8 Temmuz 2010

Keita'nin Satilmasi.!



Gecen sezonun en basarili oyuncusu kimdir diye sorsaniz ben tartismasiz Kader Keita derim. Üstelik, basarili olmasi bir yana oyun tarzi ile benim gibi sokak futbolu asigi pek cok futbolseverin ayri bir keyifle izledigi adamdir. Her türlü önündekini gecen adam cok nadirdir bu futbol piyasasinda.. Bazen sistemi, takimin basarisini, her seyi bir kenara koyabiliyorsunuz bu göz zevki nedeniyle. Keita benim seyir keyfimdi, hicbir seyin olmadigi yerde en azindan onu izleyebilecek olmam nedeniyle dahi Galatasaray maclarini daha heyecanla beklerdim.

Bugün Keita satildi.

Degil Keita, dünyanin en iyi futbolcusu dahi satilabilir bana göre. Senede 30 kusur gol atmis adamin dahi satildigi bir futbol piyasasi zira süreklilik önemlidir. Sistem ya da ekonomik istikrar, farketmez. Bir ihtimal klubün simgesi olmus, aidiyet hissini tavan yaptirmis bayrak adamlar icin baska bakabilirim. Digerleri icin ne kadar basarili olmasi degil kac paraya ne kosullarda satildigi önemlidir. Bu paranin oldugu yerde sisteme uygunlugu, size getirisi ve diger etkenleri de birlestirerek satisin ne kadar anlamli olduguna dair bir sonuc ortaya cikar.

8 milyon kusur euro 29 yasini bitirmis bir Keita icin güzel bir rakamdir her seyden önce. bir yil daha kalsa elinizden cikarmak istediginizde bu parayi bulmaniz cok mümkün degildir ayrintisi önemlidir ve fakat üc yil sizde kaldigi vakit size tek basina otuz-kirk milyon da kazandirabilme ihtimali de yok degildir. Bir Sampiyonlar Ligine giris biletini saglayabilir, Sampiyonlar Liginde üst tura tasiyabilir, geliri cok da az olmayan Türkiye Kupasini aldirtabilir, marka degerinizi yükseltebilir vesaire.. Bu güzel rakama ragmen sisteme uygunlugu ölcüsünde satisinin degerlendirmesi ve satistan kar-zarar acilimi yapilmalidir. zira Meira da görünürde kar yaptirmisti ama zarari minumum on bes milyon eurodur o satisin.

Keita, Rijkaard'in oynatmayaca calisacagi sistemin oyuncusu degildir. Ben onu en güzel baklava 4-4-2 icerisinde güzel bir on numaranin ilerisinde kanat oyuncusu olarak düsünüyorum. 4-3-3 ya da pas üzerinen hakimiyet ve adim atan futbol pek cok bakimdan ona uygun degildir kisisel fikrim. Gole cok yakin bir oyuncu olsa da asla ve asla disforvetimsi bir "golcü" degildir. Onun forvet olarak kullanilmasi da hatadir zira gol vurusu yok denecek kadar azdir, keza kafasi da yoktur vesaire.. Kewell ne kadar uyuyorsa bu güzel sistemin icerisine Keita da o kadar siritiyor aslinda.. Kötü oynamiyordu ama potansiyelinin yarisini sahaya yansitabiliyordu..

Elbette nereye oynayacagini iyi bilen, oraya da oynayabilen, hizi olan, önündekini gecen ve kisa pas ile ilerleme konusunda sorun da yasatmayan ve fakat bireysel yetenegin kullanimi asamasinda oyunu bazen yavaslatan, kenarlardan iceriye degil de daha cok cizgiye kaydiran, tipik 4-4-2 akinlarina benzeten de bir oyun anlayisi vardi. Kanat-Kenar ayrimini ben sistemler üzerinden yaparim. 4-3-3 icin kenar oyuncusu dogru iken 4-4-2 icin kanat tanimi cok daha uygundur. Keita bir kanat oyuncusudur, kenar degil. Genel yapisi itibari ile oynatilmaya calisilan sistem acisindan da sorun cikartiyordu lakin ona göre bir yapilanma olacak kadar da özel futbolcuydu baska acidan.

Ne kadar uyumsuz, uygunsuz ve karakter sorunu olsa da o bireysel yetenegi üst düzeyde olan bir oyuncuydu.

Özellikle sistemsizligin kol gezdigi arenada o bireysel yetenege bagli bir sezon gecirmistir Galatasaray. En cok ondan yararlanmistir. Bugün altinci degil de ücüncü olduysa bunda en büyük pay bu oturmayan sistem icerisinde parlayan Keita'in bireysel performansidir.

Bu sene yine sistem tutmaz, takimin degil birilerinin ayaklarina bakacak sekilde bir sezon gecirirsek bilin ki Keita cok fazla aranacaktir; degeri 20 milyon olacaktir Galatasaraylinin gönlünde.. Ve fakat dogru transferler yapilir, sistem oturur, Rijkaard kafasindaki sahaya koyabilirse Keita'nin gitmesi bir avantaj olarak geri dönecektir ki paranin disinda sistemin oturmasi adina da yoklugu önemli rol oynayabilir.

Mesele bence satilmasindan ziyade madem öyleydi de neden alindi o zaman sorusudur daha cok..

Galatasaray Keita satisi ile basarili bir transfer hamlesi bütüne baktiginizda gerceklestirmemistir. Hemen hemen ayni fiyata bir yil sonra satmak, bir bakima bu oyuncuyu kiralamaktir. Bunun neresi basaridir ? Eger basari olarak kabul ediliyorsa ben size kiralayacaginiz nice uyumsuz oyuncu göstereyim, alip bir yil oynatin ve birakin..

Yanlislarini az bir zararla kapatma eylemidir Kader Keita'nin satilisi ve ben onun futbolunu her seyin disinda cok özleyecegim..

7 yorum:

anilkos dedi ki...

Orhan abi gelenin 9 milyon euro olmasından çok Lyon'a olan 5 milyonluk borcu da üstlenmesi önemlidir Al Sadd'ın,yani 3 e alıp 9 a satmışız gibi bir hesap oldu. Katkıları tabi parayla ölçülemez ama taktikle ilgili yazdığın kısımların altına birebir imzamı atarım.

aydın dedi ki...

Bu transferin mesajı şu sanırım:
Serdar Özkan'la da Galatasaray ligi üçüncü bitirir, Europa League'de gruplardan çıkar.
Kısa vadeli bir hamleydi, karşılığı alınamayınca vazgeçildi.
Barcelona bile kupa gelmeyince 2006'nın lig ve Avrupa Şampiyonu kadrosunun önemli isimlerini gönderdi.

aydın dedi ki...

@anilkos
Sence Galatasaray tok satıcı yani?

90 + 3 dedi ki...

Keita'nın gidişi yerine kim gelirse gelsin koyar adama. Bu yaşta Katar'ı tercih edecek olmasının yarattığı soru işareti haricinde bence çok geçerli bir şey yoktur bu hamleyi anlamlı kılacak.

İşin finansal boyutuna da ne şekilde bakılması gerektiğini en güzel şekilde ifade etmişsiniz zaten. Bakkal hesabı gibi ikiye al üçe sattan ibaret değil mesele. Bir de, o bölgeye yapılacak bir takviyenin maliyetini de ayrıca hesaba katmak gerek.

Sisteme uymaması konusunda ise bence değerlendirme yapabilmemiz çok mümkün değil. Sistemin diğer parçalarından tamamına yakını arızalı iken herhangi bir elemanın uyumsuzluğundan söz etmek zor. Yine de bu sistemsizlik içerisinde sezonun en iyilerinden olmayı başarmıştır Keita. Benim içime sinmedi hiç gidişi.

90 + 3 dedi ki...

@anilkos

Lyon'a olan 5m euroluk borcu da üstlenmesi gibi bir durum yoktur Al Sadd'ın. Bahsedilen 8.150.000 euroluk rakam içerisindedir bu. Yani 8.15 + 5m euro değildir bu transferden kasaya giren para. İşlemlerindeki bütün gelir ve giderleri net bir biçimde bildirmek zorunda Galatasaray Kap'a.

Giden oyuncuların kalan alacaklarının ne kadarından vazgeçtiklerini bile açıklarken, bu derece büyük bir gider kaleminin ortadan kalkmasından bu bildirimde bahsetmemek olanaksız.

Pan Monroe dedi ki...

Keita'nın oyun stiliyle ilgili bir makale yazsam, birebir bunu yazardım.Aynen katılıyorum. Günümüzde pek tercih edilmeyen, eski stil bir kanat oyuncusudur Keita. Daha da bariz bir örnek verelim; Jardel'e sezon içinde en az 10 gol attırır.

Keita'nın sol tarafta denenip de bir türlü oynayamamasının sebebi de budur. Lyon'da tutunamamasının sebebi de budur. İçeri katetmeyi değil, sıfıra inip dışarı top çıkarmayı sever. 3 lü forvetin sağında ön direk-arka paylaşımı konusunda da oldukça yetersizdir. Halbuki Kewell sırf bu pozisyon alma özelliği sayesinde yarım sezonda elini kolunu sallayarak en golcü 3. oyuncu olmuştur.

Bir üçüncü handikapı da, modifiye edilme özelliği olmayışı. Hani hiçbir şekilde bundan başka bir forma sokmanızın da mümkünatı yok Keita'yı. Ve lakin..

İşte o lakin çok pis bişey be arkadaş. Ben bu hissiyatın aynısını Felipe gittiğinde yaşamıştım. Bu sezon defalarca "oha my god lan!" dedirtmiş bir adam bana Keita. Müthiş bir yetenek. Galatasaray'ın ettiği karı zararı şu aşamada bilmem de, Keita'yı o forma altında izleyemeyeceğiz bir daha, onu biliyorum.

Minero dedi ki...

Herşeyin ötesinde sırf Dünya Kupası'ndaki harekleri yüzünden bile gönderilebilir bu oyuncu. Disiplin maynağı bir adam olduğumdan Galatasaray Yönetimi çıkıp: "Bu adam bizimle çalışacak sportif ahlaka sahip değildi" dese eyvallah derim. Tahminen sisteme uymadığı, yaşı geçtiği ve disiplinsiz harektleri yüzünden "madem talibi var" satalım gitsin denildi. Umarım pişman olunmaz...