30 Haziran 2010

Ispanya - Portekiz: 1-0



Mac öncesi ZDF kanalinin verdigi güzel Portekiz analizini izledim. Pepe'nin icerisinde Ronaldo'nun muaf tutuldugu iki savunma bloku arasindaki özgür dolasimini cok güzel yakalamislar. Net iki cizgi ve arada kalan Pepe, topa sahip olana varolan baskiyi arttiriyor ve rakibin oyun kurmasini engelliyor. 11 insanoglundan sadece Christiano Ronaldo savunmadan muaf tutulmus. Hicbir sekilde yardim etmiyor ve yüzde 37 ile ikili mücadele kazanma orani en düsük portekizli olarak ondan farkli beklentiler icerisinde herkes.. Her ne kadar Portekiz, Kuzey Kore'yi gole bogsa da diger iki macta da gol atilmadiginin üzerinde duruluyordu. Orada cizilen Portekiz savunma cizgisi Ispanya macinda da harfiyen sahadaydi ve aslen savunma probleminden ziyade Portekizin, CR7'sine ragmen cok ciddi hucum problemi vardi. Iki macta gol atamamalarinin yani sira Almeida gibi Bremende dahi forma sansini zar zor bulan bir adamin en ucta gol umudu olmasi yeterince aciklayici oluyordu.

Ispanya ise her zaman oldugu gibi güclü.Avrupanin Brezilyasi sahanin mutlak hakimi ve fakat farkli bir Ispanya var sahada. En azindan golü atasiya kadar olan sürecte izlenilen, benim bekledigimden cok daha baska bir Ispanya idi. Daha macin basinda Torres, Villa ayni yerden ve ayni sekilde kaleyi güzel bir sekilde yoklar iken organizasyon sonucu elde edilen ataktan ziyade bireysel yetenegin konusturulmasi ya da mac boyunca kenarlara yerlestirilen oyuncularin yeteneklerinden beklentileri karsilamasi olarak hucumunu yorumlayabiliriz. Ramos ortasini kesiyor, Villa disforvetligini sonuna kadar takima yansitiyor ve fakat bunlarin geridekilerle beraber bir bütün icerisinde ancak bir tane pozisyon üretebildiler, o da gol oldu.. Atilan gol belki bizi yaniltabilir zira bekledigimiz Ispanya organizasyonu sonucu gelismis nadir ataklardan birisiydi ki aslinda ofsayt idi.. Bu gol olmasa galibiyet ihtimali Ispanyanin takim halinde ürettigi ataklardan ziyade "bir sekilde "kenara indirdigi toplarin ortalanmasi sonucuna endekslenmisti. Isvicre gibi birazcicik savunma yapabildiginiz vakit cok fazla üretken olamayacaklari asikardir.

Özellikle gol sonrasi biraz daha "ispanyavari" cikislarin olmasinin temelinde yatan ise Iniesta'nin takimin biraz geri cekilmesi sonucu Xavi ile daha yakin olmasi olarak gördük. Bu ikisi tüm takimi etkileyecek derecede sefligi ele aldiklari vakit durdurulmasi zor ve onlardan topun geri alinmasi imkansiza yakin oluyor. Ispanya'nin meselesi de Xavi-ileri uc ile olan mesafenin gereginden fazla uzun olmasi, saha ici yerlesim.. Sükür ki David Villa gibi turnuvada hepten cosan bir forvetleri var.. Atilan bes golün dördünü atmasi birini de hazirlamasi ki 2008 den bu yana bu yakada degisen pek bir sey yok.. Mübarek turnuvalar icin yaratilmis gibi oynuyor, attikca atiyor, costukca cosuyor..

Mevzubahis konu savunma oldugunda Portekiz iyiydi. Burada Mourinho savunmasi olmadiginin da altini cizelim. Iki dörtlü cizgi arasindaki mesafe Inter'in aksine oldukca kisaydi. Hiddink'in Chelsea'de uyguladigi Barca taktigine cok daha yakin idi. Ayni zamanda Mourinho dehasi bana göre Barcadaki macta hem skor avantaji ve ayni zamanda on kisi kalmis olmasindan dolayi ortaya koydugu toptan geri cekilme degildir. Mourinho zekasini Italyadaki Barca macinda konusturmustur ve bugünden oldukca farkli bir taktik ile sahada yer aldi. Basa bas oynadi rakibiyle ve Barcayi oynayarak yenmistir..

Velhasil Portekiz savunmada iyiydi ,rakibi costurmadi ve yer yer güzel cikislar da sergiledi ve fákat arkadasim.. 1-0 geride oldugun ve macin sonunda elenecegin bir eleme macinda hucum olarak son yarim saat neredeyse hicbir sey üretememenin nasil bir aciklamasi olur, bilemedim. Ben Christiano Ronaldo'nun yeteneklerinden artik kusku duymayacak ölcüde eminim lakin Barca'da cosan Messi'nin elemelerde Arjantinde gösterdigi performansi da hatirlatarak bu dünya kupasinin verdigi mesaji tekrardan yineleyelelim:

Isimleri bosverin, hepsini topladiginizda ortaya cikan bir sey var midir ? Dünya Kupasi teknik adamlarinin dehasi turnuva icerisinde oynadigi maclarda yaptigi hamlelerden ziyade öncesinde Dunga misali secimleriyle yarattiklari takimlarin sahada ortaya koydugu oyundur. Bu acidan Dunga, Maradona,Löw,Bielsa, gibi teknik adamlar sinavi basariyla gecmistir..

2 yorum:

CaRtMaNtR dedi ki...

Aslında bu kadar Tekni Adamların öne çıktığı bir turnuvada Fatih Terim ile Milli Takımımız katılsa ne olurdu diye merak ediyorum. Ya çok sağlam hezimete uğrar yada Yine yarı finale kadar yürürdik muhtemelen. Fakat ortam Terimlik oldu oda ilginç bir durum.

Great White dedi ki...

Tek santrfor olarak kullandıldığında ya da iki stoperin arasına sıkıştırıldığında pek de tutmadığım bir forvet tipi olan Villa' nın sol çizgiye yakın oynayarak hemen her aldığı top ile içeriye kat ediyor görüntüsü bana özellikle dün akşam Robben' i hatırlattı..

Robben' in sağ kulvarda yaptıklarını Villa sol kanatta yaptı resmen. Ancak Torres' in aşırı formsuzluğu (kendisinde ısrar edilirse) yarı finalde İspanya' nın başına çorap örebilir..

Bu arada lafı evirip çevirmeye gerek duymadan bu turnuvanın da Ronaldo açısından koca bir fiyaskoyla sonlandığını söyleyelim. Topyekün bütün takımın gol attığı 7-0 lık maçta kendisinin dahi güldüğü o komik golü dışında hafızalarda yer eden tek bir hareketi olmadı..

Son olarak, dün gece Portekiz' de en beğendiğim oyuncu sol kanatta görev alan Coentrau idi. Müthiş oynadı..