19 Mayıs 2009

Bundesliganin Hollandali Teknik Adamlari.!



Imdi Van Gaal Bayern'in basina geldi. Basarilarindan öte Hollandali olmasi teknik direktör konusunda bir avantaj gibi sunuluyor. Holladanliysa iyidir.. Teknik adamin iyisi Hollandadan cikar diye bir özdeyis dahi yakinda olusacaktir.. Özellikle Barcelona ve basarilarina göz attiginizda bu gercek biraz daha görünür olur.. Ve fakat benim bundesligamda henüz onca Hollandalidan herhangi birisi Sampiyonlugu yasatmamistir calistigi kluplere.. Basarili olanlar olsa da genel Hollandali teknik adam karnesinin de cok iyi oldugunu söyleyemeyiz.. Van Gaal bir ilk olup Bayern ile Sampiyonlugu yasayacak midir bilinmez ama öncekilerin maalasef böyle bir basarisi yoktur..



Rinus Michels

Iki kelime ile gecistirilecek adam degildir Rinus Michels.. O bir General.. Magath filan sertlik konusunda hikayedir onun yaninda.. Gecmisi basarilarla doluydu.. Ajax'in basina 60'li yillarin ortasinda gectiginde küme düsmekten son anda kurtardi. 70 yilina kadar araliksiz üc kez ve toplamda dört kez Ajax'i sampiyon yapmis adamdir.. Gerci pek cok teknik adam icin -misal van gaal- denir ama total futbolun babasidir.. Cruyff'un hem oyuncu ve ayni zamanda teknik adamlik konusunda gelismini en cok borclu oldugu insandir.. 1974 Dünya Kupasi Finalinde Almanya'ya belki kaybetmistir ama o turnuvanin tartismasiz en iyi futbolunu oynayan takimin teknik direktörüdür.. Cok serttir ve ayni zamanda basarili bir gecmisi vardir Generalin ve bu yüzden 1980 yilinda Köln'ün basina gectiginde Bundesliganin o zamana kadar bir teknik adama en cok para ödedigi antrenör konumuna gelmistir.. Köln'ün bu hamlesi bir önceki teknik adamin oyunculara cok fazla serbestlik tanidigi görüsünden dogar.. O da bir futbol ögretmenidir aslinda da baska zaman..

Schumacher'li, Littbarski'li,Bohnhof'lu yildizlar toplulugun basina Magath'dan beter bir adam gecmis ama bu cok da ise yaramamistir.. Onunla biraz da yakin arkadasi olan Schumacher onun kadar nefret edilen bir adam görmedim der.. Oyuncularina inanilmaz zor antrenman metodlarini uygulatir ve iskence gibidir.. Antrenman sirasinda iskenceye dayanamayip istedigini yapamayan yildizlara cok agir hakaretler eder ve buna yildizlarin isyani olur bir süre sonra.. onlara misal "aptal" "idiot" gibi kucuk düsürücü sifatlarla yaklasir.. üc yil kalir Köln'ün basinda ve 82'de ikinciligi 83'de de DFB kupasi basarisi vardir ama yetmez bu Köln'e..

1988'de ise Avrupa Sampiyonu olur Hollanda ile.. Ayni zamanda 74'ün rövansini alir yari finalde Almanyadan.. O Avrupa Sampiyonlugu sonrasi Leverkusen'e yani Bundesligaya ikinci kez gelir lakin sezon sonunu göremeden takimi 12.sirada iken kovulur..

Saygi duydugum ve gecmis yüzyilin en basarili teknik direktörlerinden olsa da Bundesliga macerasi icerisinde "Basarisiz" oldugunu söylemek gerek..


Dick Advocaat

Antrenörlük kariyeri 84'de yukarida bahsi gecen efsane teknik adam Rinus Michels'in yardimci anrtenörü olarak Hollanda Milli takiminda baslar.. Michels'in ardindan Hollanda Milli takiminin basina gecer.. Ardindan PSV ile sampiyonluklari ve sonrasinda Glaskow Rangers'in basinda olsa da Sampiyonluklar yasasa da mesele Gladbach performansidir.. Almanyada yasamaya basladigim zamanda her hafta Bundesliga seyrettigim dönemim bu adam ile baslar benim.. Arkadas kac tane transfer yapti bilmiyorum ama makine gibiydi mübarek.. Her kapi caldiginda aha beni de alacak bu kesin takima hevesiyle kostum evde.. Isin ucu bana kadar gelecek gibi duruyordu. Yoldan geceni takimin basina getiriyordu ki inanilmazdi. Zor gününde geldi Gladbach'in.. Takim 14.siradaydi o geldiginde.. Gittiginde de 15. sira.! Basarisizdi tek kelimeyle.. 18 macta 4 galibiyeti ancak alabildi.. Arkasindan Arap ülkeleri ve Zenit ile UEFA kupasi olsa da burada cok da iyi degildi..



Aad de Mos

Yine Ajax kökenli PSV gecisli hoca.. Söyle diyim. 95 Temmuz'unda görev yapti.. 96 yilini 9 gün görebildi zira Bremen o devreyi bu teknik adam altinda 15. bitirdi.. Rehhagel sonrasi gelmistir belirtmek gerek.. Haliyle basarili diyemiyoruz..




Jos Luhukay

Hollandali demek icin bu adama...

Futbolcu iken de Feldkamp'in meshur ettigi Ürdingen'de oynamistir aslinda.. Bu Uerdingen Bayer firmasi ile ayrilinca feci bir finansal krize girdi ki cok uzun bir hikaye sonrasi amatöre kadar düsüs yasadi.. Bölgesel ligde iken DFB kupasinda Luhukay ile baya bir ilerledi ki Bremeni filan elemistir 2001/02 sezonunda.. Saglam isler yapiyordu orada aslinda ama maddi cöküs hala bugün dahi cözülebilmis degil.. Luhukay orda bir kucuk sicrama gösterince Funkel, Stevens,Koller gibi bugün birinci Bundesligada yer alan takimlarin teknik direktörlerinin yaninda yardimci antenörlük yapti. Frankfurt'in Funkel'i o zaman Köln'de idi ve kovulunca Luhukay basa gecti ki bir yil filan kalarak ilk birinci Bundesliga deneyimini yasadi. Arkasindan bugün Bayern'e kurtarici olarak gelen Heynckes'in Gladbach takiminda ardili oldu.. Ve fakat 15 macta 2 galibiyet alarak ikinci lige dogru takimi güzel bir sekilde tasidi.. Ikinci Bundesligada ise blogda da siklikla isledik o dönem, Gladbach'a inanilmaz futbol oynatti. En azindan sonuc futbolunu cok iyi bir sekilde beceriyordu.. Tüm zamanlarin en sert mücadelesinin yasandigi ikinci Bundesligasi diyorduk ki Daum ile Köln'ün de icerisinde oldugu tas gibi takimlarin arasindan ikinci Bundesligayi birinci olarak bitirip bu sezona basladi.. 9 hafta sonunda galibiyet yüzü göremeyerek kovulmustu.. Simdi bana komsu oldu, Augsburg'a geldi..

Toplamda birinci Bundesligayi baz alirsak "Basarisiz" bir hollandalidir...




Marin Jol

Sükür ki Martin Jol'ü genis capli anlatmaya gerek yok.. Sadece Hamburg acisindan ele alirsak eger bir ilk olamamistir. Yani takimi Sampiyon yapmamistir maalasef.. Kisaca üzerinden Bremen gecmistir diyebiliriz.. Hem UEFA ve ayni zamanda DFB kupasinda yari finalde Bremen'e elenmis ligde de en son Bremen'e kaybedince hepten delirip kendi sahasinda Köln'e yenilerek tuhaf bir grafik cizmistir.. Ben sonuclara bakmam ve bu adam taktiksel acidan yeterliligi olan bir teknik adamdir.. Zaten Tottenham'da yardimci antrenör olmadan önce Ferguson'un üzerinde de durdugu ve son anda secimini Santini'den yana kullanmistir ama baya bi gündemdeydi.. Sonra Tottenham'a güzel sürprizler hazirlamis ve son yilindaki basairsizlik nedeniyle kovulup Almanya'ya gelmisti ki futbolculugunda da Bayern Munih'e transfer olup bir bucuk yilda 9 mac oynamisligi filan da vardir, ordan isinmistir bir kere..

Ne Basarili ne de basarisiz diyebiliriz, daha cok beklemekteyiz Jol icin.. Toplamda pek cok güzel ayrinti vardir bu sene yaptigi islerin toplaminda göze batan.. Ona kesinlikle sans verilmelidir ve basari bir ihtimalden ötedir Hamburg takiminda Jol icin..


Fred Rutten

Kim ne derse desin bir sekilde bu adamin karizmasi yoktu ve hicbir zaman da olmayacakti. Öyle gelir ki bana dünyanin en basarili yönetimini de gösterse bir sekilde olmayacakti ve olmadi da..

Aslinda Rutten, Hiddink ögrencisidir. Yillarca Twente'de oynamis ve Twente'nin zora düstügünde sarildigi teknik adam olmus.. Misal Meyer o dönem Twente'den Gladbach'a gecis yaptiginda takim kisa süreligine yardimci antrenör olan Rutten'e kalmis.. Twente'de iyi isler cikarinca PSV bunu genc takiminin basina atadi ve bizim Gerets'in gidisi sonrasi gelen Efsane teknik adam Hiddink'in de yardimci antrenörlügüne gecti. Bu efsane teknik adamin altinda asil basarilarini yasadi ve kendisi de siklikla belirtir cok seyi de Hiddink'ten ögrenmsitir.. Bakin yine de burada PSV Hiddink sonrasi Rutten'i basa gecirmedi zira ilk cümlelerde bahsettigim o karizma eksikligi de en önemli nedenleri arasindaydi.. Ben de gecirmezdim sahsen.. Durum bu olunca eski klubu Twente hemen kucak acti ve güzel günleri bu sekilde basladi.. inter Toto kupasini kazandi ve akabinde ligi dördüncü bitirip play off'larda Ajax'i filan eleyip Sampiyonlar ligine katildi.. Sonrasinda Hollanda da yilin teknik adami secildi. Hiddink'ten cok sey kapmis besbelli.. Akabinde iste Schalke..

2008 yazinda geldi 2009 martinda kovuldu. 25 Bundesliga macinda 10 galibiyet ancak alabildi. Cok fazla suclamamak gerekir zira klubun sorunu cok fazlaydi. Misal basta menacer Müller gibi bir adam vardi. Assauer'in gidisi Schalke'nin cöküsü ile esanlamli oldu ki yerine gelen Müller'in sacmaliklarinin kurbani da olmustur belki.. Bülent Korkmaz gibi futbola dair cok fazla acilim yapamasa da cok da suclu addedemiyoruz zira kulubun icislerinin karisikligi ve yönetimsel hatalarin oldugu yerde antrenörlük zordur.. Antrenör degerlendirmesi daha da zor.

Toplamda sonuc basarisiz bir Hollandali daha'dir.



Bert van Marwijk

Bu Van Bommel'in kayin pederi olan adamki ben Nuri Sahin'e verdigi sans nedeniyle her daim takdir etmisimdir..

Feyenoord'un basinda 2002 yilinda UEFA kupasini kazandi ki finalde eledigi takim Borussia Dortmund idi.. 2004 yilinda iki yilligina Dortmund takiminin basina getirildi. Simdi ben Rutten gibi bu takimin basinda olan teknik adamlari cok fazla elesitiremiyorum, bilemiyoruz ne kadar iyi ne kadar kötü. Sonucta takim iki sezon boyunca 7.cilikten kurtulamamistir ama o kosullarda bu bile basaridir derim..Sonrasinda Feyenoord'a gitti ki Nuri Sahin'i de aldi yanina.. Lakin net bir sekilde "Basarili" diyemeyecegimiz bir Hollandali daha..



Eddy Achterberg

Aslinda suraya almaya bile gerek yok.. Schalke'de 2004 yilinda Heynckes ile Rangnick arasinda iki maca cikmis.. Bir galibiyet ve bir beraberlik.. fena degil ortalama.!



Huub Stevens

Eh.. Sonunda "evet bu basarili olmustur Bundesligada" diyebilecegimiz bir adama geldik.. Huub Stevens.. Hami'den bilirim, bunun zamaninda gelmistir Hami Schalke'ye.. Bundesliganin tartismasiz en basarili Hollandali teknik adami.. Ve hatta 2001 yilinda 94.Dakikada Anderson o frikigi atmasa Bayern yerine Sampiyon dahi olmustu.. Sampiyonluga en cok yaklasan Hollandalidir.. 1996-2002 yillarinda Schalke takiminda teknik adamlik yapmistir Stevens. Ki gelisi fazlasiyla süpriz idi. Roda'yi UEFA'ya tasimaktan öte bir basarisi yoktur lakin orada bir tecrübe yapmis olacak ki gelir gelmez UEFA kupasini kazanmistir Schalke takimiyla ve iki kez de DFB yani Almanya kupasini almistir alti yil icerisidne.. Arkasindan Berlin'e gitmis ve ilk yilinda besinci yapmis lakin ikinci yilinin aralik ayinda kötü sonuclardan dolayi kovulmustur.. Sonrasinda ise ikinci Bundesligaya düsmüs Köln'ün basina gecti.. Ikinci Bundesligada Kölnü birinci yaparak birinci Bundesligaya geri döndürür.. Lakin karisi Hollandanin Eindoven sehrinde hastanede yatmaktadir, bu yüzden ilk dönüsü Köln sonrasidir.. Roda'ya ilk gözagrisina geri döner ve takimi sekizinci yapar.. Hamburg kurtarici olarak onu tekrardan Bundesligaya davet eder. Son siradaki Hamburg takimini ile 15 mac icerisinde UEFA kupasina tasiyacak sonuclari alir.. Sözlesmesi bir bucuk yildir zira karisi Hollandada hastanede yatmaktadir.. Son macinda Karlsruhe'yi 7-0 yener ki tüm zamanlarin en farkli ikinci macidir bu.. Akabinde PSV ve simdi de Salzburg ile iki yillik bir kontrat imzalamistir..

velhasil Hollandalilarin Bundesligadaki yüz akidir..



Gerald Vanenburg

88 deki Hollandanin Avrupa Sampiyonu oldugu kadrosunun futbolcularindan..

Bizim 1860 Munih'in basinda 5 maca cikti. 2 beraberlik 3 yenilgi. Basarisiz..



Youri Mulder
Oliver Reck ve Youri Mulder ile Schalke'nin zor zamanlarinda takimin basina gecti ve oldukca basarili bir grafik cizdi. Üclünün bir parcasi Hollandali ve tam olarak teknik direktör diyemiyoruz.. Basarili ama durum da ortada..



Arie Haan

Cruyff ve Neeskens'li Ajax'in bir diger elemanidir aslinda.

Maradona hayranlari 1989 UEFA kupasi finalini bilirler.. Napoli finalde Stuttgart'i eliyordu. O takimin basindaki Hollandali iste budur. Lakin böyle bir basarisi olmasina ragmen takimi ligde dördücülükten öteye tasiyamadi.. 3 yil kaldi Stuttgart'in basina ve bir yil da Nürnberg'de.. Komsum sevgili Nürnberg'e baktigimizda ise koca yil diplerde gezindi ve son anda takimi kümede tutmayi basardi. Ne basarili ne de cok basarisiz diyebilecegimiz türden..

2 yorum:

Flying Dutchman dedi ki...

youri mulder babacan adamdır da ben konuşmaları sebebiyle onun pek iyi bir hoca olamayacağını düşünüyorum.

van gaal eğer bayern'de sabır görebilirse Alman Ligi'ni "sadece içeride zevkli lig" olmaktan çıkarır tekrar Avrupa'nın da zirvesine oturtur tahminimce...Alman şampiyonluklarından hiç şüphem yok ama dediğim gibi sabırlı bir yönetim lazım arkasında

bir de şunu diyeyim yeri gelmişken, efsane falan da şu hoeness'in her maç kulübede oturmasını sevmiyorum itiraf edeyim...resmen toprak ağası tavrı veriyor bana...bir teknik adam olarak istemezdim böyle bir durumu...

çok dikkat etmedim sen bilirsin, oyuna ve taktiğe müdahale ediyor mu, maçlar sırasında?

Borges dedi ki...

Flying Dutchman: Yok, Hoeness hayatta karismaz aksine teknik adam kaldigi süre boyunca ona yardimci olur her konuda. Yalniz kimi klup ile ilgili kararlar onun onayiyla gerceklesir, keza transfer isi de biraz öyle.

O zaten yoruldu ve birakiyor.. 2010 yilinda Beckenbauer'in yerine yönetim kurulu baskani olarak gececek.. Onun bölgesi cok önemlidir ama.. Teknik adamlar gelir-gider degismeyen tek sey Hoeness ve haliyle BAyernin basarisi filan..

Bir teknik adam olsaydim aslinda isterdim sinirini bilen bir adami yanimda..

Misal Hoeness asla Rensing'den vazgecmezdi:)