10 Mayıs 2011

Frankfurt Düşerken..!




Frankfurt takımını tanıyor musunuz ? Misal Skibbe öncesi oldukça uzun bir Funkel döneminde bu takım nasıl top oynadı ve ligi nerede bitirdi biliyor musunuz ? Skibbe'den bir sezon önce devre arasında yaptığı pahalı transferleri buraya yazmıştık. Dönemin gözde genç yeteneği Fenin, Brezilyalı Caio gibi bugüne göre oldukça cesur ve pahalı atılımlardı ama teknik adamının gönderileceği her gün konuşuluyordu. Bugün Bochum'un başına birinci lige çıkma mücadelesi veren Funkel o dönemde bunlara dayanamayarak istifa etti ki sezon sonunda da o takımın oyuncusu Fink Beşiktaş'a gelmişti hatırlarsanız.. Takım zaman zaman sonuç alsa da kötü futbol oynuyordu.. Funkel ile son haftalarda düşmekten kurtulmuştu.

Sonra Skibbe ile anlaşıldı.

Kadroya bugün belki de takımın en değerli oyuncusu olan Skibbe'nin Leverkusen'den tanıdığı genç yetenek Pirmin Schwegler katıldı. (400 bin avro filan ödenmişti) Schalke'den yedek kaleci ve bonservisi elinde Selim Teber ile birlikte Karlsruhe'den Maik Franz..

Hepsi buydu.

46 puana ulaşılırsa teknik adamın sözleşmesi otomatikman bir yıl daha uzatılacak maddesi de konuldu. Siz varın düşünün hedeflerin ne olduğunu..

Skibbe son 16 yılın en yüksek puanı ile ligi bitirdi. Bremen'i içeride dışarıda yendi. Bayern'i yıllar sonra evinde yendi ve üstelik Dortmund'u Dortmund'da yendi ki nasıl.. Güzel bir sezondu. Aynı kadro ama neredeyse taban tabana zıt bir futbol vardı sahada.. Bizi ilgilendiren kısmı da budur. Teknik direktör imzası..

İkinci senesinde ise 50 puan dedi ve herkes güldü.. Başta başkanı Bruchhagen.. İlk devre sonucunda ise hedeflenilen puanın yarısını geçmişti ve sonra o ikinci devre başladı ve ne olduysa orada oldu. Şurada belirttik devre başında yaşadığı sıkıntının içeriğini..

..akabinde golsüz geçen bir sekiz hafta. En sonunda zor da olsa alınan bir St.Pauli galibiyeti..

Tam bu noktada bir teknik adam değişikliği gerekir miydi ki ? Sonucun önemi yoksa çok daha erken bir değişiklik olması gerekir ya da hiçbir şekilde çıkışa geçecek takımın ayarlarıyla oynanmaması.. İşte bu sportif bir karar ve yönetim işidir. Bugün Frankfurtlular bu yüzden topun ağzına aynı zamanda sportif direktör olan başkanlarını koydular.. Galatasaray da bu idaresizlikten oldukça çekmişti ama başkanı aynı şekilde hedef alsa da çok fazla bir etkisi olmuyor başkanlık sistemi gibi çağ dışı bir yönetim anlayışı yüzünden..

Futbol bu. Bir buçuk yıl içerisinde yaptıklarınız çok kısa süre içerisinde unutulur zira can derdine düşerse bir takım her şeyi yapabilir.

Skibbe gönderildi ve yerine Daum geldi.

Daum'un hatası şudur: Büyük teknik direktörler devre arasında takım almazlar. özellikle motivatör değil de ben konsept futbolu oynatıyorum iddiasında olanlar.. Yeniler için bu dönemde başarı yakalamak bir fırsat iken Daum gibiler için aslında uzak durulması gereken tekliflerdir. Zira bugünkü başarısızlığın temelinde tek başına Daum olmasa da teknik adamlığına bir darbe vurduğu açıktır.

Frankfurt takımı Skibbe öncesine dönmüştür zira o kadronun geçen onca sene içerisinde güçlendirilmeden durması dahi büyük hatadır. Skibbe elindekilerden bir kadro yarattı ama inanın daha iyisi bu kadro ile çok zor..

Bugün Frankfurt ve hatta Wolfsburg küme düşerse inanın bana bunların teknik adamlarla ilgisi olsa da asıl pay yönetimlerindir.

Skibbe ile burada 'barselona futbolu' diye dalga geçiyorlar çokca.. Ben geçmiyorum ve beğeniyorum. Sürekli topla antrenman ettirmesi burada eleştiri konusu iken diğer yerlerde bu bir artı olarak görülüyor zira her şey sonuçlara bağlıdır. Ben onun en büyük kusurunun o sekiz maçlık süreç içerisinde durumu tersine dönüştürecek atikliğe sahip olmayan karakteri olarak görüyorum. Onun takımları muhtemelen başarılı olamayacaklardır ama futbol oynama konusunda misal Magath'ın takımlarının çok çok ilerisinde olacaklardır her daim..

Frankfurt olur da sondan ikinci değil de üçüncü olursa ve Bochum da bu hafta Duisburg'u yener üçüncü olursa güzel bir karşılaşma olacaktır. Bir dönem ligde tutup istifasını veren Funkel eski takımına karşı lige sıçrama maçına çıkacak.. Bruchhagen ile hesaplasacaklar listesinde ilk o var ve sonra eminim ki Skibbe de.. hayırlısı.

2 yorum:

Burak Eren dedi ki...

Skibbe en ama en sevdiği teknik adamların başında gelir, Galatasaray döneminden kalma hiper bir sempatim vardır ama şu Cenk Tosun'u nasıl görmedi ya da görmezden geldi :) Halil Altıntop oynadı Cenk oynamadı oysa benim için tabii Halil, Cenk'in sol bacağı değil.

Skibbe kafamı karıştırıyor abi bu konuda.

Borges dedi ki...

Burak Eren: Önünde 4 milli forvet vardı. gekas gol kralı olmuş deli gol atmış ilk devrede nasıl kessin. Tek forvetli bir sistem ve misal takımın en değerli oyuncusu amanitidis oynatılmadığı için sorun çıkartıyordu. Fenin keza aynı şekilde.. Bunları deneyemiyordu bile zira sistemi bu şekildeydi.

Yine de görmesi ve o riski alması gerekirdi ama Cenk'in de üzerinde durduğu gibi önündeki sıra çoktu..