25 Mayıs 2009

Wolfsburg Sampiyon.!



Wolfsburg, Asagi Saksonya (Niedersachsen) eyelatinin 6 büyük sehrinden birisidir. Nüfusu 100 binin üzerine gectigi icin "Böyük sehir" olarak anmakta sakinca görmüyorlar.. Futbol klubu gibi aslinda Sehrin de tarihi oldukca yeni. 1938 yilinda tosbaga ya da vos vos olarak bilinen arabalarin yapimi icin yaratilan bir yerlesim bölgesidir... Tek model ve halk icin tasarlanan araba yapiminin acilisini da destekcisi Hitler yapmistir. Tosbaga arabalarinin yapiminda calisan iscilerin oturdugu ayri bir bölgedir ve o sonradan sehir olacak bölge bir süre sonra bu arabanin almanca adi ile anilacaktir.. Volkswagen, halkin arabasi anlamina gelir ve o dönem tek tip üretilen bu modellerin bugün en büyük hastasi da Vos Vos'unu transfer oldugu her ülkeye götüren ve yanindan hic ayirmayan teknik adami Jürgen Klinsmann'dir..



Tarihine dönecek olursak Ikinci Dünya Savasinin hemen sonrasinda kuruluyor daha sonradan Wolfsburg ismini alacak olan klup ve 1952 yilinda Volkswagen ana sponsoru oluyor. O gün bugündür de böyledir bu. 1995 yilina kadar ikinci lig ve asagi liglerde geziniyor klup.. 1995 yilinda ilk büyük basarisini yakaliyor DFB kupasinda finale ikinci bundesligist takim olarak cikarak.. Her ne kadar Gladbach takimina finalde 3-0 yenilse de klubun zirve noktasidir o yillarda..

1997 yilinda ikinci Ligden birinci lige cikmayi basariyor. Ilk defa birinci Bundesligaya ciksa da özellikle ekonomik acidan takim her seye hazir durumdadir.. 1999'da altinci olarak zamaninin en iyi derecesini yapip Avrupa Kupalarina katiliyor ki sonradan ücüncü turda Atletico Madrid'e elenecek olsa da büyük basaridir. Bu takimin patronlarinin klube cok daha büyük hedef koymasinin aslinda ilk adimidir. 99 eylülünde en büyük hezimetini yasiyor ve Bremene kendi evinde 7-2 yeniliyor. Bu sene oynadigi Sampiyonluk macina kadar Bremene üstelik evinde galibiyeti yoktu aslinda Wolfsburg'un..

2000 yilinda Sebescen ilk defa Wolfsburg takimindan Milli takima yükselir ve o takim icin sadece 45 dakika oysa da bir ilktir klup icin..

2001'in sonu aslinda bugünlerin baslangicidir.. Bayern Münih gibi kendi icinde halka acilmadan sirketlesmeye gitmistir Wolfsburg. Bu konuyu Bayern Münih ekseninde cok daha genis capli liglerin bitiminden sonra bir ara deginecegiz zaten. Bes yillik bir kalkinma plani olusturulur, hedef Sampiyonlar Ligine katilimdir ve ise stadin yapimindan baslarlar.. Elbette arkada dev VW vardir ve 120 milyon mark (mark mi kaldi ki simdi ) tutarindaki stat ana sponsorun yardimi ile Wolfsburg kentine kondurulur.. Ki bu gelismenin aslinda VW nin de son yillarda yaptigi dev atilimlarin bir baska yansimasi olarak da görebiliriz..



2002 yilinda belki de yilin transferini gerceklestirirler bahsedilen hedef dogrultusunda. Stefan Effenberg, Wolfsburg klubüne transfer olur ve kendisi ortaya konulan calismadan etkilendigini söyler transferi sonrasi.. Lakin üzerinde siklikla durulacagi gibi bu oyunculari idare etmek sanildigindan cok daha zordur. Büyük basarilar Hitzfeld'e göre büyük oyuncular ile gelir ama oyuncudan önce teknik adam transfer etmelisiniz.. Bayernin basarisinin cok buyuk payinin bicildigi Effe ile Wolfsburg sadece yedi ay evli kalirlar, bosanma cabuk belenilenden cok daha erken olur zira teknik adam Jürgen Rober ile Effenberg calismak istemiyordur ve Effe sözlesmesinin feshini ister.. Cok isterdim ama bu teknik adam ile mümkün olmazdi der ayriligi sonrasi.. Isin garibi Röber de sasirir, antrenmanlarda hic de farketmedim bu hosnutsuzlugunu der..

2002'nin sonunda yeni yapilanVW Arenaya yani yeni stadlarina tasinir takim..



2003'de ise.. Wolfsburg cokca üzerinde durdugumuz gibi transfer isini en iyi yapan kluplerin basinda gelen Bayer Leverkusen'i kendisine örnek alir. Güney Amerikadan iyi transfer yapmak kesif ile olmuyor aslinda.. daha cok o bölgedeki takimlarla anlasmalar yapip oraya okullar acarak gerceklestiriliyor.. Sizin kesfettiginiz zaten buradaki büyük lig takimlarinin okullarindan birisine kayitli futbolcu oluyor. Wolfsburg Atletico River Plate ile anlasiyor ve ilk meyvesi de CM'cilerin cok iyi bildigi süper yetenek Dellasandro'yu bu takimdan transfer etmek oluyor.. pek cok klup istese de bu baglantilar nedeniyle zamanin gözde oyuncusu 9 milyon euro'ya Wolfsburg'a geliyor.. Sadece Gerets döneminde iyi top oynuyor ve sonrasinda idare edilemedigi ve disiplinsizligi nedeniyle baska kluplere kiralanip uzaklastiriliyor..




2004'de ise Erik Gerets geliyor takimin basinda. Takim kuruldu kurulali ilk defa lider oluyor ilk devre boyunca Bundesligada.Rostock'u da yenince Stuttgart'in önüne geciyor ve ofansif göze hos gelen futbol, gollü sonuclar ve liderlik.. Lakin Menacer Thomas Strunz ile kavgasi sonrasi Gerets istifa ediyor ve takimin basina Strunz'un kankasi Holger Fach getiriliyor..

2005 Aralik.. Strunz ve Holger Fach'i ayni anda kovuyor ki Klup gecen sezon Sampiyonlar Ligi umudundan küme düsmekten son anda kurtuluyorlar.. O kurtulus sevinci ile yarim sezon daha kalip görevlerine son veriliyor.. Gerets'in ilk defa lider yaptigi takim küme düsme potasindan cikamadi ayriligi sonrasi..

2006'nin sonu ve yine düsme tehlikesi.. Kaiserslautern ile son macina cikiyor.. Eger Kaiserslautern yenerse Wolfsburg düsüyor ve yenilgi haric her sonucta da kurtuluyor ve son derece cekismeli gecen mac 2-2 bitip son anda yine kümede kaliyor takim.

2007'de Augenthaler var ve bir önceki sezonun yine kopyasi. Son anda ve yine 2-2 ile kümede kaliyorlar ama bu sefer Antrenörü kümede kalmasina ragmen kovup tarihinin en güzel hamlesini yapiyor..

30 Mayis 2007. Felix Magath göreve geliyor. Son iki yildir 15.olmus klubun basina tam yetki ile geciyor.. Deyim yerindeyse Devrim yapiyor Wolfsburg.. Magath geldiginde gidenlerin ardindan elinde sadece 12 oyuncu vardir. Gelir gelmez 11 oyuncuyu takima aliyor..20 milyon euro harcaniyor bu ugurda. Buna ragmen yenilgi ile sezona baslayip cok kötü bir ilk devrenin ardindan ikinci devre cikisa gecse de ancak 11.olabiliyor takim.. Teknik adami kovmuyorlar, teknik adama en ufak bir baski yok..

O yilin sonunda sirketlesmede ufak bir degisiklige gidiliyor. Klup halka acilmadan sirketlestirilmis idi ve yüzde doksanina VW sahip idi.. yüzde onuna da VFL Wolfsburg. bu yilin sonunda ise klubun tamami VW'nin..


2007'nin sonunda Wolfsburg 11.sirada iken muthesem bir ikinci yari cikarip besinci olarak tarihinin en iyi derecesini yapiyor Magath yönetimi altinda..

2008'de ise 30 milyon euro harciyor Magath.. Zaccardo ve Barzagli transferi asil harcama. bir yil önce Grafite, Riether'i almisti zaten.. Madlung geldiginde varolup da bugün hala oynayan Wolfsburglu tek oyuncudur. Geride kalan bütün oyunculari tek tek kendisi transfer etmistir. Ilk yari kendi evinde yenilgisiz gider iken deplasmanda cok da iyi degildir takim ve birinci devreyi 9.olarak bitiriyordu bu sezon.. Her zaman oldugu gibi Magath'in fizik acidan muhtesem durumda olan takim özellikle ikinci yari inanilmaz bir performans cizip Sampiyon oluyordu hepinizin bildigi gibi..



Takimin oyunculari üzerinde gereginden fazla durmak istemiyorum. Grafite, Dzeko,Gentner,Schafer, Joshue,Zacardo,Misimovic.. Isimler Önemsiz. Tüm bu oyuncularin gecmisine bakin, böyle bir istatistik nerede yakalamislar.. Ya da 4-4-2 ve 10 numara futbolu ? ülkemizde Avrupa ve Modern futbolu ki üzerinde durmuyorum.. Cokca dedim bir kere daha tekrarliyorum. Hagi gelir kral olur, Lincoln gelir fiyasko. 4-4-2 ile nal toplarsiniz yine ayni sistemle dünyanin en iyisi olursunuz. Yillardir tüm güzelliklerine ve futbol kültürüne ragmen sevilemeyen ingiliz futbolu birden dünyanin en iyi ligi olur vesaire.. Bu daha cok suna benziyor. Wolfsburg sampiyon oldu diye Dzeko'nun geldigi yeri futbolun yetistigi yer olarak adlandirmak gibi bir sacmalik.. Bu hataya cok düsülüyor ve bunun dogrultusunda tavsiyeler, efendim modern futbol geyikleri vesaire.. Oysa basarinin her zaman asli bir nedeni olur ve onu kesfetmeniz gerekir.. Gercekten kisa paslarin ve yerden oyununun gücü müdür Barcanin oynadigi futbolun acilimi ? Artik herkes yerden kisa pas ve topu kaldirmadan topa sahip olsun mudur ? Milyon tane dünya yildizinin oldugu ligin oynadigi her sey modern ve olmasi gereken midir ? Hiddink, cok kisa süre icerisinde basarili oldu.. Ingilterede varolan ve bizim yazarlarimizin bayildigi futbolu iki günde özümsedi mi nedir ? Bundesligada artik 10 numara ve iki forvet devri midir ?



Wolfsburg'u örnek alacaksak eger burada isin basi Magath'dir. Magath öncesi de parali yildiz transferi yapilmis, Effenberg, Dellansandro gibi isimler alinmistir lakin teknik adam eksikliginden iki büyük yildiz da cok cabuk bir sekilde klupten uzaklastirilmistir. Gerets bir basari yakalasa da kovulmasi en buyuk hatalardan birisi olarak kalmistir. Mesele teknik adamdir zira sahada oyuncular oynar ve sorumlu teknik adam bu oyuncularin performansini belirler.. Oynattigi futbolun moderni, ilkeli yoktur.. Basariyi getirebilecek ölcüde iyi yapabiliyorsa isini elbette..

Futbolun elbette bir gelisimi vardir.. rastlantiya yer birakmayacak ölcüde her hareketini bilincli bir sekilde yaptiginiz ölcüde o futbolun iyisini oynuyorsunuz.. Bosluga orta sallamak yerine adamin kafasina pas atabiliyorsaniz elbette gelisim icerisindesiniz ya da saga sola kosturmak yerine kosu alanlarinin her santimetrekaresi teknik adam tarafindan bilincli bir sekilde belirlenip sahaya uygulandigi vakit ayni sekilde gelisim katediyorsunuz lakin bu gelisimin taktisel bir sabitligi yoktur. Deli danalar gibi presi öyle bir sekilde yaparsiniz ki karsidaki en iyi taktik donanimi ve teknigi alasagi edersiniz, yer yer türk takimlarinin ve türk milli takiminin yaptigi da budur. Mesele neyi ne kadar becerebiliyorsunuz ? 4-4-2, 3-5-2 hic farketmez.. iki tane kanadi tek bir futbolcu doksan dakika muhtesem bir sekilde gel-gitlerle kullanabiliyorsa pek ala 3-5-2 ile dagitirsiniz ya da öyle bir taktiksel aciliminiz olur ki üclü defans ve cok daha tuhaf bir dizilim ile gelir. Magath basit dogrulari belki de sadece kendisinde olan antrenmanlar ve taktik-oyuncu artisiyla basklastirip basariyi sagliyor.. buradan cikarilacak net bir dogru yoktur..



Magath, üc-dört kere kovulmama ragmen yine de o agir antrenman toplarindanvazgecmedigini söylüyor. Sisteminden, antrenman metodlarindan ödün vermedigini dile getiriyor. Wolfsburg klubu biraz olsun Magath'i incelemis ise onun tek otorite oldugu vakit ancak kazanmaya basladigi Stuttgart dönemini iyi bir sekilde analiz edip klubun her türlü yetkisini ona verip basariyi beklemislerdir ki basari da muazzam bir sekilde geldi..

Wolfsburg, bugün basa getirdigi Armin Veh'i de Magath gibi yetkilerle donatmistir.. Sorumlulugu tamamen teknik adama vermek budur. Kötü de olsa, kötü sonuclar da alsa bugün Bülent Korkmaz'in nasil bir teknik adam oldugunu göremezsiniz. Zira sorumlu orada o kadar insandir ki..

Son on yilda Bundesligada sadece Bayern, Dortmund, Werder ve Stuttgart Sampiyon olmustur. Bugün kimsenin tahmin etmedigi ve daha Bundesliga gecmisi 12 yillik olan bir klup Sampiyon olmustur. Magath, kendisi geldiginde Wolfsburg'da olan bir tek Madlung'u alip sifirdan bir takim kurup biraz da digerlerinin kötü günlerini firsat bilip iki yilda Sampiyon yapmistir bu yeni takimi.. Futbolun basit yapisini karmasiklastiran ögelerin futbol disi onlarca etkenini devre disi birakmasi isini oldukca kolaylastirmistir. Gerets gibi isler iyi gider iken bir baskanin bir menacerin ortaya cikip sacmalama ihtimali yoktur. Bir yönetici agabeyin, bir sportif direktörün ya da cok baska bir insanin iceriye dalip her seyi berbat etme ihtimali yoktur her seyden öte.. Futbol basit ve fakat karmasik yapiya döndüren kismi futboldisi etkenleridir.. Bu kadar kisa zamanda böyle bir basarinin gelmesi Magath'in kendisinden baska kendisine sorun cikaracak her seyi yoketmesidir öyle ki o güne kadar klupte olan oyunculari bile göndermistir.. Iste o zaman anlatildigi kadar basit bir oyun olmustur Futbol.. Basari da böyle gelmistir.

Ilk defa bir klubun iki oyuncusu bir sezonda yirmi gol barajini birden geciyor. Ilk devreyi 9.bitiren takim Sampiyon oluyor belki de ilk defa (bakmak lazim).. Ikinci devre artisi Magath'in kovulmasina neden olan antrenmanlarinin bir ürünü oldugunu ve sisteminin dogruluna, kendine olan güvenin sonunda onu hakli cikarmasina sasirmamak gerekir..

*Devami olabilir, is-güc zamani ve hatalar da aksama dogru düzeltilecektir vakit yok tekrar okumaya..

13 yorum:

varol döken dedi ki...

beklediğime değmiş, başka yerden okumadan, çok istiyordum bu şampiyonluğun hikayesini, hevesimi buraya saklamıştım... zira ne başını ne sonunu izleyebildik ekranlardan... sen de sonuna gelince kaçıvermişsin, yağma yok, ayrıntısı gelsin, akşama buluşuruz bu satırlarda:)

mondo trasho dedi ki...

bu alman ulusal liginde de bazı hocalar nöbetçi kıvamında değil mi? bir bakıyorsun bayern'de, bir bakıyorsun wolfsburg'da, bir bakıyorsun schalke'de (magath)... diğerine bakıyorsun rostock, stutgart, wolfsburg (veh)...
bizde de bulak'lar, vural'lar, kurtar'lar var. gerçi aralarında dünya kadar fark var, alman hocalar çok başarılı olup kendi kendilerini sürküle ediyorlar. bizimkiler tam tersi. ama piyasada sanki 3-5 demirbaş hoca varmış gibi bir durum oluşuyor. öyle ya da böyle...

Empyrium dedi ki...

Bir solukta okunan bir yazı daha.Ellerin dert görmesin.

PS:Dün iki yazı vardı blogda sonra kayboldu?(Klinsi ile ilgili idi biri)

Saygılar

Borges dedi ki...

Mondo Trasho: magath eskiden cankurtaran hocaydi. Kim düsüyorsa hemen magath'a sarilip kurtulunca da kovulurdu filan.. simdi baya baya bi sinif atladi , üst düzey üc dört hocadan birisi, belki de en iyisi.

Elbette hoca sayisi belli, funkel vardir misal.. meyer hala daha cankurtaran'dir.. ama iste bakalim kovuluyorlar teker teker ve yenileri de geliyor sanirim..

Empyrium: Yazlari hizli yazdim, hatalar vardi sonra sildm zira bugünlerde vaktim yok pek.. ayni konu basliklarini bu gece filan yazabilirim sanirim.. biraz daha baska olacak sekilde..

varol Döken: bu Wolfsburg un tarihi.. kacmak zorundaydim zira dedigim gibi su zamanlar biraz vakit darligindayiz.. ama pazartesi-sali tatili de var, bir yerlere gitmez isem o zaman bol bol diyoruz..)

eren dedi ki...

Wolkswagen degil Volkswagen
WFL Wolfsburg degil VFL Wolsfburg..

Borges dedi ki...

Gördügün üzere yazida Volkswagen yazilmis, WOlfsburg yazilmis ve elbette pek cok yerde yanlislar da olmus, V-W ler.. aksama düzeltilir dedik, azicik sabir Eren :)

armgn dedi ki...

Konu VFL Wolsfburg olabilir ama hikaye aslında başarının anhatarı olan istikrar. Bülent Uygun'u her ne kadar sevmesem de Sivasspor'u da geldiği nokta belirli bir planın istikrarlı bir şekilde uygulanmasıdır. Magath bunu iki yılda başardı ama bu sene olmasa da yine başaracaktı. Yeter ki arkasında durabileceğiniz bir felsefeniz olsun ve onu sonuna kadar götürün. Yetki karmaşası demişsin evet bu ülkede futbola herkes karışıyor, oyun basit olunca fikir yürütmesi de basit oluyor ama aslında oyun da o kadar basit değil bee.

cheese dedi ki...

Ilk devreyi 9.bitiren takim Sampiyon oluyor belki de ilk defa (bakmak lazim)

diye yazmissin,
evet ilk kez bu kadar kötü bir birinci devre oynayan takim sampiyon oldu. ama liderin "sadece" 9 puan arkalarindaydilar...

De La Sottise dedi ki...

Armin Veh'inde seneye bu basariyi tekrar edecegini hic sanmiyorum, muthis 3lu ve birazda tesaduf gibi geldi bu seneki sampiyonluk bana.

Empyrium dedi ki...

Armağan Bey,

Polemik olarak düşünmeyin lütfen ama Sivas tamamen şişirme bir takımdır bence.Paçaları tutuşana kadar tüm Anadolu takımları mücadelenin m sini göstermemiştir kendilerine.Ne zaman ki paçaları tutuştu puanlar birer birer gitti.
Ayıca şu Anadolu'dan şampiyon çıksın kisvesi altında yapılan siyasi yaklaşımlara, hemşehriliklere falan acaip miden bulanıyor.Hakediyorsa Tekirdağspor da, Ağrıspor da olsun ancak maçtan bir gün önce Anadoludan şampiyon çıksın diyen başkan, yöneticinin yada teknik direktörün ertesi gün takımının şampiyon adayına yenilmesi futbolla açıklanamaz.

Konu dışı olduğu için özür dilerim.

dark knight dedi ki...

pek sevdiğin magath yerine hiç sevmediğin armin veh in gelmesi ilginç olmuştur borges :)
bilinçaltım senden etkilendi herhalde, aman gs ye gelmesin diyordum wolfsburg la anlaştığını duyunca sevindim :)
veh aynı başarıyı devam ettirebilir mi onu merak ettiğim kadar şu takımla neden cl de devam etmedi de schalke yi seçti felix, onu da düşünüyorum..

varol döken dedi ki...

@empryium
yukardaki postta gomez'i tanımadan kazma diyenleri eleştiriyorsun burada daha beterini sen yapıyorsun... bu öteki kavramı eksikliğidir diyoruz biz de hemen hemen 3 postta bir...

sivas, müthiş bir takımdır... şimdi onları alsa borges yazsa adını da sivas değil almanya'dan shivach region yapsa, bayıla bayıla okurdun, okurduk... her şeyiyle bir başarı hikayesidir... fakat türkçe, bize yabancı geliyor sanki, sevmiyoruz çok açıklamayı... bülent uygun bence yaptıklarına göre çok da az olan konuşmalarıyla bir anda takımın başarısının önüne geçti gibi gözüktü... ama hayır asla, sivas kesinlikle sezonun en iyi takımıdır ve bir şans varsa kesinlikle beşiktaş'a gülmüştür... sadece trabzon maçında oynadıkları oyun bile yeter... hiçbir anadolu takımının sivas'a yattığını da düşünmüyorum... sempati ile empati arasındaki farkı ayıramadığımız sürece bütün güzellikleri avrupa'da görmeye devam edeceğiz...

Kartal Bafiler dedi ki...

Kitap gibi adamsın Borges...Sağol...