Ahmet Kaya’ya gerçekten üzüldüklerini düşünüyor musunuz? O
kadar “insancıl” mı iktidar sahibi insanlar? Niye bize üzülmüyorsunuz peki?
Sivasta yapılanlar, Ahmet Kaya’ya yapılanlardan daha vahşice değil miydi? Üzülmeyi
bırakın, adını anmıyorsunuz. Hasret Gültekin 22 yaşında yanarak öldü, neden
buna içiniz sızlamıyor? Onun da güzel türküleri yok mudur? Orada çatal bıçak
atıldı burada halk canlı canlı orta çağda bile vahşet olarak algılanan insan
yakma eylemini izleyip daha da kötüsü bundan haz duydu. Böyle bir psikopatlığı
o şehirde her gün gördüğün sıradan insan nasıl içerisinde barındırıyor, niye
buna hiç kafa yormuyorsunuz? Ahmet
Kaya’nın sahnede söyledikleri kadar dahi provakatif olmayan vaazlarla bir halk
otelin çevresinde toplanıp insanları diri diri yaktı. Gizli saklı bir örgütten bahsetmiyoruz, otelin
çevresinde konuşlanan halktan bahsediyoruz. İnsan yaktılar, daha ötesi var mı? Şairler,
Sanatçılar..
Başbağlar katliamı ile filan
karıştırmayın. Gizli bir örgüt değil bir halk yakılan insanları izlemekten haz duydu. Buna dair bir üzüntü, bir özür.. 2
Temmuz’da STV’sinden Zaman’ına ve psikopata bağlamış Akit’ine kadar tek bir
üzüntü var mıydı aradan geçen yıllar içerisinde yazılmış milyon tane satırlarda?
Maraş’ta hamile kadının içerisindeki cenini duvardan
kazıdılar. Daha ötesi olur mu?
Kimse kimseye üzülmüyor aslında. AKP kendi tabanının
içerisinde olduğu hiçbir vahşeti gündeme getirmez. Yanan insan için nasıl bir
Allah’a inanıyorsa artık üzüntü dahi duymaz. Bugün hiç tanımadığı bir ülkenin
içerisinde herhangi bir Müslüman öldürüldüğü haberini okuduğu vakit ortalığı yıkan insan gözünün önünde 19
yaşındaki bir genç dövülerek öldürüldüğü vakit sesini çıkarmaz. Çünkü gerçekte
kimse o insana üzülmüyor. İdeoloji
ajitasyonu. En çok şuna üzülüyorum:
Sizin kafanızda ne şekilde bir Tanrı yaşıyor? O neyse ben ona
inanmıyorum. Şükür ki sorgulama kabiliyetim, insanların bazen bırakın yılları
yüzyıllar boyunca türlü absürtlüklere inandığını bana idrak ettirmiştir.
Dinci parti varsa milliyet üzerinden yapılan faşistlikleri
ortaya serer, bunun ne kadar ayıp olduğunu dile getirir. Ama din üzerinden
yapılan sayısız vahşete de gözlerini kapar. Madımak otelini müze yapmak gibi
insani bir isteği dahi gerçekleştirmez, bırakın üzülmeyi üzerini kapar, vahşete
ortak olanları milletvekili yapar. El üstünde tutar.
Ulusalcı faşizm gelse inanırım ki Sivas katliamını sonuna
kadar işler ama Hrant Dink’i ölüme götüren Emin Çölaşan’ın yazdığı yazıyı
gündeme getirmez. Yılmaz Özdil’in Ahmet Kaya’nın sonrasında kaldığı o linçe
teşvik edici manşetleri gündemde olmaz. Daha modern bir faşizm olur muhtemelen.
Ne değişir biliyor musunuz? Alt tarafı kürtçe şarkı söylemek istediğini dile
getirdiği içim linç edilenlerden alt tarafı Müslüman olmadığını ya da dine
inanmadığını söylediği çin linç edilenlere doğru kayar sadece. Faşizm bu ülkede
ilelebet baki kalacaktır inancını taşıyorum artık.
Tivitırdan Hakan Şükür’e sormuştum. Ethem Sarısülük’ün beş
yaşında bir kızı var, inanılmaz tatlı. Babasız kaldı şimdi, bir tivit de bunun
için at, olmaz mı? 19 yaşında bir genç
öldürüldü: Ali İsmail Korkmaz.. Aşırılıkları vardır belki yanlışları da. 19 yaşında yahu! Dövülerek üstelik gencecik
bir çocuğa 6 kişi sopalarla girerek haince dar bir sokakta kıstırılarak öldürüldü.
Bir kez olsun gündeminize aldınız mı? Senin
Allah’ın bunu reva mı görüyor, nedir?
Niye bunlara üzülmüyorsunuz.
2 Temmuz’da adını dahi anmıyor sayısız gazete ve televizyonlarınız. Niye
bu sanıkları koruyan avukatlar bugün partinizden milletvekili. Siz gerçekten Ahmet Kaya’ya üzüldüğünüze
inanmamızı bekliyor musunuz? Öte tarafta AKP’nin her faşizmine sayısız yazı
yazıp da bir benzerini milliyet, ırk üzerinden gerçekleştiren diğer kesim..
Başörtüsü eylemine Ankara’da bizzat ben katıldım. Uzun
saçlı, küpeli, solcu, çevreci pek çok insan bu faşizmin olmaması gerektiğini
dile getirdiler. Çevremde yaşlıları bir kenara bırakırsanız
başörtülü insan sayısı olmadığı gibi o insanların büyük bir kesimi de alevi
olduğum için bana hoş bakmadıklarını belirtmeliyim. Ahmet Kaya bu desteği verdiği zaman iktidar ve
askeri otoriteyi karşısına almayı göze aldı. RTE başbakan olduğunda değil hapse
giderken destek verdi. Kürtçe şarkıyı söyleyeceğim dediği zaman bugünkü
Mahsun’un çakma filmleri yaptığı ortam
yoktu. O türkülerini zaten herkesin sustuğu zamanda söyledi.
Ahmet Kaya’yı destekliyorsanız onu doğru anlamanız
gerekiyor. Hiçbir zaman bir fikir adamı olmadı. Çelişkileriyle yaşadı bu hayatı
amma velakin güçsüzün yanındaydı. Söylediği türküler, dile getirdiği gerçekler
muazzam bir bilgi birikiminin sonucu değil herkesin bilip de söyleyemediği basit ama bedeli olan içeriklerdi. Bugün siz
de biliyorsunuz insan yakmak kötüdür, 19 yaşındaki bir gence 6 kişi saldırıp
öldürmek iyi bir şey değil. Neden
üzüntünüzü biz duyamıyoruz?
O eli sopalı insanlar nasıl gaza geldi peki? “Bu geziciler Cami’de içki içtiler
yalanlarıyla bezenmiş ajitasyonların Ali İsmail Korkmaz’ı öldürenler üzerinde
etkisi olmamış mıdır? Bugün Ali İsmail Korkmaz’ın babası Başbakan’ı azmettirici olarak mahkemeye verse
haksız mıdır? Birden bire patlayan
mitingler içerisinde yalanlarla, dolanlarla hali hazırda birbirlerine bilenmiş
iki kutbu savaşa sokacak söylemlerde bulunmak da linçe çağrı değil midir?
Çıkmışlar, Ahmet Kaya’ya çatal bıçak atmışlarmış. Atan kim?
Recep Tayyip Erdoğan benim kankam dediği Adnan Şenses.. Alkışlayan kim? Gezi’ye destek vermiyorum
diyen Mahsun Kırmızıgül. Her dönem
iktidar dostu olmak isteyen Ebru Gündeş.
Zamanında İbo Show’u yarım saat Atatürk övgüsü ile açıp ağlayan, yıllar
yılı kürt sorununa dair elini taşın altına bir kez olsun koymamış olan bugünün
kahramanı, barış elçisi İbrahim Tatlıses. Milli zampara Erdal Acar.
Çocuk mu kandırıyorsunuz siz?
Bir Serdar Ortaç pişmanlığı dahi yok sizde.
5 yorum:
Elinize sağlık hocam. "Muazzam" olmuş sizin deyiminizle:)
Aynen öyle Orhan abi.Ah işte keşke bunlara kulak verecek bir parti iktidarda olsaydı keşke.Ama şu anki iktidar,kör göze parmak biçiminde alevilerin haklarını sadece bir üniversite isminin değişikliyle yerine getirdiklerini veya cem evlerini cümbüş evi olarak niteleyerek ne kadar gündem maddesi haline getirdiğini gösterdi!!
Ellerine, yüreğine sağlık orhan abi.
Hükümetin yaptıklarını bir şekilde anlayabiliyorum(güç,iktidar vs.) fakat halkımızın, insanlarımızın nasıl bu kadar vicdansız olabildiğine inanamıyorum. aslında sanıldığı gibi halkımız mağdurun, ezilmişin yanında değil; güçlünün, kendisine karşı üstün gördüğünün yanındadır. padişahlık özlemi içinde olan kişiler biat kültürüyle güçlü gördüğünü her zaman destekleyip, desteklediği gücün veya kişinin insani vasıflarına dikkat etmemekte. ve maalesef ki bu davranış biçimi her zaman haksızın ezilmişin yanında olan insanları ezmektedir. oysaki yıllardır ötekileştirdikleri aleviler, solcular, ermeniler, rumlar ve daha bir çok ezilmiş topluluk hiç bir zaman biat kültürünü benimsemiş bu insanlara kötü davranmamış hatta ve hatta onların haklarını da savunmuştur.
Ellerine sağlık. Mükemmel.
öncelikle eline sağlık orhan abi. yazıyı geç okudum kusura bakma. lakin öncelikle şunu belirtmeliyimki ahmet kayayı sonuna kadar anlama çabası içinde olan bir insanım. şarkılarını yaşayarak dinleme derdindeyim. onun o yorgun hayatından bir takım dersler çıkarma arzusundayım. lakin senin kadar bu konuda yol alamadığımı düşünüyorum. misal yazında "hiçbir zaman fikir adamı olmadı hep çelişkileriyle yaşadı bu hayatı" cümlen benim çok dikkatimi çekti. özellikle çelişkileriyle yaşadı bu hayatı derken neyi kastettin abi? bu konuyu ciddn çok merak ettim. aydınlatırsan çok sevinirim.
Yorum Gönder