23 Ağustos 2011
Başarının Kovdurdukları.!
Bu yazı 22 Ağustos 2011'de BirGün'de yayımlanmıştır. Burada bir kaç cümle eklenmiş ve kimi düzeltmeler de olmuştur yer fazlalığı nedeniyle.
Yakından takip ettiğim Bundesliga 3. haftasını geride bıraktı. Şöyle bir genel tabloya baktığım zaman gördüğüm şey futbolun kendi içerisinde bir adalete sahip olduğudur. Er ya da geç hak yerini bir şekilde bulur ve haksızlık yapan cezasını çeker ki aşağıdaki örneklerde göreceğimiz üzere bazen hakkı yenen insan bizzat bu cezayı kesmiştir. ister Türkiye'deki Zico, Lucescu örnekleri olsun isterseniz de buradaki örneklere bakın "haksızlık" yapan kulubün sonrasında bunun cezasını çektiğine şahit oluyoruz.. Hemen her defasında adaletsiz kararlar sonucunda baş aşağı gitmeler yaşanmıştır. Bu hafta yerimizin dar olması nedeniyle Bundesliga'da başarılı olmasına rağmen kovulanlardan bir 'Top 5' yaptık. Haftaya bakarsınız TSL ve Avrupa karışığı bir liste olur Lucescu'ları, Zico'ları içeren...
5 – Lucien Favre
Lucien Favre, 2006 ve 2007'de üst üste Zürih ile İsviçre Ligi'nde şampiyon olduktan sonra Hertha Berlin'in başına geçti. 2008-09 sezonunda son ana kadar Şampiyonlar ligi bileti savaşımında bulunmuş ve sonunda ligi 4. bitirmişti. Skibbe'li Galatasaray deplasmanda onun takımını yendiğinde ligin 2.siydi. Berlinde'ki ikinci sezonuna kötü bir başlangıç yapmıştı ve ilk tökezlemesinde haksız bir şekilde takımdan gönderildi. Disiplin fanatiği hocanın özellikle oyuncularla -misal Pantelic- yaşadığı problemler esnasında yeterince destek göremedi yönetimden ve elbette 10. sırada aldığı takımı lig 2.liğini son anda kaybederek 4. yapan Favre'yi gönderen Berlin o sene sonunda lig sonuncusu olarak küme düştü. Geçen sezon ligin dibine demir atmış ve herkesin düşmesine kesin gözüyle baktığı M'Gladbach ise Lucien Favre'yi takımın başına getirdi. Kümede tutmakla kalmadı bu sezona da iyi bir giriş yaptı ve yazıyı yazdığım zaman diliminde ise 3. hafta sonunda Bundesliga liderliğine oturmuştu bile.
4- Christoph Daum
1986 yılında Köln takımının başına yardımcı antrenörlükten geçiş yapar. O dönemin Köln'ü orta sıra takımıdır. Daum ile müthiş bir grafik yakalar takım. 1988'de 3. ve 1989 ve 1990'da ise son maça taşınılan şampiyonluk yarışının kaybedilmesi sonucu 2.likler... 1990 Dünya Kupası esnasında ise Daum kovulur. Ne o gün ne de bugün bu kovulmanın gerekçesi açıklanmamıştır. O gün giden Daum sonrasında Stuttgart'ın başına geçer ve çok değil kovuluşunun ardından 2 yıl sonra Stuttgart'ı şampiyon yapar. Köln ise cezasını bir daha bu seviyeye asla ve asla ulaşamayarak sürekli düşme potasında gezinerek çekecektir.. Yıllar sonra ikinci ligde iken Daum'u takımın başına getiren Köln birinci lige çıkıp iyi bir yola girdiğinde ise Fenerbahçe'nin teklifi sonrası Köln'ü terk edecektir aslında tam da kendisine yapıldığı gibi..
3- Mirko Slomka
O aslında "no name“ (isimsiz) idi Almanya'da. Konsept sahibi teknik direktörlerin en tepesinde yer alan Ralf Rangnick'in yardımcısıydı hem Hannover hem de Schalke'de. Schalke, Rangnick ile yollarını ayırdığında takım Slomka'ya emanet edildi. Ne bir futbolculuk geçmişi ne de bir başarısı vardı yardımcı antrenörlüğün dışında. İşte bu adam Almanya'da Bundesliga içerisinde Hitzfeld sonrası en iyi puan ortalamasına sahip oldu. Schalke tarihinde ilk defa Şampiyonlar Ligi'nde üst tura çıkıp çeyrek final gördü. Gruplarda Fenerbahçe'yi geride bırakıp bir üst tura çıkınca da öeyrek finalde de Barça'ya elenmişti hatırlarsanız.Lincoln'un o kırmızı kartı ve 5 maçlık cezası olmasa puan puana gittiği yarışta 50 yıllık özlemi dahi dindirip, Schalke'yi şampiyon dahi yapabilirdi. Ve işte bu başarılar onu kovdurdu. Schalke yukarıdaki örnekte olduğu gibi cezasını çekti. Şampiyonluğu son saniyede kaçıran takım Slomka sonrası ligde ancak 8. olabildi. Favre gibi Slomka da Enke'nin ölümü sonrası baş aşağı giden seri mağlubiyetler alan düşme potasındaki Hannover'in başına geçti. Takımı o sene kendisine getirip ligde tuttu ve sonrasında ise 19 yıl sonra Hannover'i Avrupa Kupası'na götürdü.. Bugün Sevilla'yı evinde yenip gruplara kalma konusunda avantaj sağladığı gibi yine ligin tepesinde yenilgisiz..
2-Felix Magath
3 buçuk yıllık başarılı Stuttgart macerası sonrası Bayern Münih'in başına geçti. İlk 2 yıl hem şampiyon olup hem de Almanya Kupası'nı kaldırıp, 'Duble' yaptı. Bundesliga tarihi içerisinde 2 yıl üst üste duble yapmayı Magath'dan başka kimse başaramamıştır. 3. yılında Deisler'in futbolu bırakması Lİncoln ya da sistemi için önemli on numaranın transfer edilemeyişi sonrası Magath baş aşağı gitti ve ilk tökezlemesinde kovuldu. İlk etapta yerine gelen Almanya'nın en başarılı hocası Hitzfeld olduğundan Bayern'in cezasını sadece bir süre ertelendi. Haksız yere kovulan adam tarihinde en fazla 9. olabilmiş Wolfsburg'un başına geçer. İlk yılında takım 5. yapar ama çıkışı ve intikamı 2. yılında olur ve Wolfsburg'a tarihindeli ilk şampiyonluğu yaşatırken Grafite'nin topukla Bayern ağlarına gol attığı ve 5-1 biten Bayern maçı ise geç kalmış adaletin biraz daha gösterişli olmasını sağlıyordu.
1-Otto Rehhaggel
Bremen'de 14 yıl aralıksız çalıştı. Başarısından dolayı 1995-96 sezonunda Bayern Münih'in başına getirildi. Ancak UEFA Kupası'na katılım gösterebilecek seviyedeki takıma her şeye rağmen bir UEFA finali ve aslında kupasını hediye ettilakin tam da o final maçından bir gün önce Uli Höness ve Beckenbauer onu görevine son vermek için çağırdı. Kovulduğunu öğrendiğinde karşılığında tek bir kelime etmeden ceketini alıp odayı terk etti. 2. ligden Kaiserslautern'in başına geçti. Takımı 1. lige çıkardığı ilk senesinde kovulduğu Bayern Münih'i içeride dışarıda yenerek tarihte bir ilki gerçekleştirip şampiyon oldu Bundesliga'da... UEFA Finali öncesi kendisini kovan kulübüne cezayı bizzat kendisi kesti. Bundan daha iyi bir intikamı ben bilmem..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
hah ha o ne güzel bi daum fotosudur yaa
Yorum Gönder