yorum yok: