16 Ocak 2008

Seni Sectim Pikacu.!


"Maalesef Türkiye’de çok kulüp, hem teknik adam, hem de futbolcu transferinde tepeden tırnağa yanlış yapıyor. Kimisi hiç bilmiyor, kiminin vizyonu yok. Kimi de başkalarının kucağına oturmuş gidiyor. Kiminin de basında akıl hocaları var. "

Sevgili Erman Toroglu her daim bu kadar acik ve net degil, ayni yazinin bir diger bölümü sudur.

"Bunu ilk defa yazıyorum. (kimsenin bilmedigi bir sir gelecek degil mi ?) Tigana Türkiye’ye geldikten bir süre sonra özel bir istekle Fransa’ya, Paris’e gittim. Şanzelize’de kendi otelinin bir odasında üç FIFA avukatıyla beraber El Fayed’le birlikte üç saat futbol sohbeti yaptık (aman ne güzel). O anlattı, ben dinledim. Ben anlattım, o dinledi. Bilirsiniz El Fayed Fulham kulübünün sahibidir.(bildik) Tigana Beşiktaş’a gelmeden evvel orada çalışmıştı...! (ünleme bakilirsa ilk defa soyledigi bu olsa gerek )

Beşiktaş yönetimi Tigana’yı göreve getirdikten bir müddet sonra ondan kurtulmak için her şeyi denedi. Ama her şeyi... Denedi de ne oldu. Tigana onlara yine pahalıya patladı. Getirdikleri ve götürdükleriyle! ..." Erman Toroglu - Hürriyet

Sonra baska konulara sapiyor. Su paragrafi anlayan insanevladi varsa aranizda aciklasin bana. Ilk defa acikladigi sey nedir ? Cikan sonuc ne ? Neyi anlatmaya calisiyor. Sans ya, secerken boyle sectik ibrahim Altinsay'in üzerine böyle bir secim denk düstü.

Efendim begendiklerimiz de var. Cok eskiden rahmetli Kenan Onuk ile NTV'de program yaparlardi hafta sonu ogle vaktinde.. O dönem kacirmadan izlerdik, yanlis hatirlamiyorsam Ömer Üründül ile beraber Kenan Onuk yönetiminde bir spor programi. Kemal Belgin, akli basinda iki üc futbolseverden/futbol yazarindan birisidir. Fenerbahcelidir ama fanatik degildir ve bakmayin siz yeni neslin gaziyla hareket edenlere... dört bes tane Demirkol eder, Bugünkü yazisindan kisa kisa..




" ..Yazımız da fena değildir hani... Ekranda ise halkın anlayabileceği biçimde, örnekler de vererek, anlatmaya çalışırım... Mesele “Ön Libero” meselesi... Genç arkadaşımız Uğur Meleke, pazartesi günkü yazısında, bu tip oyuncuların bir zamanlar savunmaya yardım amacıyla kullanıldıklarını, ancak beş altı yılda yerlerini daha çok öne doğru oynayanların aldığından söz etmiş... Hıncal Uluç da öyle diyor... Uluç’un keşfi “çapa”cı Mehmet Demirkol da... Ben de diyorum ki, ön libero, tam tersine öne doğru oyuna yön versin, iki ceza sahası arasındaki bölge daha fazla elemanla kullanılsın diye yenilik olarak sunulmuştur... Lütfen beni değil, dünyanın en önemli teknik direktörlerini izleyin, okuyun, dinleyin... Bunu yapın ki, ön liberonun, orta sahaya hücuma dönük zenginlik getirilsin diye keşfedildiğini öğrenin... "

"Rıdvan’a torpil, ya Hakan Şükür’ün hakkı!

Popülist davranmak, bence spora hiç yakışmaz... Ama gelin görün ki, ülkede bu işin çivisi gerçekten çıkmış durumda... Bahçelievler Belediyesi, bir spor salonuna Sevgili Rıdvan Dilmen’in ismini verdi. Neden? Rıdvan’ı sevebilirsiniz, yorumlarının esiri olabilirsiniz... Ama bir spor salonuna fanatizmden, aşktan esinlenilip isim verilir mi? Peki, uluslararası alanda 81 gol atmış, Dünya Kupaları’nın en erken golünün sahibi, bizim ligin tüm zamanlardaki gol rekortmeni, yüz bilmem kaç kere milli olmuş ve o takımda en fazla kaptanlık yapmış Hakan Şükür’ün adını nereye vereceksiniz? Ayıp! Fanatik felsefenizi bu ülkenin gençlerinin aklını karıştıracak biçimde kullanmayınız. Hele hele bir ilçenin belediyesi olarak..."


"Carlos’la gelen zenginlik!

Roberto Carlos, yılda beş milyon euro alıyor... Bana ne! Ama, Fenerbahçe geçen sezon 18 maçta 16, bu sezon aynı maç sayısında 19 gol yemişse, bunların hemen hemen yüzde 80’ininde de bu oyuncunun kâh pozisyon, kâh ferdi hatası varsa... Bak; en son Belediye’nin ikinci golü... Bakalım bu büyük para sezon sonunda yenilen gollere bölününce ne olacak. Ayyy karıştırdım galiba... Böyle oranlar atılan gollerle yapılırdı değil mi?"

Kemal Belgin - Türkiye

Hiç yorum yok: